DOYDUÐUM YER SARIBEYLER
Bundan yýllarca evvel,ad alýrken tüm köyler.
Bir araya gelmiþler,bu civardaki beyler.
Ýçlerinde kaç tane, sarý bey var saymýþlar.
Sonra köyün adýný,Sarýbeyler koymuþlar.
Belirlenen bu isim,hükümete sunulmuþ.
Ondan sonra burasý,hep bu adla anýlmýþ.
Ýnsanlar akýn akýn, bu yöreye göçmüþler.
Köyün imarý için,birlikte ant içmiþler.
Kazma kürek gücüne,alýn teri karýþmýþ.
Hizmet için insanlar,birbiriyle yarýþmýþ.
Bilin ki bu günlere,hiç kolay gelinmemiþ.
O günlerin izleri,bak hala silinmemiþ.
Þimdi gelin o günleri,bir kenara býrakalým.
Biraz da günümüzdeki Sarýbeylere bakalým.
Beþ mahalleden ibarettir,bu güzelim kasaba.
Köy dýþýnda yaþayanlarý,katmazsak hiç hesaba.
Cumhuriyet mahallesi,köyün en orta yeri.
Orada karþýlarýz,köyümüze gelenleri.
Taþ Dibi mahallesi,adeta tarih kokar.
Köyün büyük baþlarý,bu mahalleden çýkar.
Yeþilli mahallesi,meydanýyla nam salmýþtýr.
Keyfine düþkün olanlar,hep orada kalmýþtýr.
Bu arada Cami Kebir,atýlmasýn yabana.
Bakýn onlar yön veriyor,tavana ve tabana.
Karþýyaka ilk zamanlar,harmanlýkmýþ sadece.
Dýþarýdan gelenler,imar etmiþ gündüz gece.
Beþ mahallenin insaný da,birdir aslýnda özde.
Farklýlýklar olacaktýr,düþüncelerde ve sözde.
Olsun varsýn ne çýkar ki sonuçta hep insanýz.
Huzurlu olursunuz ,barýþa inanýrsanýz.
Barýþ ve huzur içinde,hep birlikte yaþýyoruz.
Sarýbeyliler olarak,bu gururu taþýyoruz.
Zaten dünya meþakkati,kaplamýþ her birimizi.
Bir kenara koymuþuz tüm gurur ve kibirimizi.
Geçim derdi bükmüþ,Sarýbeylinin belini.
Yine de açmamýþtýr,namertlere elini.
Umutlarýný gömmüþler,yýllarca topraklara.
Her birisi dönmüþler,daldan düþen yapraklara.
Yýllarca hep tütünle,saðlamýþlar geçimlerini.
Sonra domatesten yana,yapmýþlar seçimlerini.
Az da olsa birkaç kuruþ,kazanmýþlar ilk zamanlar.
Onda da dönmeye baþlamýþ, bin bir türlü dümenler.
Üç beþ kiþinin malý, yüksek fiyata satýlmýþ.
Geri kalan garibanlar, bir kenara atýlmýþ.
Bakýp bakýp bu iþe,düþünmüþler durmuþlar.
Tarýmsal Kalkýnma Koperatifi kurmuþlar.
Bekleyip hep birlikte,olacaklarý göreceðiz.
Ýnþaallah bol kazançlý,yarýnlara ereceðiz.
Olacak elbet bunlar,hiç canýnýzý sýkmayýn.
Yeter ki siz aranýza,fitne fesat sokmayýn.
Birlik olun daima,birlikten hep kuvvet doðar.
Cehaleti öðretmen,fitneyi de birlik boðar.
Nasihat deðil bu sözlerim,size nasihat veremem.
Nasihat vermeye kalkarsam,hiçbir yere varamam.
Olanlarý anlattým, ben sadece sizlere.
Ýstedim ki tebessüm,düþüreyim yüzlere.
Ben buralý deðilim,ama sizden biriyim.
Sizlerin sayesinde,ayakta ve diriyim.
Þöyle bakacak olursak,dönüp te biraz geri.
Buralý sayýlýrým otuz iki yýldan beri.
Bu yüzden hepinizi,çok yakýndan tanýyorum.
Kimsenin kalbini,kýrmadýðýmý sanýyorum.
Ne olursa olsun, kalp kýrmak hiç hoþ deðil.
Ýnsan kalbi bu, yontulacak bir taþ deðil.
Gün gelip silinse de,duvara kazýnan yazý.
Hiç kimse yok edemez, duvarda kalan o izi.
Ýsmailim bunca söz söyledim, duyulsun diye?
Benden hatýra kalsýn,Sarýbeylere hediye...
SARIBEYÝN KIZLARI
O narin ellerinde, bin bir hüner saklýdýr.
Belirgin özelliði, zekasý ve aklýdýr.
Ne kadar övünseler, hiç þüphesiz haklýdýr.
Iþýk saçan bir incidir, Sarýbeyler’in kýzlarý.
Marifette birincidir, Sarýbeyler’in Kýzlarý.
Utangaç ve nazlýdýrlar,güzellerin huyudur.
Adý üstünde Sarýbey, soyu bey soyudur.
Buna sebep köyümüzün, havasýdýr suyudur.
Iþýk saçan bir incidir, Sarýbeyler’in Kýzlarý.
Asalette birincidir, Sarýbeyler’in Kýzlarý.
Bir kýzýlca kor ateþtir, yürek yakar sözleri.
Ceylanlarý kýskandýrýr, o buðulu gözleri.
Ay parçasý gibi parlar, her birinin yüzleri.
Iþýk saçan bir incidir, Sarýbeyler’in Kýzlarý.
Güzellikte birincidir, Sarýbeyler’in kýzlarý.
Düþeni kaldýrmadan, kendileri kalkmazlar.
Hiç kimseyi hor görmez, yukarýdan bakmazlar.
Hele yardým etmekten, hiç usanýp býkmazlar.
Ýnce kalpli bir incidir, Sarýbeyler’in Kýzlarý.
Merhamette birincidir, Sarýbeyler’in Kýzlarý.
Yaz gelince hemen hepsi, tarlalara dizilirler.
Yük biner omuzlarýna, ses çýkarmaz ezilirler.
Takdir edilmezler ise, en çok buna üzülürler.
Iþýk saçan bir incidir, Sarýbeyler’in Kýzlarý.
Haysiyette birincidir, Sarýbeyler’in Kýzlarý.
Onlar için maneviyat, daha üstündür paradan.
Ýlahi aþký nakþetmiþ, gönüllerine Yaradan.
Onlar bulurlar doðruyu, bizler çekilsek aradan.
Dua saçan bir incidir, Sarýbeyler’in Kýzlarý.
Dürüstlükte birincidir, Sarýbeyler’in Kýzlarý.
Söyleyecek bir þeyleri olmasa da yakýnacak.
Hayatlarý bir romandýr, hiç soluksuz okunacak.
Anlatsalar hepimize, ince ince dokunacak.
Ýbret saçan bir incidir, Sarýbeyler’in Kýzlarý.
Þöhrette de birincidir, Sarýbeyler’in Kýzlarý.
Hiç kimse bu dizeleri, kýskanýp da kurulmasýn.
Sebebini düþünmekle, meþgul olup yorulmasýn.
Neden böyle yazdým diye, gelip bana sorulmasýn.
Ýlham saçan bir incidir, Sarýbeyler’in kýzlarý
Her kulvarda birincidir, Sarýbeyler’in kýzlarý.
ÞEHÝT BÜLENT KARAEFE
Ey, ben arþa uçarken, dünyada sað kalanlar !...
Ey, adýmý duyunca, bana dua salanlar !...
Siz üstünde dururken, altýndayým ben yerin.
Dinleyin biraz beni, sesime kulak verin.
Ben “Bülent Karaefe”, Terzi Ýsmet’tir babam.
Yaþarken bu vatana, layýk olmaktý çabam.
Bin dokuz yüz yetmiþte, Sarýbey’de doðmuþum.
Neþemle etrafýmý, hep neþeye boðmuþum.
Bilerek hiçbir zaman, bir insaný üzmedim.
Büyüðümü saydým hep, küçüðümü ezmedim.
Çocukla çocuk olup, onlarla oynaþýrdým.
Sohbette yaþlýlarla, çok çabuk kaynaþýrdým.
Güler yüzlü biriydim, hiç kaþýmý çatmazdým.
Selam sabah vermeden, adýmýmý atmazdým.
Ýhtiyacý olanýn, yardýmýna koþardým.
Aðlayanla üzülür, gülenlerle coþardým.
Yeþilli Mahallesi, þahittir sözlerime.
Yalaným varsa eðer, kum dolsun gözlerime.
Gün geldi yaþ eriþti, Vatana asker oldum
Peygamber Ocaðýnda,Vatan Aþkýyla doldum.
Vatana kurban olmak, dilimde niyazýmdý.
Anladým ki Askerlik, benim alýnyazýmdý.
Komutanlar sorunca, hemen öne atýldým.
Uzman Çavuþ olarak, Ordumuza katýldým.
Tarif edemediðim, duygular yaþýyordum.
Kabardýkça kabaran, bir yürek taþýyordum.
Herkese söylüyordum, üstüne basa basa.
Kalmamýþtý zihnimde, hiçbir korku ve tasa.
Her göreve çýkýþta, bir garip oluyordum.
Dünyadayken Cennetten, kokular soluyordum.
Bunlar bir iþaretti, bir þeyler seziyordum.
Bambaþka bir alemde, dolaþýp geziyordum.
En son gece rüyama, annem babam girdiler.
Beni alnýmdan öpüp, þevk ve moral verdiler.
“Yakýþýr” dedi babam, “oðluma þehit olmak”
“Gurur duyarýz ancak, yok öyle saç baþ yolmak”
Anam kýyamasa da, helalleþti benimle.
“Var git” dedi Cennete, “dualarým seninle”
O gün sabah erkenden, heyecanla uyandým.
Hazýrlýðýmý yapýp, beyazlara boyandým.
Helalleþerek çýktýk, bölükten yolumuza.
Melekler göründüler, girerken kolumuza.
Þehadet Þerbetini, önümüze serdiler.
Cennet anahtarýný, elimize verdiler.
Hiç tereddüt etmeden, alýp þerbeti içtim.
Sýrat denen köprüden, sanki uçarak geçtim.
Sorgu sual görmeden, vardým o Kutlu Yere
Naaþýmý seyrettim, göðsümü gere gere.
“Yarendede” kucakladý, beni baðrýna bastý.
Al Bayraðý kabrime, babam eliyle astý.
Köyde misafir gibi, son defa aðýrlandým
Þehitler Kervanýna, Duayla uðurlandým,
Hayat hikayemdir bu, anlatýn dostlar duysun.
Adýmý yüreðinde, en güzel yere koysun.
Anama söylemeyin, duyarsa çok üzülür.
O güzel gözlerinden, kanlý yaþlar süzülür.
Acýsý tazelenip, kahrolup yýkýlmasýn.
Küllenmiþ olan ateþ, yeniden yakýlmasýn.
Babam meþe gibidir, o dayanýr dinlesin.
Ben nasýl bir evlattým, bir kez daha anlasýn.
Kardeþime söyleyin, hep yaþatsýn adýmý.
Sakýn ha reddetmesin, ondan tek muradýmý.
Duyup da dinlerseniz, bunlar size son sözüm.
Ben sizi görüyorum, üstünüzde hep gözüm.
Uðraþýn güzellikle, gönülleri Fetihe.
Sizlerden son isteðim, ruhum için Fatiha !...
HÜSEYÝN ÇEÞMESÝ !...
Ben ne kutsal bir mabedim, ne sýradan eþmeyim.
Sarýbeyler’in sembolü, tarihi bir çeþmeyim.
Hüseyin Çeþmesi diye, koymuþ koyan adýmý.
Bir kez içen unutamaz, benim meþhur tadýmý.
Kazma ve küreklerle, kaynaðýmý oymuþlar.
Temelime ilk taþý, dualarla koymuþlar.
Beni yapan ustalar, çoktan toprak oldular.
Salihler arasýnda, yerlerini aldýlar.
Ben aktýkça sevabýmdan, onlar da pay alacak.
Amel defterlerinde hep, açýk sayfa kalacak.
Fýrtýna ve depremler, ihtilaller gördüm ben.
Yýllarý yüzyýllara, ilmek ilmek ördüm ben.
Yýllarca tek oluktan, nazlý nazlý aktým hep.
Kasabaya tepeden, hayran hayran baktým hep.
Önümden geçen herkes, durup bir su içerdi.
Dinlenip el-yüz yýkar, ancak öyle geçerdi.
Yavuklular ilk önce, koþup bana gelirdi.
Eski bir adetti bu, herkes bunu bilirdi.
Edebiyle buluþup, konuþurdu gelenler.
Uyarýlýrdý derhal, bu yasaðý delenler.
Oðlanlarla kýzlar hep, ayrý yerde dururdu.
Kalpleri heyecandan, hýzlý hýzlý vururdu.
Sevdiðini görenler, mutluluktan uçardý.
Yüzünde tabak tabak, kýrmýzý gül açardý.
Titrerdi heyecandan, su doldururken eller .
Düþünce kýrýlýrdý,hem testi hem hayaller.
Gece de boþ kalmazdým, hep olurdu bir gelen.
Hiç görmedim malesef, gece gelip de gülen.
Aþýklarýn verdiði, sözlere þahit oldum.
Kanlý yaþlar boþalan, gözlere þahit oldum.
Nice sevdalýlarýn, feryadýný dinledim.
Zaman geldi kahrýmdan, onlarla bir inledim
Dertli delikanlýlar, türkü söyler aðlardý.
Sanki benle beraber, gürül gürül çaðlardý.
Yýldýzlar gülümserdi, gökyüzünden bakarak.
Bazen selam yollardý, süzülüp de akarak.
Kaç merhumun son nefeste, son içtiði su oldum.
Yeri geldi hak edene, yarýlmaz pusu oldum.
Bunca yýldýr aktým hep, hem de hiç týkanmadan.
Tükenmezdi ki suyum, insanlar tükenmeden.
Ne hikmetse bir sabah, dozerlerle geldiler.
Ben hayretle bakarken, sýrtlarýmý deldiler.
Geniþletip arkamý, birkaç gün beklediler.
Bulunan yeni suyu, hazneme eklediler.
Bina oldu arkama, ortada kala kaldým.
Þaþkýnlýk içersinde, düþüncelere daldým.
Kapattýlar üstünü, yaptýklarý terasla.
Alay ettiler sanki, tarihi bir mirasla.
Üç oluklu ve depolu, bir çeþme kondurdular.
Kestiler suyumu benim, kanýmý dondurdular.
Yeni suyla birlikte, o çeþmeye taktýlar.
Sonra karþýma geçip, bir de bana baktýlar.
“Yýkýn” dedi birisi, acýmadan yýktýlar.
Dozer ile devirip, üzerime çýktýlar.
Taþlarým bölünürken, sanki ruhum söküldü.
Þuursuz aðýzlardan, kahkahalar döküldü.
Güya yeni çeþmeyle, “az suyum” çok edildi.
Vicdanlar sýzlamadan, bir tarih yok edildi.
Yeni çeþmeye verdiler, yine benim adýmý.
Hem görüntümü bozdular, hem de leziz tadýmý.
Hüseyin Çeþmesidir, yine þu anki adým.
Ne eski neþem kaldý, ne de o eski tadým.
Mazide kaldý bütün, yaþanan güzellikler.
Birer birer yok oldu, bana has özellikler.
Oruçlar açýlýrdý, bir zamanlar karþýmda.
Melekler dolaþýrdý, arzýmda ve arþýmda.
Tarihe ýþýk tutan, yüzümü soldurdular.
Etrafýmý sevimsiz, çöplerle doldurdular.
Ýçki þiþelerinden, geçilmiyor yollarým.
Kýrýldý dua eden, göðe açýk kollarým.
O kadar gelen olur, ama hiç kirletmezdi.
Þimdiki gibi beni, utançtan terletmezdi.
Keþke kurusaydým da, bu hale gelmeseydim.
Ömrümce aðlayýp da, hiçbir gün gülmeseydim.
Kurut beni Allah’ým, artýk suyum akmasýn.
Ustalarým kabrinden, acýyarak bakmasýn.
Bir çeþme dile geldi, içini döktü size.
Arz-ý Haldir duyana, yazýlan bunca dize.
Bu þiiri okuyan, bana dua buyursun.
Çektiðim ýstýrabý, tüm dostlara duyursun.
SARIBEYLER
Etrafý baraj,ova,tepelerle çevrilen
Sakin bir kasabaydýk, yaðýmýzda kavrulan.
Çalýþkandý insanlar,balarýsý misali.
Huzurun kokusuydu, çiçeklerden savrulan...
Neden se bu manzara, seçimde tehirlendi.
Sandýðýn aðzý deðil, kalbimiz mühürlendi.
Fitne soktu araya, baþtan kokan balýklar.
Aklýmýz iflas etti, fikrimiz zehirlendi…
Kýrk yýllýk komþumuzla, küs geçirdik yýllarý.
Ýnat için kapattýk, geçeceði yollarý.
Öfkemize yenilip, görmemeyi yeðledik.
Barýþ için açýlan, kucaklarý-kollarý…
Söndürmek þöyle dursun, yellediler ateþi.
Koltuk için gerekli bellediler ateþi.
Hýrs bürümüþ gözlerle, manzarayý seyredip
Maþalarla durmadan ellediler ateþi…
On seneye yakýndýr, iktidara yaslandýk.
Parlamak istedikçe, inadýna paslandýk.
Hizmet yaðacak diye beklerken beldemize.
Saðnak dertler altýnda, sýrýlsýklam ýslandýk…
Yýl yýldan kötü geldi, bereket uçtu gitti.
Elde avuçtakini, su gibi içti gitti.
Tek bir mahsul kalmadý, yüzleri güldürecek.
Gafletten uyanmadan, onca yýl geçti gitti…
Utanç veren bu hale, dur demeli birisi.
Yanmamalý ormanýn, ne yaþ ne de kurusu.
Saðduyu galip gelip, barýþmalý küskünler.
Çobanlar önden gitse, takip eder sürüsü…
Vebali çok aðýrdýr, küsmenin-küstürmenin.
Dinde en çok üç gündür, mühleti küs durmanýn.
Ahiret mükafatý, “gayya” denen kuyudur.
Hak arayan mazlumu, zulümle susturmanýn…
Uyan ey Sarýbeylim, býrak “þucu”- bucu”yu.
Barýþarak dindirin, çektiðiniz acýyý.
Karanlýk aydýnlansýn, el uzatýn dostluða.
Gündüze dönüþtürün, köyü saran GECEYÝ !...
SEÇÝM YÜZÜNDEN
Kendine gel Sarýbeylim kendine.
Pireye kýzýp da yorgan yakýlmaz.
Dolup taþsan sýðmasan da bendine.
Komþunun geçtiði köprü yýkýlmaz.
Zaten dardasýnýz geçim yüzünden.
Bir küslüktür gider seçim yüzünden.
Siyasi görüþ ve biçim yüzünden,
Rakibi görünce diþler sýkýlmaz.
Elbette olacak hem sað hem de sol.
Vücut noksan kalýr eksilirse kol.
Doðruya götürmez insaný her yol.
Yoldaþýn olmadan yola çýkýlmaz.
Gerek yok boþ yere öfke ve hýrsa.
Affet sen komþunu hep kalp de kýrsa.
Paylaþmak gerekir elde ne varsa.
Ýftar sofrasýna yalnýz çökülmez.
Ýsmailim durma hem yaz hem söyle.
Nereye varacak sonumuz böyle.
Barýþýk deðilse insaný köyle.
Leyla olsa nazý bir gün çekilmez !...
Onuncuköylü
Ýsmail SIKICIKOÐLU
Sarýbeyler/Savaþtepe
BALIKESÝR
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.