Kapkara bir Ýstanbul akþamýnda Dövüyorduk kaldýrýmlarý. Ayakkabýlarýmýzýn attýðý çýðlýklar, Saklý isyanlarýmýzý andýrýyordu bu gece. Hissiyatsýz duvarlara çarpan acýlarýmýz Ýlk kez bu denli çýnlýyordu kulaklarýmýzda.
Yokuz artýk Bittik. Tükendik defalarca. Her kaçýþýmýzýn ardýnda Dalgalar gibi gözyaþlarý býrakmadýk mý? Ayrýlmadýk mý köþe baþlarýnda? Acýysa en aðýrýný, Çileyse en dayanýlmazýný, Çekmedik mi?
Öldük ölümsüzlük adýna… Kelime olduk cümlelerde, Ses olduk boþlukta Ve yaðmur olup her mevsim Yaðdýk terkedilmiþ þehirlerin Ta kalbine…
Gitmiþtiler bizden öncekiler. Biz hep sonralarý yaþardýk. Sonralarý yaþamak… Zerre kadarsýnýzdýr sonralarý yaþarken. Saðýnýzda ve solunuzda kimseler olmaz. Bir çift yýldýz görürsünüz de gökyüzünde her gece, Ýsmine kahverengi, Ýsmine mavi, Ýsmine ela, Ýsmine yeþil koyarsýnýz. Kirpikleri düþmeye görsün yýldýzlarýnýzýn. Ýþte o zaman aðlarsýnýz...
Adýmlarýmýz boþ kaldýrýmlarý döverken kara gecelerde, Bizler alýþmýþtýk gökyüzünün gözleri ile cilveleþmeye… Sosyal Medyada Paylaşın:
Erhan Tuncer Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.