*
oysa hayale bile sýðmayan cennetler hep çocuktu
çocuktu, cennet hazinelerinin nur kýrýntýlarý
*
hep çocuktu daðlarýn ,kýrlarýn çiçekleri
gecesi gündüzüyle, mevsimleriyle,
renkleriyle bir gelincik tarlasý
yan yana ormandaki aðaçlar kadar
yaðmurlar, vahalar kadar.
*
geceler ,ilk defa böyle hazin týnlýyor
boþ bakýþlý çocuklarýn dudaklarýndan dökülüyor
gökte kaç yýldýz ,
ýrmaklara býrakýlmýþ kaç ay .
*
kaç kez yerle gök çarpýþýyor
ummanlar taþýyor, bulutlar köpürüyor
ne kadar öfke varsa coþmuþ,
her zerresi bir çocuðun zihninde .
*
bir yýldýz daha kaydý alelacele
gökte kývýlcýmlar fýþkýrarak ,
koþarak zehirli dumanlý, ateþlere
koþuyordu deli deli ,tutulamýyordu çocuk.
sürüklenerek, içi ateþ dolu yarýnlara.
*
artýk ne kaf daðýna çýkarabileceði bir hayali var
ne de körpe bedenine katabileceði bir hikaye
her nefesi bir acý, her kalp sýzýsý bir ölüm
ölüm çocuklarýn olduðu yerde .
*
med-cezirlerin etkisinde çocuk ,
alabildiðince deli yangýnlar
her zerresine sirayet etmiþ .
her þeyin bir bedeli var…
duygular kaybedilebilir, inanç kaybedilebilir,
zaman kaybedilebilir, sevgi kaybedilebilir…
çocukluk , sanýlanýn aksine hep kaybetmektir .
*
redfer