küçüktüm küçücük
koca dünyanýn düzünde
siz büyüktünüz
küçük dünyanýz içinde
tuttunuz elimden götürdünüz
öyle bir telaþ içinde
dediniz eti sizin derisi bizim
yiyiniz afiyetle
öyle demediniz tabii
insan insaný yemez
aç gözlüdür çok ama
o insan etini sevmez
bir kitap verdiniz elime
bir defter bir kalem bir de silgi
oku dediniz önce
çevir çevir oku
yaz dediniz sonra öðrendiklerini
yaz ak yapraklý deftere
ama sakýn ha silme
hem okudum hem yazdým
neler gördüm neleri tanýdým
yalan dünyanýn düzünde
yalnýzlýðýma aðladým
hani büyüktünüz sözde
büyüklük ne haddinize
küçük kaldýnýz da küçük dünyanýz içinde
ne geçti elinize
büyüdüm sonra baþaksýz
çorak tarlada yapayalnýz
susuz kaldým yanmadým
ayaz kavurdu donmadým
ve yaþarken hayatý zoru zoruna
melekler gül koymadý avucuma
siz de anlamak istemediniz ya
ne geçti elinize
sonra yaþlandým sessizce
ve bir gün karanlýklar içindeyken gece
döndüm baktým da geriye
bocalamýþým
yalpalamýþým
þaþalamýþým
insan kalmayý baþarmýþým ama
kendim için yaþayamamýþým
keþke okumasaydým
keþke yazmasaydým
köyde olup çoban kalsaydým da
bilmeseydim anlamasaydým
dünya yalanmýþ
insan insaný anlamazmýþ
ben anladým da
ne geçti elime
18/Haziran/2010 Hstn Bhçs/Kýrklareli