Saat yirmi dörtte,
Gökyüzüne býraktýðým bütün kuþlar kanatsýzdý
Sana yazdýðým bütün mektuplar pulsuz
Kirli sakallarýmdan korktum
Ve gözlerini sarhoþken düþürdüm kayýtlarýmdan
Oysa ne kadar çocuktum seni koklarken
Yine somurttum bak
Saat gecenin ikisinde,
Denizi olmayan bu þehirde
Gözlerine demirleyen her þilebi kurþunluyorken
Aniden düþüyorsun aklýma
Genzimi yakýyor bir duble martini gibi
Birden bire kayboluþun
Yorgun kar taneleri üstünde uyuklayýp,
Annemin tekrar beni sancýlý doðurmasýný bekliyorum
Ne bakýþlarýmýn bakýþlarýna yakalanma telaþý var,
Ne yalpalayan düþüncelerimin kaldýrýmlara düþer gölgesi
Sen sevdiðini unutur,
Yaðmurlar kirli saçlarýný yýkarken gülümsersin
Saat dörtte,
Kundaksýz bir çocuk gibiyim
Düþlerim oldukça az
Her uykuda senin yalancý sarýþýnlýðýný buluyorum
Gece küskün bir sevgili kadar ayaz
Ben kendi kimsesizliðime sokuluyorum
Üþütüyor gözlerinin gözlerimde buz tutuþu
Çocuklar gibi aðlýyorum,
Aklýma düþtükçe annemin beni bu dünyada unutuþu
Saat sabahýn altýsýnda,
Periþan doðan güneþe yine bakamýyorum
Bir hüzzam þarký gibi köpek havlamalarý
Benim içimdeki serseri çocuk irkilerek uyanýyor
Sorgulamadan öpme dudaklarýmý
Ya seni sevdiðimi itiraf ettir
Ya kurþuna diz ýslak martýlarý
uytun ....