*
üzerimden silindir gibi geçti,
pusuda bekleyen, sinsice bir hastalýk.
hep hastalýklarýn ayný yere çýktýðýný düþünürüm.
neyi ne kadar bölerseniz bölün ,
görmek istediðiniz þeyi görürsünüz.
ölüm bu...
bilinmez bir þey...
uyuyorsun, bir dahasý yok...
*
ölüm bilir mi annemin tarhanasýnýn tadýný?
dibi yanmýþ bir yemeðin nasýl koktuðunu?
yada bir limonun iç burkan ekþisini.
bu sene kimin þampiyon olacaðýný .
sokaklarda baðýrabilir mi ?
benim gibi.
*
insanlar ölür.
herkes ölür.
ama ben ...
ben ölürsem her þey biter.
*
kendince dönmeye baþlayan bir sayaç gibi.
nabzýmýn kaç defa atacaðý,
akciðerimi kaç defa doldurup boþaltacaðým belli.
bir tür kum saati gibi.
sadece aþaðý düþen kumlarý görüyoruz.
baþlayan veya biten bir þey yok,
yalnýzca belli sayýdaki kum tanesi yer deðiþtiriyor
*
üstün bir zekanýn ortaya koyduðu
h2o formülünde olduðu gibi.
ölüm bir icat deðil,
bir buluþ deðil.
hayat denilen bir þey yok.
sadece ölümü anlamak için gerekli .
*
ölümü bölelim, parçalayalým, içine bakalým,
sona kalan hal ölüm.
bir bakarsýn perdeler aralanýr
bir bakarsýn ýþýklar ölümden yana ,
karanlýk...
*
sonsuz bir uçurum gibi .
dibi doldurulamaz koca bir boþluk.
yemek, içmek, gezmek,tozmak ,
bilgi, kitap, para,dostlar,düþmanlar,
makam , mevki, akla gelebilecek her þey.
içi doldurulamaz sonsuz bir boþluk.
doldurulabileceðini zannederiz,
aldanýrýz,kanarýz,acýlar çekeriz,
sonunda yaþamayý öðreniriz.
yaþamayla birlikte ölmeyi de...
*
hayat ;bir beden, bir ten ,zevk ve acý .
ölüm ; ruhun ilacý.
*
redfer