İSTEDİM Kİ

Ý S T E D Ý M KÝ..

Malumunuz,
Altý yüz yýlý aþkýn bir zaman diliminde,
Efendimiz padiþahlarýmýzýn gözünde,
Birer kul sayýlmýþýz...

Bir zamanlar dayansak da
Viyana önlerine,
Yayýlsak da üç kýta denilen
Asya, Avrupa, Afrika’ya...
Önce duraklama,
Akabinde baþlar gerileme...

Dünya yaþarken Rönesans’ý;
Çaðýn gereklerine,
Uyduramamýþýz kendimizi.
Dalmýþýz sarayda,
Biri bitmeden diðeri baþlayan
Ve de çok canlar yakan entrikalara...

Sürerken sarayda sefa!
Anadolu’da ve de kýta Afrika’sýnda,
Padiþahýn kullarý;
Bir lokma, bir hýrka yaþamakta...

Oyarken devletin altýný misyonerler,
Bizimkiler de günü kurtarmanýn peþindeler.
Ve gün gelip, hazine boþalýnca!
Düþünmeden;
Kulda var mýdýr diye bir derman,
Çýkarýlýrmýþ saraydan bir ferman...

Ýte-kaka sürüp giderken devran,
Uluslar uyanýr, baþkaldýrýr Balkanlar!
Böylece, tek tek elden çýkar,
En verimli o, güzelim topraklar...

Elde kalan tek vatan; Anadolu’dur.
Dünya emperyalist güçlerince,
Ona da göz konulur...

Bir bahaneyle çýkar,
Birinci Dünya Paylaþým Savaþý.
Sarayda baþlar
Kendini kurtarma telaþý...

Emperyalist güçler, paylaþmak için
Hasta adam dedikleri Osmanlýyý,
En güçlü donanmalarýyla
Yürürler, Ýstanbul üzerine.
Gelirler Gelibolu önlerine,
Baþlar bir ölüm kalým savaþý...

Koca top mermisini namluya sürer
Seyit onbaþý
Batýrýr,
Müttefiklerin en gözde zýrhlýsýný...

Bu savaþta
Öne çýkan, Elli Yedinci Alayla,
Savaþýn seyri deðiþir.
Dünya;
Mustafa Kemal adlý kumandanla,
Ýlk defa Gelibolu’da tanýþýr...

Bozguna uðrar,
Dünyanýn en gözde ordularý.
Kimisi batar, kimisi yara alýr.
En güvendikleri zýrhlýlarý...

Bir telaþ baþlar,
Ýngiliz amirallerde.
Hükümetlerine bilgi verirler,
‘’Çanakkale Geçilmez!’’ diye...

Saraydan çýkarýlan bir fermanla,
Bir sabah bakmýþsýn ki!
Düþman gemileri Ýstanbul Boðazý’nda.
Namlularýný çevirmiþler,
Vahdettin’inin sarayýna...

O günlerde Anadolu periþan
Damat Feritler iþbaþýnda
Ne söylerse iþgalciler
Onlarý uygulamanýn derdindeler...

Beklenilen bu iþgal karþýsýnda
Kuvayý millîye dimdik ayakta
Mustafa Kemal’in Þiþli’deki evinde
Karar verilir Anadolu’ya geçmeye...

Bir yolu bulunur
Mustafa Kemal Anadolu’ya
Müfettiþ olarak yollanýr
On dokuz Mayýs bin dokuz yüz on dokuz da
Samsun’dan bir güneþ doðar
Böylece Kurtuluþ Savaþý baþlar...

Havza, Merzifon, Amasya
Bir tamim yayýnlanýr dünyaya
Daha sonra Erzurum’a varýlýr
Dönüþte Sivas’ta Kongre toplanýr...

Binbir zorluklarla yurtseverler
Ýstanbul’dan Anadolu’ya geçerler
Buluþma yeri artýk Ankara’dýr
Orada Milletinin Meclisi açýlýr...

Getirilir Mustafa Kemal Baþkomutanlýða
Baþlanýr Kurtuluþ Savaþý hazýrlýklarýna
Ýnönü Savaþlarý, Büyük taarruz derken
Düþman denize dökülür
Ýzmir’de bayrak göndere çekilirken...

Saray kurtarmak için kendi ikbalini
Sýðýnýr herbiri Ýngiliz’e
Binerler gemilerine
Daðýlýrlar Avrupa içlerine...

Kurulunca Türkiye Cumhuriyeti
Lozan’da tescil edilir
Ülke sýnýrlarý...

Yeni bir dönem baþlar
Ümmetten yeni bir millet doðar
Cumhuriyeti kuranlar
Gece gündüz çalýþýrlar
Bu arada eðitimde de
Yeni hamleler baþlar...

Ýstedim ki;
Bir de benden duyun
Þu Köy Enstitüleri dedikleri
Cumhuriyetin en önemli
Eðitim hamlesini...

Ata’mýzýn direktifidir
Askerliðini çavuþ, onbaþý olarak yapmýþ
Zeki köy çocuklarýndan
Eðitimde yararlanma düþüncesi...

Öncelikle açýlýr, Köy Öðretmen Okullarý
Onun bünyesinde de yürütülür
Eðitmen Kurslarý...

Ýlk deneyimler baþarýlý olunca
Devam edilir bu yolda
Gelince bin dokuz yüz kýrk yýlýna
Kanun çýkarýlýr. On Yedi Nisan’da...

Avrupa boðazlarken birbirlerini
Moskova önlerine dayanýr
Gözü dönmüþ Hitler’in birlikleri...

Bizde de teyakkuz üst seviyede
Karartma yapýlýr þehirlerde
Okullar kapatýlýr
Askerdedir öðretmenler ...

Köylerin üretici gücü
Askerdir birliklerinde
Üretim azalýnca
Ekmek bile baðlanýr karneye...

Böylesine zor þartlarda
Köy Enstitüleri kurulur
Anadolu’nun baðrýnda...

Salih KOÇ
17 Nisan 2021 / Büyükçekmece-Ýst.

Sosyal Medyada Paylaşın: