‘ Babamın Bavulu’
‘ Babamýn Bavulu’
Önce asker bavuluydu tahtadan küçük
On kuruþluk asker cýgarasý ve palaska
Bir de Cüneyt Arkýnlý ayna birkaç fanila
Dýþýndan yokluk okunurdu içinden baþka
Sonra gurbetçi bavuluydu elinde sýmsýký
Yastýk gibi baþýný koyup yaslandýðý
Her istasyonda biraz aðýrlaþan
Dünyadan taþýdýðý tek varlýðý
Ne klasik roman bildi ne yazý
Hep gerisinde durdu yaþamaklarýn
Bir ölüm bekçisiydi tüm zamanlarda
Daðý okuyarak kazanmýþtý dað gibi duruþu
Eli ekmeðe yettiði günden beri
Teriyle suladý topraðýn kýracýný
Çiçeksiz sevgilerin tutuþan Keremiydi
Sürerdi kanayan yaralarýna sabýr ilacýný
Ölüm bavulunda þimdi babamýn
Gül suyuyla yýkanmýþ bir kefen çýktý
Eskimiþ bir menakýb-ý on iki imam
Bir de siyah beyaz resmi yalnýzlýðýn
Daðca yalnýzlýðý bir bavula doldurup
Koþtu sýr vermeyen pirlerin izinde
Tahta bavul hala gül kokusu üstünde
Der: her gün Kerbela her ay muharrem
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.