ÇÖLE DÜŞEN DAMLALAR
Çöllerin ortasýna düþüyorken her damla
Gülzarý yeþertecek iþaret veriyordu
Gönlüne dolan her ses o mukaddes Hira’da
Yepyeni bir hayatý haberdar ediyordu
Okumayý emretti gaiplerden gelen ses
Birden bire þaþkýnlýk ve derin bir sükûnet
Anlatýrsa bunlarý, nasýl inanýr herkes
Yoruma mahal mi var; emir kat’i, hüküm net
Sanki o daðda deðil, daðý o taþýyordu
Daðlarýn çekindiði emanet ona teslim
Evine gelir iken olana þaþýyordu
Bildiði ‘bildirilen’, deðil idi müneccim…
Uzun sürmedi esrar, aralandý perdeler
Haktan gelen o buyruk, sen Resulsün diyordu
Korkmayacaktý artýk, doðuracak gebeler..
Analar þefkat ile kýzlarý seviyordu…
Ýlk Müslüman Hatice ve dahi Ebubekir
Ýman yaþa bakmazdý ispatý ise Ali
Daha ilk andan beri dilde gönülde zikir
Ýlk anda belli deðil, kim akýllý kim deli…
Zulme maruz kalanlar, bir anda O’na koþtu.
Yaþadýðý o asrýn, acýmasýz hâkimi;
Ebucehil þaþýrmýþ vaziyette konuþtu:
Abdullah’ýn yetimi, O resul olamaz ki..
Ömer hiddetli adam, “O’nu ben yok ederim”
Adýmlar O’na doðru, nefis daðlarda zirve
Yeter ki böyle olsun dünyadaki kederim
Hakikate manidir gönülde ise perde
Dedi Ömer’e biri “ bu ne hiddet ya Ömer”
Kýz kardeþin inanmýþ, yaptýðýn nafile iþ
Þimþek çakar beyninde aniden eve döner
Sure-i Taha ile hakikatte tükeniþ
Bir anda zaman, mekân birbirine karýþýr
Öteler yakýn olur, zahiri hakikatte
Bir anlýk sükûnetle kendisiyle barýþýr
Maverada kazançlar, kayýplar hep surette
Kendi karanlýðýný terk etmedi çok kimse
Ve fevc fevc nura doðru müminlerdi koþanlar
Vazifesi Resul’ün teblið idi sadece
Ýmanla þeref buldu, O’na doðru koþanlar
Tamam oldu dinlerin en mükemmel olaný
Baþýnda asýrlara hükmedecek muallim
Kefil idi yaratan, korumaya Kur’aný,
Býrakmadý geriye ne tereddüt ne vehim
Her saniye yokluðu içimizi burarken,
Günbegün muhabbeti gönüllerde artýyor
Býraktýðý topraklar, her dem huzur ararken;
Ýnsanlýk onu þimdi daha da çok arýyor…
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.