BİR BALIKÇI MEYHANESİNDEYİM
Bu gece bir balýkçý meyhanesindeyim.
Masamda bir þiþe þarap. Ýçip içmemekte kararsýzým.
Öyle kýrmýzý ki içmeye kýyamýyorum.
Bir sigara yakýyorum.
Pencereden Paris geçiyor.
Picasso’ya rastlýyorum Saint Germain bulvarýnda.
Beyaz güvercininde rastlýyorum Picasso’ya.
Küba’da bir restoranda yemek yiyorum.
Pencereden Havana geçiyor.
Bir türlü Fidel’den ayrý düþünemiyorum Küba’yý.
Türkiye denince Ýstanbul geliyorsa akla, Nazým Hikmet geliyorsa.
Þili denince Neruda geliyor aklýma.
Victor Jara geliyor.
Bir türlü tek kulaklý düþünemiyorum Van Gogh’u.
Pencereden Amsterdam geçiyor.
Diyarbakýr’dan Ahmed Arif geçiyor.
Yedi iklim beþ kýtadan Nazým Hikmet geçiyor.
Özgürlük heykelinin elinde bir tüfek.
Kýzýlderilileri nasýl öldüreceðini düþünüyor.
Pencereden Sam Amca geçiyor.
1941 yýlýnýn Aralýk ayýnda Petriþçevo’da Almanlar 18 yaþýnda bir kýzý asýyor:
Asýl adý Zoya;Tanya diyor onlara:
Tanya dünyanýn en genç komünisti:
Pencereden faþizm geçiyor.
Bu gece bir balýkçý meyhanesindeyim.
Masamda bir þiþe þarap.
Yürüyorum.
Nereye gittiðimi bilmiyorum.
Sadece gitmek istiyorum.
Kaçmak istiyorum kendimden.
Yürüyorum, sevdiðim kadýnlar geçiyor önümden.
Bu gece bir balýkçý meyhanesindeyim.
Pencereden Karþýyaka geçiyor.
Ýzmir geçiyor þah damarýmdan.
Çok uzaklardan yar geçiyor.
Yüreðime basa basa geçiyor.
Bu gece aslýnda ben hiç bir þey yazmak istemiyorum.
Bir deniz, bir martý ve bir kaç bulut dýþýnda.
’yer gök kýpkýrmýzý þimdi’.
Sosyal Medyada Paylaşın:
çetin altungüneş Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.