Celil: Ululuk, azamet ve büyüklük sahibi. Ecir: Sevap. Gassal: Cenazeyi yýkayan kiþi. Fâcir: Azan, günaha dalan, yemin ve sözünde yalancý çýkan. Hasis: Bayaðý, deðersiz. Hikmet ve Gaye Delili: Her varlýkta kendine mahsus bir gaye, bir maksat, bir fayda ve bir netice takip edildiði göze çarpmakta ve bir zerrede dahi abes, gayesizlik, manasýzlýk ve israf sayýlacak herhangi bir durum müþahede edilmemektedir. Hâlbuki ne madde âleminde, ne bitki ve hayvanat dünyasýnda, ne de eþya ve hâdiselerde þuur ve idrak mevcut deðildir ki, bu gayeler silsilesi takip edilebilsin. Öyle ise, kâinattaki bu þuurlu iþleyiþi ve bu hikmet ve gayeleri ancak Allah (CC)’a isnat etmekle makul bir yol tutmuþ olabiliriz. Kasis: Çukur, tümsek, engel. Münafýk: Ýslam’a inanmadýðý hâlde inanmýþ gibi görünen kiþi. Sala: Camiden cenaze hakkýnda bilgi vermek için okunan dua. Peþkeþ: Yaranmak amacýyla uygunsuz olarak verilen þey. Serkeþ: Baþkaldýran. Siccîn: Allah’ýn buyruðundan dýþarý çýkanlarýn adlarýnýn yazýldýðý defter (Mutaffifin, 7). Sündüs: Cennet elbisesi. Teneþir: Cenazenin yýkanmak için yatýrýldýðý yer. Zelil: Aþaðýlýk.
Sosyal Medyada Paylaşın:
Osman Akçay Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.