Öyle telaþlýsýn ki, söylenip giden türkülerin arasýnda
Ýçimden eðil saçlarýndan öpeceðim
Yaðmurlardan önce diyesim geliyor
Sen hep vapurlarý izliyorsun, denizi, martýyý
Ellerimi koyacak hoþluk bulamýyor kalbim
Yüzümü yaslayacak duvar
Baþýmý okþayacak göðüs...
Ellerin perdeye uzanýyor, karanlýðý örtme, ört...
Yine hotel California çalýyor yan odadan, bir türlü eskimedi
Ve bir türlü taþýnamadý gitti þu yan oda içimizden
Ne kadar fakiriz sevgilim, ne kadar ahþap
Hep pasaklý saçlarýn, yaðmurdan önce öpülesi
Biliyorsun baþ aðrýma iyi geliyor teninin o mahþer kokusu
Yine de çok yaklaþma tansiyonu çýkmasýn gecenin
Hele tütün kokan nefesinin, anasonu sarmalayýþý
Siyah saçlarýnýn omuzlarýnýn beyazýndan aþaðýya devriliþi
Sanki bir þelaleye diz çökmüþ dizlerim
sanki dünyanýn baþý baþýmda dönüp duruyor
Aklýmda bir þey vardý, bak unuttum yine,
Unutmayý da unutabilsem keþke
Seviþirken kýsýlýp kýsýlýp duran gözlerini unutsam
Tenindeki söndürülemeyen orman yangýnlarýný
aLaÇaTý - Kasým 2001