Bir adam:
az ötede erik, kiraz ve kayýsý aðacý
ötesinde de apartmanýn ýþýyan camlarý
þehirdir burasý
daðlarda deðilsin ama
say ki onun kopyasý
yakýnda yeþillenip yapraklanacaklar
sonra meyveye duracaklar
erikler, kirazlar ve kayýsýlar
bir gece gökyüzü maviyken
bir ufak açacaksýn
ince bardaðýn boncuk boncuk terlerken
radyon sevda türküleri söylerken
yeþilini, sarýsýný, alýný
uzanýp koparacaksýn
daðlarda deðilsin tamam da
bekle bahar buraya da gelecek
bir sabahýn seherinde
veya aylý bir gecenin sessizliðinde
yel serin serin eserken
güller de açmýþ kokusu uçuþup gezerken
kuþlar bile gelmiþ þakýyýp öterken
o da gelecek
özledim çok deyip sarýlýp öpecek
😭.
Ve bir kadýn:
gör bak dünleri bitirdiðim gün ömrümün gerisiyle
son akþamýnda deðilse yazýn, sonbaharýn ilk güneþiyle
göçmen kuþlarýn sürüsüyle yýðýlacaðým mevsimine
yedi iklimden derlediðim öyküler
yaþanmýþ yazýlmamýþ þiirlerle cebimde
bir parça bulut çekip gözlerime sen öyle seversin beni diye
hercai gülüþlerime uðramadan hüzzam
biriktirip muson yaðmurlarýný yanaklarýmda
ellerimde gazel, dudaklarýmda bal
kurumadan alnýmýn telvesinde kurduðun fal
yoruldum diyeceðim eþiðinde, þu buselerini al
yaþarken deðilse bil ki son nefesimde her hal
sana geleceðim yaþamak hevesiyle
tadýný çýkar baharlarýn, hür yazýn
sen bekle gelmezsem ben kitapsýzým
takýlýp peþine deliþmen rüzgârlarýn
hiç edemediðim yeminlerin biniyle hem de
sonbaharlarýn dinginliðinde yaðacaðým kýþ önünde yüreðine
vazgeçme ne olur yeter ki bekle
A.B.