OKUL YOLUNDA
OKUL YOLUNDA
Sabah ezanýyla çýkardýk yola
Palikeyi geçtikten sonra soluklanýr
Çavuþlarýn pintiklerin hayadýndan salýnan keçileri seyre dalar
Dökme tepede verirdik mola
Çamlý yeriþten çamlý bele uzanýr
Sarýkamýþý düþünür tirerdik üþümezdik inatla
Toroslarda yanan çoban ateþiyle ýsýnýrdýk belki
Yollar çamur yükümüz hafifti seyit onbaþýnýn yükünden
Çýtmuðun dibinde soluklanýr
Çalköy’ü geçerken içimiz ýsýnýrdý okulun tüten bacasýný görünce
Tarlada çalýþanlara verirdik selam
Sarardýk çoraðýn yokuþa vesselam
Yokuþu çýkýnca görünürdü köprü þaari
Kayýlar çayýnda sývardýk bacaklarý kara lastikleri elimize alýp
Kayýlarda eðlenip kapaklý eþmede içerdik suyu
Dört yola ulaþtý mý gelmiþ olurduk þaare
Yaðmur yaðdýmý giyerdik gübre naylonundan modifiye yaðmurluðu
Dürer býkar koyardýk çantamýza çoðu zaman kitaplarýmýz ýslanýr
Öðretmen gelmeden kuruturduk sobada
Üzerimize sinerdi kemre çamur kokusu
Þehirli köylü zengin fakir toplanýrdýk sýnýfta
Severdik arkadaþlarýmýzý birbirimize pis köylü þehirli týrlak desek de
Onlar bize kuru pasta biz onlara pekmezli pýtýl ikram ederdik
Biz bazlama çocuðuyduk onlar bisküvi çocuðu
Sýnýf geçmek zor idi kalýrdýk ikmale
Daþ medresede kitap okur ödev yapar hazýrlanýrdýk istikbale
Kütüphanedeki memure pek severdi beni
Kitabý okuduðuma inanasý gelmez ana fikrini sorardý
Çok güzel zor ve onurlu günlerdi
Daha sonralarý haramiler münafýklar
Gelmeye baþladý köylere biz sizin çocuklarý adam ederiz
Çamur çaltak yazýk çocuklara bir kýsmý onbeþ temmuzda tosladý ya duvara
Zoru baþardýk pek çoðumuz
Simit sattýk gazete sattýk ayakkabý boyadýk
Salyangoz topladýk almak için eðnimize donumuzu
Kendi ülkemizin rengine boyandýk
Yavan yaþuk annemiz sardý çýkýnýmýzý
Eski püskü babamýzýn aldýðýný giydik
Alýþmadý eðnimiz baþkalarýnýn donuna
O yüzden baþýmýz diktir benzemeyiz uysal koyuna
31/12/2020 Samsun
Dip Not .
Palike : Rumlardan kalma üç gözlü su deðirmeni þimdi gayri faal hargý kapandý savaðýna su gelmiyor harabe durumda sayýn orhan uluçay koruma altýna almýþ zira deðirmenin eski sahibinin torunlarý görmeye gelmiþler 1990 lý yýllarda TRT keloðlan filmi çekmesine raðmen yaþatýlamadý oysa tarihi ve kültürel bir deðerdir kültür daha çok turizm bakanlýðý diye bir bakanlýðýn olduðu þeklinde bazý þayialar çalýnýyor kulaðýma da inanasým gelmiyor tabi hani varsada fizan da dadýr amaaan benimki de lafmý yani deðirmenlere sahip çýkarsak almanlar bþizi kýskanýrmý ozaman böyle ufak tefek þeyleri almanlar önemsiyor bizim kocumanlarýn daha önemli iþleri var yani
Hayad : daðda keçi mandýrasý
Dökme tepe : geçmiþi bilemeyen yörede bulunan Tümülüslerdendir sonralarý definecilerce kazýla kazýla özelliðini yitirmiþtir kalýntýsý mevcuttur yörede yaþayan ahali yi kýskandým doðrusu geçenlerde paylaþmýþtým definecilerin kazdýðý çukura çöplerini dökmüþler di týraji komik durum yani rahmetii aziz nesin i anýmsadým bir nedense
Çamlý Yeriþ : Akçay kabalý Güldere Yörükçal Hackurt köylerini gören yörüðün çalý yunt daðý koltak derenin baþlangýç noktasýnda çoðu kiþi tarafýndan tekke olarak anýlan eskilerce pir sultan abdalýn burada görüldüðü iddia edilen bir yerdi zamanla unutulduðunu düþünüyorum (kaynak hacýkurt köyü sakinlerinden rahmetli gamsýz dayý hüseyin yurseven) yöredeki köyler çok göç verdi kendi köyüm o yýllarda 50 haneydi bir ara yirmi haneye düþtü þimdilerde bazý emeklilerin geri dönmesi ile 30 civarýna çýktý
Çýtmuk : Çýtmuk denilen sert kabuklu bir meyvesi olan aðaç dökme tepe ile Çalköy arasýnda yolcular dibinde soluklardý
Þaar : Þehir Köprü Þaari Vezirköprü ilçesi yöresel söylem
Kayýlar çayý : 1977 1980 li yýllarý kastediyorum henüz köprü yoktu orda Kayýlar yörede kaylar gaylar olarak ta anýlan yeþil bir vadidir bu vadi de Rumlardan kalmadýr mübadeleden sonra Selanik kayalardan (temeli Kayýlardýr) gelen muhacir mübadillere tahsis edilmiþ onlarca bu isim verilmiþtir týpký Konya karaman Taþkale nahiyesini yaþatmak için mahallelerine Taþkale diyen bu güzel insanlar buraya da bu ismi vermiþtir
Kapaklý eþme : yine çok eskilerden kalma doðal kaynak suyu idi suyun üzerinde kocaman bombeli bir kaya olduðundan kapaklý eþme denirdi yörede yaþayan Rumlarýn altýnlarýný buraya sakladýklarý iddia edilirdi sonralarý talan edildi yerinde yeller esiyor
Gübre naylonu : plastikten yapýlmýþ 50 kg fenni gübre çuvalý 60 * 100 ölçüsünde saðlam plastikti çuvalýn bir tarafýný 75 cm kadar keser geçirirdik kafamýza
Pekmezli pýtýl : pýtýl Bafra yöresinde patýl da denir pýt pýt da dendiði bilinir yuvarlak saplý bir tahta üzeride çevrilip düzeltilirken çýkardýðý pýt sesinden dolayý pýtýl denir mayalý dýr sacda veya kuzine soba üzerinde piþirilirdi köyümüzde pekmez zamaný pek çok çeþit pekmez yapýlýrdý karadut tan çördükten (yabani bir armut çeþidi) pancardan en çok ta güvendik bazý köylerde güvendi de denir güvendik armudundan yapýlýrdý annelerimiz pýtýlýn içine pekmez katýk çökelek kömüþ kaymaðý yumurta kayganasý gibi doðal ev yapýmý yiyecekler hazýrlar beslenme çantamýza azýk çýkýnýmýza koyardý
Daþ Medrese : Osmanlý zamanýnda medrese olarak kullanýlmýþ yýðma taþtan imal tarihi bir yapý Köprülü Fazýl Ahmet Paþa yaptýrdýðýndan Fazýl Ahmet Paþa Halk kütüphanesi olarak iþlevini sürdürmektedir
Yavan Yaþuk :yöresel söylem azdan az çok tan çok gibi
Eðnimiz : yöresel söylem üst baþ
Don : giysi donanmaktan gelir atletle külotla ilgisi yoktur ki onlara iç don da denir
Çavuþlar pintikler : köyümüzün köklü ailelerinden iki örnek ti en az biner tane keçileri mevcuttu o yýllarda her köklü ailenin bir ismi vardý öyküsü de tabi bir kaçýný daha zikredeyim imamlar, arifler, hatipler hasýrcýlar daðlýlar ve macýrlar ki benim ailem
Saygýlarýmla
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.