isli lambalarýn puslu ýþýðý odaya yayýlmýþ kalabalýðý kokluyor tütün ve toprak kokuyor babam ve arkadaþlarý geçmiþi övüp o zamanki þimdiye lanet ediyorlar hep bir aðýzdan açýlan kapýdan içeri dalan rüzgâr yerinden ediyor hayalet benzeri gölgeleri
köþede elleri çenesinde bir çocuk süzüp duruyor masal kahramanlarýna benzettiði bu yarý delileri boynunu gýdýklarken annesinin öpücükleri çatalla daðlarý devirip çay kaþýðýyla denizleri boþaltýyorlar yamalý çoraplarýndan dökülüyor sürrealist gerçeklikleri
pek az hatýrlarým gülümsediðini babamýn doðrudan anlatmayý sevmezdi yaþadýðýný bir mecaz suyunda yüzerdi dili kavruk ve esmer teni yalanlýyordu lakabýný olmasa birkaç resmi kim derdi bu adam sarýþýnmýþ bir zamanlar
bir öksürük nöbetiyle uyanýrdý babam sarsardý sanki tüm sabahlarý yinede severdi gün ýþýðýna karýþan kirli dumanlarý sonra çok seyrek de olsa unutamam elimden tutup þehre götürdüðü günleri ve susamý kýt lezzetli burma simitleri
daha çocukken düþtü babamýn elleri elimden ne sakalýmý görebildi ne de baba olduðumu
5 eylül 18 ali rýfat arku istanbul
Sosyal Medyada Paylaşın:
bedrettin58 Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.