faniyim
kendimi bilmek , kendimi bulmak evresinde
bilinmeyen sýrlarla doluyum
kusurlardan arýnma safhasýnda
þevk ve iþtiyak merhalesinde
vecd halindeyim
gerçekleri anlama hicretinde
sýrlarý keþfetme yolculuðunda
ünsiyet kazanýyorum
bambaþka güzellikler peþinde
zikri hafideyim
þok etkili düþlerde kendimi unutup
tefekkür içinde kayboluyorum
coþkun bir iç hareketlenme
kalbi düþünmelerdeyim
sarsýlýyorum
bir fena ve yok oluþla
imanýn lezzetini tadýyorum
kalpte parlayan her nurla
her türlü þek ve þüpheden kurtulup
ilahi rahmetle mutlu olma ahvalindeyim
hata ve günahlara veda ederek
sessiz sedasýz
kaderine boyun eðmiþ
ismi önemsiz ,cismi deðersiz
çaresiz ve kimsesizim
dertlere muzdarip dünya baðýnda
gam deryasýnda ufuklara açýlmýþ
çöl fýrtýnasýnýn tam ortasýnda acizim
bir menzile doðru hýzla akýp gidiyorum
karanlýklarý yýrtarak
gaybi hikmetleri müþahede ediyorum
kalbi inþiraha mazhar olmuþ bir ayna gibi
yüreði yaralý biçareyim
garipler garibi hüzünlerin esiriyim
öksüz, yetim, gözü yaþlý
boðazýnda dikenli ateþler
elem veren azaplardayým
marifet muhabbet yolunda
O’na sýðýnmýþ
içim ateþ fýrýný
ruhumda aþýk-ý Hüda
ciddi mesafeler alýyorum
etrafý aydýnlanýyor mana aleminin
farklý saflýk ve durulukta görüntüler
kalp lambalarýn yandýðý keþiflerdeyim
seslerini duyuyorum “hatif” meleklerin
sufi dergahýnda hýzýr suretinde
mezem ateþ , içtiðim zehir
bühtan ediyorlar bana meczup diye
ruhumun içinde cenk etmekte zerreler
yerlerden göklere bir hasretin divanesiyim
gizli bir sevdaya tutulmuþ
öyle hayali görüntülerle meþgulüm
manevi tecellilere mazhar rüyalardayým
nüfuz etmekte iç alemime
sessiz duygularýn galeyaný
kopan fýrtýnalarýn feveraný
lezzet ne imiþ bilemedim
izzet ne imiþ tadamadým
ne bayramlarým oldu
ne dostlarým
en aziz nimet hidayetlerdeyim
Rahman’ýn ayetleri okunduðu vakit
O’nun zikriyle ürperiyor kalbim
aðlýyorum secdeye kapanýp
sonsuz nuruyla saðdan sola dönüp
toprak, su, hava, ateþ , semazenler gibi
hülasa dönüyor her þey
deruni bir vecd ile feleklerdeyim
müteyakkýz heyecanlardayým
akþam karanlýðý çökerken
daðlarý aþýp ufuklarý kýzýla boyarken
ulvi hakikatlerin sýrrýna duçarým
taaccüp içinde tüm hücrelerim
þükür halindeyim
gecenin þafaðýna bismillah
okunan ezanla alevleniyor iþtiyakým
vuslat müjdeli selamlardayým
yalýn bir seherde yüzümü okþuyor rüzgar
ufku kýzarýyor ruhumun
yastýðýma baþ koyuyor gün ýþýðý
sabaha ninni söylüyor
loþ, sessiz, tenha sokaklarda
varla yok arasýnda
bir gölge gibi yürüyorum öylesine
redfer