İSTANBUL HATIRALARI
Heybetli yokuþlarýn, dar sokaklarýnda,
Köþe bucak yürüyorum.
Karþýmda köþede oturmuþ yaþlý bir adam,
Kendi oluþturmuþ çalýyor melodik bir dram.
Yol ortasýnda oynayan çocuklar.
Ah birde boðazdaki, tarih kokan yalýlar,
Sanki içlerinde dünden kalma hatýralar var...
Kenar semtlerde kahvelerde oturan beyler,
Semtine göre, ikiþerli üçerli sohbetler ederler.
Hepsininde ayrý ayrý sigara dumanýnda,
Geçmiþdeki yaþanmýþlarý ve geçim sýkýntýlarý,
Sigaralarýn dumaný anlatýyor ahlarý, vahlarý.
Üzerlerine yapýþmýþ, sanki kabahatlarý...
Neydi ortak deðerleri?
Geçim dertleriydi.
Bir yandan ekmeðini bölüþen emekçiler.
Diðer yanda eþsiz manzarada oturan beyler.
Doðadan uzaklaþtýrýlmýþ, katýlaþmýþ yürekler...
Þimdilik ara veriyorum bu koca yürekliliklere,
Boðaza karþý geçip þimdi oturdum,
Kahvemi içiyorum.
Kahvemdeki sohbeti bir bir seçiyorum..
Boðaza karþý oturdum, manzaram o biçim.
Önümde, balýklara sevdalanmýþ martýlar var,
Ne biçim.
Ýskelelere sevdalanmýþ, vapurlar,
Anlatacak daha çok deðerler var.
Ötekileþtirmeden ayrýþtýrmadan bütün canlýlar,
Hepsininde içinde ortak bir noktasý,
Yaradan var.
Sevdalý yürekleri sarýp, hatýrlattým.
Geçmiþten bu günü biraz olsun anlattým…
( DeN!Z )
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.