ŞEHİTLER TEPESİ
Þiir daha çok, Ýngilizceden “Meçhul Asker” olarak Türkçeye çevrilmiþ, savaþlarda þehit düþen ve kimliði belirlenemeyen askerler için yapýlan mezarlýklara ve anýtlara bir nazire olarak yazýlmýþ, aslýnda o þehitlerin meçhul olmadýklarý çok anlamlý ve güzel dizelerle tebarüz edilmeye çalýþýlmýþ gibi anlaþýlýyor…
***
Þehitler tepesi boþ deðil,
Biri var bekliyor.
Ve bir göðüs, nefes almak için;
Rüzgar bekliyor.
Türbesi yakýþmýþ bu kutlu tepeye;
Yattýðý toprak belli,
Tuttuðu bayrak belli,
Kim demiþ meçhul asker diye?
Destanýný yapmýþ, kasideye kanmýþ.
Bir el ki; ahretten uzanmýþ,
Edeple gelip birer birer öpsün diye faniler!
Öpelim temizse dudaklarýmýz,
Fakat basmasýn topraða temiz deðilse ayaklarýmýz.
Rüzgarýný kesmesin gövdeler
Sesinden yüksek çýkmasýn nutuklar, kasideler.
Geri gitsin alkýþlar geri,
Geri gitsin ellerin yapma çiçekleri!
Ona oðullardan, analardan dilekler yeter,
Yazýn sarý, kýþýn beyaz çiçekler yeter!
Söyledi söyleyenler demin,
Gel süngülü yiðit alkýþlasýnlar
Þimdi sen söyle, söz senin.
Þehitler tepesi boþ deðil,
Topraðýný kahramanlar bekliyor!
Ve bir bayrak dalgalanmak için;
Rüzgar bekliyor!
Destaný öksüz, sükutu derin meçhul askerin;
Türbesi yakýþmýþ bu kutlu tepeye
Yattýðý toprak belli,
Tuttuðu bayrak belli,
Kim demiþ meçhul asker diye? ...
Arif Nihat Asya
***
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.