İKİ GÜZEL

Ýstanbul çok güzel bilirim
Bilenler de bilir
Görmeyip duyanlar da bilir
Her iki yanný
Güzelden güzel

Sen de güzelsin
Görenler de bilir
Benim gibi görmeyip duyanlar da bilir
Bir yanaðýn boðazýn o yannýndan
Diðer yanaðýn bu yannýndan güzel
Boðazýn her iki yanný gibi güp güzel

Seni, gözlerim hiç görmedi ama
Güzelliðini kulaklarým çok duydu
Seni anlatýrlarken
Saçlarýný çamlýca tepesinden
Çengelköye sarkýtýr
Sað kaþýný hisardan hisar üstüne
Sol kaþýný beylerbeyinden ortaköye uzatýr
Aradaki güzelliði yüzünde betimlerler
Ýþte ben o an
Seni gören gözlerin
Kýz kulesinde
Lensine gülümsediðin objektifin
Rüzgarýna karþý yürüdüðün
Salacak kaldýrýmýn
Ve vapurunda simit attýðýn martýlarýn
Ne kadar þanslý olduðunu
Ve benim gözlerimin
Ne kadar þanssýz olduðunu anlarým

Ýstanbul güzel bilenler bilir
Ýstanbul seninle güzel
Ve gözlerinin kahvesi
Kahveci Mehmet efendinin
En taze çekilmiþ kahvesinden de güzel
Ben de onu bilirim

Ben Ankara Ýzmir gibi þehir olsam
Seni Ýstanbuldan kýskanýrdým
Týpk, Avrupa yakasýnýn
Anadolu yakasýndan kýskandýðý gibi

Güzel kelimesi sende anlam buluyor
Karla kaplý boðazýn
Karpostallýk resimleri gibi
Güzel kelimesi sende ziyan olmuyor
Boðazýn serin havasýný çekip
Ýçinde biriktirmek gibi
Sen gülünce objektiflere
Boðazýn Karadeniz giriþinden
Bir güzellik doðuyor marmara çýkýþýna
Ve o güzellik
Marmaradan Egeye
Egeden Akdenize
Akdenizden tüm okyanuslara yayýlýyor dalg dalga

Güzel denince
Çocukluðumdan beri
Bir Türkan Þorayý bilirdim
Þimdi bir de seni biliyorum
Ýkinizi de görmedim
Onu filmlerinden
Seni resimlerinden tanýdým
Gerçeðini görürsem
Gözlerim mi donar
Dilim mi tutulur
Kalbim mi durur bilmiyorum

Rüstem Bingöl
Sosyal Medyada Paylaşın: