MENÃœLER

Anasayfa

Åžiirler

Yazılar

Forum

Nedir?

Kitap

Bi Cümle

Ä°letiÅŸim

yosun yeşili kıyametler devşiriliyor
redfer

yosun yeşili kıyametler devşiriliyor




desenlerin en hüzünlü rengiyle
acýlarýn yüzünde beliren tebessümleriyle
yarýn bir kervan yola çýkacak
oyasý ateþle iþlenen gergeflerin çýrpýndýðý
delicesine zamanlarýn insanlarý
acý þelalesinden rahmet serpecek çevre çevre

peçesi yýrtýlan geceler
yalnýzlýk dostlarýný arýyacak oda oda
gözbebekleri eskimiþ harfler gibi
masal acýlarýný anlatacak
melekler aðlayacak yukarýlarda þefkat þefkat
tükenmez hayallerle yazacaklar son cümlelerini

bir gelincik
bir bebek süt için aðlýyor bak
sabahýn kýzýllýðýna bakarak
kutsal metinlerin þerh düþtüðü insanlar yatýyor yan yana
akýldan sýyrýlmýþ tevatürlerce çoðalýyor inlemeleri
bir baþka takvim ki
duvarýnda asýlý duran odanýn
saati bir baþka saat

mutluluklara alacalar üþüþmeden
elinize bir demet gül alýpta
neden bir kabristana götürmüyorsunuz
deste deste gülümsemelerinizi.
humma içen geceleriniz
son þiirin son mürekkebi
son redifi de bitmeden

içinde hu besteliyor tesbih tesbih birileri
dudaklarýndan döküp
gözlerinde topladýðý güller donmak üzere
sonra çýldýran ayrýlýðý sarýyor yüreðine
sonra yosun yeþili kýyametler devþiriyor
bir selam yazýyor mektubunun son satýrýna

acep yollarýn ihanetine mi uðramaktasýnýz
paylaþýlmayan gamlarýn kýskacýnda
ne vakte deðin mahpusluklarda kalacaksýnýz
umudunu yitirmeden
ve seherde matem dolu sabahlar olmadan
ve elden ayaktan düþmeden
dualarýnýzý,münacatlarýnýzý þeker diye eritip
bir bardak suda
neden sunmuyorsunuz

*
hicretin 4. senesi sefer ayý
uhud harbinden sonra
müslümanlarýn zaafa uðradýklarý zannýna kapýlan
etraftaki bazý arap kabilelerinde
islamýn merkezi medine’ye karþý
bazý kýpýrdanma ve hareketlenmeler görüldü

sinsi düþman,
açýktan açýða
müslümanlara karþý çýkamayacaðýný anlayýnca
intikam duygularýný tatmin için baþka yollar aradý
masum kýlýðýna girerek
adal ve kare kabilesine mensup altý kiþilik bir heyet
medine’ye çýkageldi

müslüman olduklarýný söyleyerek
efendimizin huzuruna çýktýlar ve þöyle dediler
ya resulallah
kabilemiz arasýnda islamiyet yayýlmýþ durumda
sahabilerinden bir kaçýný
islam hükümlerini teblið etmek
kur’an okuyup öðretmek üzere bizimle beraber gönder

resul-i ekrem
islama hizmet teþkil edecek
bu masum ve makul görünen talebi cevapsýz býrakmadý
ebi mersed baþkanlýðýnda
on sahabîyi gelenlerle birlikte gönderdi

irþad vazifesi ile yola çýktý
irþad heyeti huzeylilere ait
reci’ adýndaki su baþýna geldiklerinde
adi ve alçakça bir hýyanetle
karþý karþýya bulunduklarýný anladýlar

bir anda
beni lihyan’dan yüz kadar okçunun
hücumuna maruz kaldýlar
biz müslüman olduk
bize irþat heyeti gönder diye yalvaran bu adamlar
þimdi müslüman mürþitleri lihyanlýlarýn okçularýna
teslim ediyorlardý

müslümanlar kýlýçlarýný sýyýrarak bir daða iltica ettiler
kendilerini kýlýçlarýyla müdafaa etmeye kalktýlarsa da
kýsa zamanda mukavemetleri kýrýldý
hainler, müslümanlarýn sýðýndýklarý daðýn etrafýný sardýlar

eðer yanýmýza inip teslim olursanýz sizi öldürmeyiz
diye seslendiler
müslüman muallimler,
müþriklerin bu sözlerine güvenmeyip
teslim olmayý reddettiler
içlerinden asým bin sabit

ben, müþriklerin himayesini
ömrüm boyunca kabul etmemek üzere yeminliyim
vallahi, ben bu kafirlere asla teslim olmam dedi
sonra da, Allah’ým
eesulünü durumumuzdan haberdar et
diye dua etti

bir taraftan da müþriklere ok yaðdýrýyordu
ok atarken de,
ben ne diye çarpýþmayayým ki
gücüm, kuvvetim yerinde
oklarým yanýmda
yayýmýn kiriþi kalýn
enli temrünler sebebiyle kayýp gitmekte

ölüm hak, dünya boþ ve geçicidir
takdir edilen elbette baþa gelecektir
insanlar er geç Allah’a dönecektir
eðer, ben sizinle çarpýþmazsam annem evladsýz kalsýn

bu kahraman sahabi, oku bitince
mýzraðýný kullanmaya baþladý.
o da kýrýlýnca kýlýcýna sarýldý
böylece bir çok müþriði yere serdikten sonra
son duasý þu oldu
Allah’ým ,
ben, Senin dinini korumaya çalýþtým
Sen de cesedimi müþriklerden koru

diðer sahabiler de kahramanca çarpýþtýlar
ancak, yüz kiþiye karþý on kiþi ne yapabilirdi ki
sonunda aralarýnda asým bin sabit’in (r.a.) bulunduðu
yedi sahabi müþrik oklarýyla þehit oldu
geri kalan üç sahabi
müþriklerden kendilerini öldürmeyeceklerine dair
kesin söz alýnca teslim oldular

müþrikler üçünü de yaylarýnýn kiriþleriyle sýkýca baðladýlar
sonra mekke’nin yolunu tuttular
maksatlarý, onlarý götürüp
müslümanlara karþý kalpleri kin ve nefretle dolu
kureyþ müþriklerine satmaktý

yolda abdullah bin tarýk
bir fýrsatýný kollayýp kaçtý
ancak bu kaçýþ, hayata deðil, þahadete idi
müþriklerin attýklarý taþlarla o da þehit oldu
geriye iki kiþi kaldý
zeyd bin desinne
hubeyb bin adiyy
bunlarý da götürüp mekke’de sattýlar

asým bin sabit
uhud muharebesinde sülafe adýndaki
azýlý bir müþrik kadýnýn iki oðlunu öldürmüþtü
bu þerir kadýn,
hz. asým’ýn baþýný eline geçirdiði takdirde
onunla þarap içeceðine dair yemin etmiþti

lihyanoðullarý bunu biliyorlardý
bu sebeple hunharca þehit ettikleri
hz. asým bin sabit’in baþýný alýp
mekke’deki bu kadýna götürmek istiyorlardý
anncak Allah kendilerine bu fýrsatý vermedi

asým bin sabit’in (r.a.) þehit olmadan az önce
Allah’ým…müslüman olduðum günden beri
Senin yüce dinini müdafaa ve himaye etmek için
nefsimi fedâ ettim
bugün son günümdür
Sen de benim cesedimi
müþriklerin dokunmasýndan muhafaza eyle
diye ettiði duasýný
Cenab-ý Hak kabul etti

müþrikler cesedinin baþýna yaklaþmak istediði sýrada
cesedin baþýnda birden bir arý sürüsü peyda oldu
onlarý cesede yaklaþtýrmadý
cesedi sabahleyin gelip almak üzere ayrýldýlar
ancak sabahleyin geldiklerinde ceset ortada yoktu

þaþýrdýlar. çünkü Cenab-ý Hak
gece bir yaðmur yaðdýrmýþ
bu büyük sahabinin cesedini
necis müþriklerin ellerinin dokunmasýna fýrsat vermeden
sellere sürükletip götürmüþtü

lihyanoðullarý tarafýndan mekke’ye götürülen
hz. hubeyb bin adiyy ile zeyd bin desinne
bedir’de yakýnlarý öldürülenler tarafýndan
satýn alýnmýþ ,hapsedilmiþlerdi
kureyþ’in kararý bu iki sahabayi þehit etmekti

bir müddet
hapiste iþkence ve eziyetlere maruz býraktýktan sonra
bir gün alýp ikisini birlikte
ten’im mevkiine götürdüler
iki kahraman sahabi son olarak
kucaklaþýp birbirlerine sabýr tavsiyesinde bulundular

ten’im denilen yer
sanki bayram yeriymiþ gibi
çoluk çocuk, genç ihtiyar, kadýn erkekle dolmuþtu
bu iki masum sahabinin maruz kalacaklarý
gaddar hareketi seyre gelmiþlerdi
hürriyet ve insanlýðý ayaklar altýna alan
canileri alkýþlamaya koþmuþlardý

yarým kalan uhud muvaffakiyetleriyle,
bedir maðlubiyetinin acýsýný
çýkaramadýklarýný biliyor
o acýyý, hýncý ve intikamý
bu iki masum silahsýz sahabiyi
daraðacýnda sallandýrmakla almaya çalýþýyorlardý

çukur kazýlmýþ, direk dikilmiþti
hz. hubeyb’i direðe doðru götürdüler
gönlü Allah ve resulünün muhabbetiyle dopdolu
hz. hubeyb, telaþsýz, tereddütsüzdü
dini uðrunda þehit olmayý en büyük þeref biliyordu

iki rekat namaz kýlmak için müsaade istedi.
izin verilince bütün samimiyeti ile
yüce mevlasýnýn huzuruna yöneldi.
iki rekat namazýný kýldý

etrafýna bakan büyük insan
hiç bir nurani yüz göremiyordu
bütün suratlar abustu
þirkin çirkinliði yüzlerine aksetmiþti sanki

resalullaha selamýný iletecek kimseler yoktu
o kocaman kalabalýkta
bizzat kendi aðzýyla
hayatýný uðruna feda ettiði resulullaha
daraðacýnda selam yollamaktan baþka çaresi yoktu
þöyle niyazda bulundu

Allah’ým,
þu anda düþman yüzlerden baþka yüz göremiyorum
Allah’ým,
þurada selamýmý resulüne ulaþtýracak hiç kimse yok
ne olur, ona selamýmý Sen ulaþtýr

Allah’ým!
sen, bize resulünün peygamberliðini bildirdin
bize reva görülenleri de ona sabahleyin bildir
bu hazin dua yapýlýrken,
resul-i ekrem efendimiz de
medine’de hubeyb’in selamýný
aleykesselam diyerek aldý
sonra ashabýna dönerek
kureyþ, hubeyb’i þehit etti…buyurdu

hz. hubeyb ise þehit edilmeden önce,
eli kolu aðaçtan direðe baðlý bekletiliyordu
karþýlarýnda, babalarý öldürülmüþ
kýrk genç ellerinde mýzraklarla duruyorlardý
emir alýnca dört bir taraftan mýzraklarý
bu aziz sahabinin vücuduna batýrmaya baþladýlar

fedakar sahabi yüzü
kabe’ye doðru þehadet makamýna eriþmek istiyordu
Rabb-i Rahimine

Allah’ým
eðer ben Senin katýnda hayýrlý bir kul isem
yüzümü kýblene çevir diye yalvardý.
kýbleye çevrilen hubeyb hazretlerinin yüzünü
bir daha baþka tarafa çeviremediler

hz. hubeyb’in ruhuyla
yüce alemlere yükselme zamanýna
kýsa bir süre kalmýþtý
ruhunu teslim etmeden önce kendisine
Allah ve resulüne iman ve muhabbetten dolayý
bu zulmü, bu eziyeti reva görenlere þöyle beddua etti

Allah’ým
kureyþ müþriklerini mahvet
topluluklarýný tarumar et!
onlarýn birer birer canlarýný al
hiçbirini sað býrakma Allah’ým

yüksek sesle yapýlan bu beddua,
ten’im mevkiinde yankýlandý
imansýz kalplere müthiþ bir korku verdi
kimisi yüzü koyun yere uzandý
kimi kulaðýný týkadý bu korku
hubeybin þahadetinden çok sonraya kadar da
devam etti

mýzraklar göðsüne saplý hz. hubeyb
o ibret verici manzara içinde
bir müddet Allah’ýn varlýk ve birliðini
resulullahýn hak peygamberliðini
þirk ehlinin suratlarýna haykýrdý
hayatýný þehadet mertebesiyle noktaladý
böylece Allah yolunda daraðacýnda
ruhunu teslim eden ilk müslüman oldu

hz. hubeyb’in þehadetini
hz. zeyd’in þehâdeti takib edecekti
müþrikler onu da ten’im’e alýp getirmiþler
daraðacýna baðlamýþlardý.
hz. hubeyb’e yapýlan tekliflerin aynýsý ona da yapýldý

bu büyük sahabi de hubeyb’in verdiði ayný cevaplarý
pervasýzca verdi.
ebu süfyan bu durum karþýsýnda hayret
ve takdirini gizleyemedi þu itirafta bulundu

ben, insanlar arasýnda
ashabýnýn muhammed’i sevdiði kadar
hiçbir kimsenin,
hiçbir kimseyi sevdiðini þimdiye kadar görmüþ deðilim

her iki sahabi de imanlarýnda
Allah ve resülüne sadakatte
zerre kadar tereddüde düþmeden
iþte böylesine imrenilebilecek güzel bir surette
hayat defterlerini kapadýlar

redfer


Sosyal Medyada Paylaşın:



(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.