Ah ulan ah! Þu yok mu uzaklýk... Neden Mars’ý özlüyorum ki Ýçinde ne nehir akar olmayan okyanusuna Ne de yerçekimi var býraksam kendimi koynuna Nedir bu sevda Parmaðýmda alyansý sýkar boyuna Kendimi ona adayýp duruyorum!
Ulaþýlmaz bir hayali sevmek Onu övmek Kýt kanaat yetinmeyi bilmek Bunda da bir hayýr vardýr demek Olmuyor… Olmuyor! Perdeleri yýrtasým geliyor. Duvarlarý yýkasým… Beni ýþýnlayan aracý yapmayan mühendislerin Boðazýný sýkasým geliyor!
Kýzýl gezegen Mars Karþýmda duruyorsun beni parçalayacak gibi pars Zaman düþeþ üstüne düþeþ atýyor Yaþam denen tavlada/kavgada ediyor beni mars…
Boþluða düþüyorum Uçurum gibi Dünya ile Mars arasý Geçen ömrüme küsüyorum Yok, ayak basacak üzerine karasý! Ýnanmýþým bir kere Bu ölümcül teze Düþündükçe iyileþmiyor yarasý Tükenmiyor sevdasý Ne olacak benim halim tepemde geziyor ay, yýldýzlar ve aydýnlattýðý gece Teselli olsa keþke kurduklarý cümle…