EKMEĞİN TÜRKÜSÜ
EKMEÐÝN TÜRKÜSÜ
Anadolu’nun çok yerinde,
Buðday ekilir, ekim gelince.
Ne erken ekmeye,
Ne de geç kalmaya gelmez.
Gelen mevsim kýþ, güvenilmez…
Buðday demek, ekmek demek!
Onu zamanýnda ekmek gerek.
Hiçbir þey bilmezsen,
Bakarsýn konu komþuya,
Sabaný, tohumu yüklenip
Sen de gidersin tarlaya…
Ýzin yoksa tarlada,
Ne yüzle oturursun sofraya.
Demezler mi adama?
‘’Elden gelen öðün olmaz,
O da vaktinde bulunmaz’’…
Sabahýn karanlýðýnda,
Yayarsýn desteyi sýra sýra.
Koþarsýn; at, öküz ne varsa.
Temmuzun o sýcaðýnda,
Döner durursun harmanda…
Gölgede bile durulmazken,
Gidemezsin harman yerinden.
Aktarýrsýn; bir o yana, bir bu yana
Öðleye doðru gelir tam kývamýna…
Sonra toplarsýn harman kenarýna,
Baþlarsýn yaba ile savurmaya.
Hafif rüzgâr varsa þansýna,
Ýþini bitirirsin akþama…
Tarlaya ekilen buðdayýn,
Serüveni burada bitti sanmayýn!
Daha yýkanýp kurutulacak,
Deðirmende un olacak…
Undan yapýlacak önce ekmek
Sonra da bulgur, mantý, börek
Bin bir emek edilerek
Ekmeðin türküsü söylenecek…
Salih KOÇ
27 Temmuz 2018 / Ýstanbul
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.