MENÃœLER

Anasayfa

Åžiirler

Yazılar

Forum

Nedir?

Kitap

Bi Cümle

Ä°letiÅŸim

Sevmişem ben seni...
Ömer Altıntaş

Sevmişem ben seni...













’’Aþk, Edebiyat nedir hiç bilmez bir adama þiir yazdýrmaya benzer..!’’
















’’Farklý bir yaným yok,
Sadece sol yaným biraz daha yaralý..."















Merhaba..!

Ben Ömer Altýntaþ. Namý diðer deli þair. Deli þair derler bana.
Tanýyanlar iyi bilir beni, tanýmayanlarla da bu kitabý okuduktan sonra tanýþýrýz...
’’Deli þair derken’’ deli de deðiliz tabi ki... Deli gibi sevmiþiz ondan...
Anlat deseler, bütün ömrünü bir öyküde anlatýrsýn.
Ama sevdiðini bir destana sýðdýramazsýn...
Aþk böyle bir þey iþte ustam...


Üç ustanýn da dediði gibi...

’’Aþka uçma kanadýn yanar.’’ (Mevlana)
’’Aþka uçamazsan kanat neye yarar?’’ (Yunus Emre)
’’Aþka varýnca kanadý kim arar?’’ (Þemsi Terbizi)

Ve ben Ömer Altýntaþ.
Güçlü, asi, inatçý ve sevecen bir adam.
Sevecen ama aslýnda hiç sevilmemiþ bir adam.
Ýlkokul terk,
Hayatý boyunca tek...
Vuslata yorulmuþ, ihtiyar delikanlý bir adam.
Çok sevmiþ bir adam.
Ve ben Ömer Altýntaþ.
Sýradan bir adam.

Farklý bir yaným yok yani,
Sadece sol yaným biraz daha yaralý...

Ve ben þairim...
Sevdasý solmuþ yüreklerin bahçývaný...
Ne bir þiir yazayým senden gayrý.
Ne bir mýsra dökeyim aþktan ayrý

Sevmiþem ben seni...
Sevmiþem...

Ve sen Tahriren mekruhsun bana.
Taþlayarak öldürüyor beni günahkâr geceler…
Sebebi zinadýr,
Edasý olmayan hükmü ölüm aþklarýn.
Ve haram sevdalara inat,
Helal yalnýzlýklara adýyorum kendimi.
Sen ki,
Sen ki farzý kifaye bildiðim bir ibadet.
Kelimeyi þahadet…
Sen ki rabbe olan bir yolda yoldaþ.
Ýlahi aþkdaþ…
Sen ki gülümsememe, belki bir rüyada karþýlaþma ihtimaliyle uyumama sebep olan tek ihtimalim…
Ýhtilalim…
Sen ki abý hayat dediðim suyum...
Sevmiþem ben seni gözüm…
Sevmiþem…

Ve sen geldin,
Kelimelerimden vuruldum…
Sözleirn bin mana, bir cana bedeldi.
Bakýþlarýnda ki kurþunla vuruldum…
Ama sen bilmedin…Sen görmedin benim yýkýlýþýmý…
Çünkü gözlerinle sýktýn sen o kurþunu.
Ben ki,
Kurþun iþlemez bir bedendim. Ama uzun menzilli kýsa cümleler ile yýkýldým.
Ve sen,
Sen ki yýllardýr kuramadýðým tek hayalim.
Caným…
Cananým…
Ömrüm…
Hayatým…
Özüm...
Sözüm…

Sevmiþem ben seni gözüm…
Sevmiþem ben seni…
Sevmiþem…























……..

Sahi çok olmadý demi?
On üç yýl oldu sadece...
Temmuz’un on dört’ü 2004
Dün gibi...
Yýllar da geçse unutmayacaðým seni...
Hep bir yarým kalmýþlýk olacak...
Ve yazacaðým...

Gücüm yettiði kadar...
Kelimelerim yettiði kadar...
Ömrüm yettiði kadar...

KÝ kitaplarýmý da okumuyorsun.
Belli ki mazini çok çabuk unutmuþsun.
Kim bilir beni de unutmuþsundur...

Haklýsýn...

Sevgiden baþka bir þey veremedim sana.
Aþk gözlü deðildi gözlerin.
Aç gözlüydü....

Belki gözlerini zengin edemedi cebim.
Ama gönlünü zengin edecekti kelimelerim.

Ama sen bilmedi...
Bilmedin...















Neyse,
Buna da eyvallah be güzelim... Edebiyat nedir bilmeyen adama þiir yazmayý öðrettin. Haram sevdalardan kaçýp, helal yalnýzlýklara sýðýnmayý öðrettin. Acýyý, mutluluðu, sevinci, özlemi... Aþka dair ne varsa öðrettin.
Ayrýlýðý unuttun...!
Olsun...
Ben zaten ayrýlýðý biliyorum.
Ve ne olursa olsun, ulu orta yerlerde baðýra baðýra yazacaðým seni.
Sende gizliden gizliye yazdýklarýmý okuyacaksýn tenhâ yerlerde...
Bunu da iyi biliyorum...!
Ve þuraya not düþüyorum.
Sahibine...













“On üç yýl önce seni seven o çocuk var ya,
Þimdi de hâlâ seni çok seviyor...!”










Gece Vardiyasý


Duyuyor musun papatya!
Sahi okuyor musun mýsralarýmý... Yoksa habersiz misin?
Oysa baðýra baðýra içim kan aðlaya aðlaya yazýyorum seni.
Kör veya saðýr olman gerek duymaman için beni...

Çocuklar bile biliyor, “Ömer papatya’yý seviyor...”
Çocuklar bile söylüyor, “Ömer papatya’yý seviyor...”

Adýný da söylemiyorum artk. Papatya diyorum sana. Papatyalar yalancý diyorlar ama.
Olsun...
Yalan sevmektense,
Yalancýyý severim daha iyi!
“Yýlan da olsa, yalan sevmem ben..!”
Aslýnda zor þey seni sevmek...
Seni sevmek...
Hýmmm...??
Yok yok...
Mürekkebime bakýyorum da anlatamam þimdi seni.
Yarýn biraz daha mürekkep almalýyým.
Anlatýlacak çok þey var...
Sen...


















“Kitaplara sýðdýramadýðým tek þeysin..!”












……….

O yüzden her gece yazýyorum seni. Ýki saat’e çýkardým artýk vardiyayý. Doyum olmuyor ki muhabbete... Bak yarým kalmýþ bir hayalim vardý dün geceden. Onu anlatayým sana...
“Bir orman evinde baþbaþayýz... Etrafýmýz yeþillik, çayýr çimen güzellik... Ben iþten gelmiþim sen ise yemek hazýrlýyorsun bana. Ben usulca anahtarlarý cebimden çýkartýp kapýyý açýp içeri giriyorum. Sen mutfaktan baðýrýyorsun bana.
Aþkým..!
Sen mi geldin?”
Bende “evet” aþkým diyorum...
Ceketimi falan çýkarýp asýyorum ve sonra senin yanýna gidiyorum. Sen yemek yapýyorsun tabi elin yemekte.
Bende yaptýðýn yemeklere dadanýyorum iþte gizliden gizliye... Elimle yemekten bir parça almaya çalýþýyorum.
Tabi o sýra hep radara yakalanýyorum. “Seni sabýrsýz sabret, pis ellerle yemek mi yenir?” diyorsun.
Tabi ben biraz zor edince tencerede ki sarmalarýn bitmesinden korkup beni dýþarý atmaya çalýþýyorsun. Omzuma vuruyorsun,
O küçücük ellerinle... Ben ise hemen sarýlýyorum sana sýmsýký...
Saçlarýndan öpüyorum... Kokunu içime çekiyorum... Boynundan öpüyorum ve diyorum ki,;
“Uyan Ömer!
Bu bir hayal...”
Sen kimsin ki, yýkýlmýþ bir sevdayý dirilteceksin.
Vefaya veda etmiþ birine sadakati mi öðreteceksin Ömer efendi! Emânete ihânet etmiþ birine eman mý vereceksin?
Hamal olmayan birine yürek mi vereceksin?
Hayýr...
Bence biraz çok hayal perestsin sen..!
Seni kurduðun hayallerde boðan birini çok mu seviyorsun sen?
Derseniz...
Maalesef haklýsýnýz...
Çok seviyorum onu.
O olan her þeyi...
Hayalleri...
Rüyalarý...
Þiirleri...
Geceleri...
Gündüzler...
On’lu her þeyi...

Hatta uykuyu bile!
Rüyalarýma o girecekse,
Yazmaktansa her gece uyurum daha iyi. Hem gece vardiyasý yerine, gece uykusu derim buna. Ama o yoksa neylerim ben uykuyu... Sen benim uyumadýðým saatleri bilme sevgili!
Gece vardiyasýný hiç bilme! Bilsen,
Uyumaktan utanýrdýn... Ve bir günde þair kesilirdin... O yüzden gece vardiyasý diyorum buna. Muhabbetimizin adýna... Neyse,
Vakit geldi sevgili þafak sökmek üzere. Biraz da duâ katalým mý muhabbetimize.
Hadi ALLAH namazýný kabul etsin.
Muhabbetimizi de dâim eylesin.

“Hayýrlý geceler…’’












Sen bilmedin.


Takvimleri saydým…
Kaç gün oldu bak gelmedin…
Kilit vurdum gönlüme,
Baþka göze bir daha bakmadý gözlerim…
Ne aþkýndan vazgeçebildim…
Ne de baþka bir aþka yelken açabildim…

Ama sen bilmedin yanýþýmý…
Sen bilmedin sevdamý…
Oysa baðýra baðýra yazdým adýný…
Ýçim kan aðlaya aðlaya…

Ayrýlýk ne zormuþ be gözüm…
Yýllarýn hasreti var sýrtýmda.
Kelimelerim yorgun düþüyor özlemine…
Adýný kalbime kazýmýþým aþkla.
Yýllardýr hep hayalini yazdým.
Bir resmin için kaç gün aðladým.
Oysa sen bilmedin sevdamý.
Sen görmedin yanýþýmý.
Sen bilmedin.
Bilmedin…
















Anne..!
Hani ben küçükken “uyusun da büyüsün” derdin ya,
Þimdi de “küçülsün de mutlu olsun” desene...










Gitme.


Bana öyle bakma ne olur…
Yoksa bakýþlarýn gözlerime mührün olur…
Ve gözlerim yollarýnda artýk bekletme ne olur…
Aþkýmýza hüzün katma ne olur…

Yýllarýn hasreti aðýrdýr, dur etme yüreðim, aðlama ne olur…
Günlerce uykular haram olur,
Gitme yüreðim ne olur…
Gitme yüreðim…
Gitme…!









’’Türk dil kurumuna aykýrýydý acýlarým...
Ne imla kurallarýna uydu cümlelerim...
Ne de mutluluk þiirlerine...
Anlatým bozukluðu ve gözlerimde ki vananýn bozukluðu ile yazdým seni içim kan aðlaya aðlaya..!’’







Hangi kadýný sevdiysek býrakýp gitti


Merhaba sevgili papatya!
Dün gece çok geç uyumuþum...
Sabah uyanamadým. Ne alarmý duydum ne de ezaný.
Namazýmý kaza ettim ama iþe biraz geç kaldým. Uykulu uykulu gözlerle gittim. Bu gün nasýl çalýþtýðýmý hâlâ anlamýþ deðilim. Çok yoruluyorum artýk. Gittin gideli uyku nedir hiç tatmadý gözlerim. Ve þu kalem tutmaya alýþkýn olmayan eller. Þimdi þâir kesilmiþ gibi. Artýk her ne varsa bütün yazdýklarým hep san çýkýyor. Kaç gecedir yazýyorum seni. Saymak mümkün deðil..! Bilmiyorum neden aþka vedâ eden birine bu kadar vefâ gösteriyorum. Neden bu kadar seni sevdiðimi bilmiyorum...
Belki de sevdamý seviyorumdur. Sana olan aþkýmý.
Yanlýþ anlama seni deðil. Sana olan sevdamý.
Ve sen,
Asla hiç bir zaman “birini sevdim” deme olur mu?
Birinin aþkýna layýk olmaya çalýþtým de.
Çünkü sevmedin sen hiç beni...!
Unutma!,
“Sevgi verilmez,
Hissedilir..!”
Ve ben sende hiç hissetmedim o sevgiyi. Çok güzel oynadýn rolünü.
Eyvallah...
Anladým ki, mutluluk sadece masallardaymýþ...
Bizim senaryomuz,
Acý son...!

Neden kaybeden hep ben oluyorum bilmiyorum. Çok sevdiðimiz için mi kaybediyoruz acaba? Çok deðer verdiðimiz için mi? Hani bir laf vardýr ya, “Deðer verdikçe kaybedersin”
Aynen öyle...
Çok yerinde ve doðru bir laf öyle deðil mi? Ýnsan gerçekten çok deðer verdikçe kaybediyor. Gerçektende deðer verdikçe kaybediyor insan.
Eksiliyor insan...
Hani Matematikde de vardýr bu;
”Bir sayýya deðer verdikçe diðer sayý eksilir.”
Aynen öyle...

Oysa kaç defa yaralý sevdalardan geçtim.
Ve hep ayný senaryo...
Ben ve acý son...

Oyuncu olmadýðýmdan oynamasýný bilmiyorum belki de. Ama sen çok güzel oynadýn rolünü. Çok güzel kandýrdýn beni. “Zaten hangi kadýný sevdiysek býrakýp gitti bizi..!”
Çok geç anladým deðer verdikçe kaybettiðimi...Doðru sevince üzüleceðimi. Oyuncu olmadan senaryo vermeyeceklerini. Ve mutlu sonun sadece masallarda olduðunu.
Çok geç anladým...
Olsun…
Buna da eyvallah...
Çünkü seni severken anladým bunlarýn hepsini... Aslýnda ben bir bahçývandým.
Çok su verdiðim için, çok deðer verdiðim için, çok sevdiðim için öldün sen..!
















Sevgili papatya!

Ve anladým ki bahçývan olmak da zormuþ...
Çünkü “Çok su verince ölüyor çiçekler,
Çok sevince de býrakýp gidiyor sevilenler...!”
Öyle deðil mi papatya!
Ne çok sevmiþtim seni. Ne çok su vermiþtim sana.
Oysa þimdi ellerimde kuruyup soldun.
Hata sende deðil,
Bende..!
Zaten hangi kadýný sevdiysek býrakýp gitti bizi!

Aþkta yoksulluðu yaþadým da,
Yokluðu da yaþýyorum þimdi.
Senin sayende...
Haksýz da, yalan da olsan sevdâm çok vefâ gösterdi sana.
Þimdi yokluðunla sarmaþ dolaþým. Geceleri hep koynumda, hep uykusuz kalýyorum sana.
Yokluk hâl oldu artýk bende...

Çok sevmek de iyi deðilmiþ. Þimdi baþkalarýna anlatýyorum bunlarý. Ben kaybettim baþkalarý kaybetmesin diye.
Ben içime attým. Baþkalarý içine atmasýn diye. Çünkü hangi kadýný sevdiysek býrakýp gitti. Biz kaybettik, sen kaybetme diye dertdaþ..!




Ve asla çok sevmeyin...!












Çünkü;
‘’Çok su verince ölüyor çiçekler...
Çok sevinince býrakýp gitiyor sevilenler..!’’
















“Fâili aþk olan cinayetlerin kurbaný,
Her zaman gerçek sevenlerdir...”










Mesafeler


Ne güzel þeydir, sevmek...
Sevmek, engelleri aþmak.
Sadakat göstermek.
Sevmek,
Sabretmek...
Beklemektir...
“Benim en güzel huyumdur, sevmek..” Ve ben bu huyumu en çokta sende harcadým. Çok temiz sevdim seni... Bir annenin yavrusunu sevdiði gibi. Sorgusuz sualsiz açtým kollarýmý sana muhacire kucak açmak gibi.
“Sevmek farzsa,
Sen farzý kifâyesin bana”
Her vakit sevdim seni beþ vakit’in beþinde de. Avuç avuç duâlarla yolladým sevdâmý sana. Ama sen bilmedin. Bilmedin sana yalvarýþýmý,
Yakarýþýmý...
Sana olan sevdâmý... Duymadýn hiç bir zaman çýðlýklarýmý...
Okumadýn kitaplarýmý...
Sen bilmedin yanýþýmý... Aþkýmý... Sevdâmý... Sen bilmedin..!
Oysa san yazmýþtým aþktan yana ne varsa bütün kelimelerimi... Ama sen bilmedin.
Ve hep bir engel koydun araya. Mesafelerin suçu yok sevgili! Engelli olan biri varsa oda sensin..!
Düþünüyorum da hangi insan mesafeleri engel koyabilir ki sevdiðine? Ve hangi þehir unutturabilir ki insana sevdiðini?
O kadar güçlümüdür ki þehirler?
Yok yok!!
Mesafeler aþkýn düþmaný olamaz!
Bence, “Senin sevdân yalandý ama mesafeleri bahane etti.”
Öyle ya,
“Yalan arayana bahane çoktur” derler...
Sen bilmedin mesafeleri... Seni bana en çok sevdiren yolumu...
Sen bilmedin...
Oysa belki de aramýzda ki mesafelerdir seni bu kadar sevmemin nedeni. Belki de ayrý olmamýz bu kadar çok sevdirdi seni bana. Mesafeler sevdirdi seni bana.
Ahh bu mesafeler... Aramýzdaki mesafeler kadar seviyorum seni...
Ve öyle ki, “Ben senin bana gelme mesafeni bile sevdim..!’’
Zaten þöyle bir baktýðýnda anlarsýn mesafeleri. Kime ortak olduðunu... Sence hangi sevdâya dahildir mesafeler? Haram sevdâlara mý? Helâl sevdâlara mý? Nefs’in emri ile hareket edenlere mi? Allah’ýn emri ile bekleyenlere mi? Sence hangisine ortaktýr mesafeler? Sen bilir misin bekleyenler niçin bekler sevgili? Asýrlar vardýr ki vuslat nedir hiç yaþamamýþtýr bazý sevdâlar... Ve gerçek âþýk, “Sevdiði için beklemeyi farz bilendir” Zaten bence en güzel beklemek düþer âþýða yakýþanda...
Papatyam!
Ben seni çok bekledim mim duraðýnda ama sen gelmedin. Bak hani evini kiralamýþtým ya. Her gece yarýsýnda evine geliyordum. Senli þiirle yazýyordum. Hayaller kuruyordum. Terasa çýkýp sana su veriyordum. Sen ile sohbet ediyordum. Unuttun mu o günleri papatya!
Bak ben hep yazdým seni. Mim duraðýnda anlattým herkese seni. Nasýl sevdiðimi...
Ýstanbul’dan ayýldým sen gidince. Sensiz Ýstanbul hiç çekilmiyor biliyor musun? Yeni bir ev tuttum kendime.
Ýzmir’deyim þimdi. Ama seni de yanýma aldým papatya.
Saksýndan sökmedim koparýp atmadým seni herkes gibi.
Bak þuan bunlarý yazarken tabletin saatine bakýyorum da 02:57 geçiyor.
Ranzada iki büklüm oturmuþ yanýmda yine bakýr demliklerim tabi, saðýmda küçük bir gece lambasý ranzamýn baþýna asmýþým…
Ne varsa sana yazýyorum... Gönlümden gönlüne...
En çokta mesafelere suç atýyorsun ya,
Güyâ “mesafeler yüzünden býraktým” diyorsun ya
En çok buna gülüyorum iþte...
Bâzen ara sýra bu sayfayý okuyorum her okuduðumda da gülüyorum sana.
Neyse papatya gece gece güldürdün ya beni ne deyim sana.
Tabi çok aðlattýn ama orasý da var. Biraz güldürmüþsün çok mu?
Offf yine saçmalýyorum bak.
Saat dört olmuþ hiç farkýnda bile deðilim.
Ýþte bazen deli ediyosun beni. Kendi kendime konuþturuyorsun. Konu monu kalmýyor sonra.
Daðýtýyorum her þeyi senin yüzünden.
Neyse siz bakmayýn bu deli þaire.
Muhabbeti biraz kaçýrýnca böyle oluyor iþte.
Neydi konu yaaa??? :)
Ha tamam mesafelerdi demi?

Velhâsýl papatya!














‘’Senin engel koyduðun mesafeler benim sevdâmdýr..!”


















“Vuslata giden yolda, mesâfeler de sevdâdandýr..!”










Ýçim yanýyor anne


Çok çabuk sevdim seni.
Çölde bir yaðmur gibi.
Çok çabuk sevim seni.
Annemi sevdiðim gibi.

Sorgusuz sualsiz açtým kollarýmý.
Bilemedim aþký.
Her gece kanayýp ve her uyandýðýmda kabuk tutan bir yara olduðunu...

Ve çok geç anladým mesafeleri.
Sol yanýmda ki yarayý deþen neþterin sahibini.
Ve nedense sana attýðým her adýmda uzaklaþýyorum.
Kaç kilometre yürüdüðümü hatýrlamýyorum.
Bilmiyorum fizikten de hiç anlamýyorum.
Ama sol yanýmdasýn sanki,
Hissediyorum...
Ve ne zaman adýný söylesem kesiliyorum.
Varamýyorum sana.
Meðer mesafeler ne kadar vefâsýzmýþ bana.


Ne bileyim, ayaklarýmda yýrtýlmýþ bir papuç.
Üzerimde yamalý bir gömlek.
Bir de hasretin olunca sýrtýmda.
Çöl oluyorsun bana.
Allah cezasýný versin mesafelerin.

Hani aþktýn...
Aþka dahildin...
Hani vuslattýn...
Hayýr..!

Sen vuslatýmýn katilisin..!


Annem...
Ne bir doðum lekesi,
Nede çocukluðumdan kalan bir iz bu.
Annem sadece bir kýzýn bakýþý bu.
Annem analar ne kýzlar doðuruyor be annem.
Bir bakýþýyla mühür vurdu gönlüme.
Aðlamaz dediðin oðlun þimdi günlerdir aðlýyor be annem.
Analarýn duâlarý kabul olur derler, duâna muhtâcým be annem.


Annem adý yok bunun.
Ýçim yanýyor...
Özlüyorum...
Çok özlüyorum...
Rabbim seni aldý benden.
Onu da almasýn duâ et be annem.
Ýçim yanýyor anne...
Ýçim çok yanýyor...




















Öyle derdi þâir,
“Artýk sana tâziye, bana merâsim zamaný..”










Çok özlüyorum seni


Merhaba papatya!
Yine ben geldim.
Özledin mi beni? Fakir fukar-â yetim uðursuzunu...
Özledin mi bilmiyorum ama ben seni çok özledim.
O yüzden aklým fikrim sende kaldý. Artýk ben, ben olmaktan çýkmýþým. Her saat her dakika seni düþünür olmuþum.
Öyle ya,
Cemal Süreya’nýn da dediði gibi.
“Her gece onu düþünmekten saatim ilerlemez oldu.
Kim sorarsa saat kaç diye,
Cevabým hep ayný.
O’na doðru”
Aynen öyle...
Papatyam sen özlemesen ne çýkar ki?
Ben özledim ya seni,
O yeter.
Aramýzda mesafeler olsa, çok uzak da olsan ne çýkar?
Ay da, güneþ de çok uzakta ama bir günüm onlarsýz geçmiyor... Biliyorum yine gelmeyeceksin bu gece gecede de Beklemiyorum da zaten artýk seni. Çünkü gelmeyeceksin biliyorum. Yine umut çiçeklerim solacak, yine aðlayacak gözlerim.
Ki gözlerim...
Aðlamaktan kanlý yaþlar dökülüyor defterime... Kaðýtlarým hep yasla buruk. Belki sen görmüyorsundur. Þuan tertemiz bir kâðýda bakýyorsundur. “Oysa sana yazdýðým her kelime gözlerimde gusûl etti benim...” Bakýyorsun ama görmüyorsun gözyaþlarýmý. Belki de matbaa’dandýr, beni tertemiz kaðýtlarda okuman... Bakmak yetmiyor sevgili! Görmen gerek maþuk’unu... Seni nasýl özlediðimi hissetmen gerek. Kelimeler anlatamýyor bunu sana. Hep bir yarým kalmýþlýk var. Ve yýllardýr tamamlayamýyorum onu... Belki gidiþindi o, belki de körlüðün... Görmedin sana olan sevdâmý. Oysa daðlara, nehirlere, sulara yazmýþtým adýný. Ama sen görmedin.
Söylesene sevgili!
Sen benim hani günahýmdýn? Adýný kurumuþ bir gül gibi saklýyorum yüreðimde. Bu sevdâyý senden uzaklarda sensiz yaþýyorum. Ne sesin var, nede kökün. Hangi günâhýmýn bedeliydi bu yokluðun? Bak þimdi þuraya bir “çok özledim” mesajý býrakýyorum. Ne olur onu al ve satýrlarýmý okurken cevap ver “ben de seni” diye, kulaðýmý çýnlat!
Çok görme gülüþlerini bana. Gülüþlerini býrak bahþiþ yerine yüreðime... Ve ne olur saký ha sakýn aðlama! Belki senin bir tek gülüþün için yaþayan biri vardýr.
Ve sen papatya!
Ne kadar yalancýsýn sen!
Herkesi aldattýn, yalan söyledin sen.
Seviyorum deme bana. Yalan söyleme artýk.
Sus..!
“Ben seviyorum diyen dillere deðil, aðlayan gözlere inanýyorum...”
Ve gerçek sevenler asla yalan söylemezler...

Ve þunu anladým ki, sen papatya deðildin!
Papatyanýn yarýsýydýn...
Sevmiyorum kýsmýydýn...
Ve her sona kalan yaprakta sen oluyordun...

Yalancýsýn sen papatya!
Yalancý..!





















“Papatyalarýn caný cehenneme…’’











Sevmek bu mu?


Sevmek, sevmek aslýnda güzel þey.
Anlatýlmaz yaþanýr...
Þimdi ne kadar anlatsam da az.
Yýllardýr yazdým ve yýllardýr yazacaðým…
Sevilmeyi hissedebiliyorsan güzeldir sevmek.
Ve,
“Güzeli deðil, güzel sevmektir. Güzel sevmek..!”
Aþký herkes sever ama ayrýlýðý kimse sevmez.
Benim kadar... Oysa ayrýlýk da aþka dâhildir.
Ve insan ayrýlýnca anlýyor aþkýn gerçek yüzünü.
Anlýyor kirli sevdalarý...
Neyse,
Konu gittikçe daðýlýyor, sevmek bu mu diye baþladýk konu nerden nereye gidiyor..
Vaktimiz kýsýtlý bu gün gözlerimde acýyor zaten.
Erken uyumam lazým papatya, umarým kýzmazsýn bana.
Ya da kýz,
O kadar gece mi fedâ ettim.
O kadar þiir yazdým sana az mý?Sen bir cümle dahi karalamadýn bana.
Söylesene papatya!
Ben yýllardýr sevdim, sen bir gün bile sevdin mi?
Duyuyor musun papatya!




....
Susarsýn þimdi...
Öyle kalýrsýn iþte...
Bak sana bir þey söyleyeyim mi?
Bu satýrlarýmý okurken þunu düþün olur mu?
“Bir çocuðu düþün yýllardýr sana âþýk ve her geceyi sana aðartmýþ,
Senli þiirler yazmýþ,
Senli hayaller kurmuþ,
Senli rüyalar görmüþ,
Her hâliyle sen kesilmiþ.
Seni yaþayarak büyüyen bir çocuk düþün.”

Sonra sus tamam mý?
Konuþmaya yüzün yok,
Edebinle sus!
Çok zoruna gidiyor demi yazdýklarým?
Haklýsýn çok aðýr konuþuyorum...
Ama benim de zoruma giden þeyler var!
Senin benim yazdýklarým zoruna gidiyor.
Benim ise senin yaptýklarýn..!
Oysa ben senin yaptýklarýný yazýyorum sevgili papatya! Yalan mý?
Haaaa...
Doðru ya senin adýn papatya deðil miydi? Þimdi bunu da yalanlarsýn...
Belli mi olur?
Her þeyi yalanlaya bilirsin...
Ama yaþadýklarýmý asla!
Sevmek bu mu?
Sen!
Her kim okuyorsa þuan bu satýrý, sana soruyorum...
Sence sevmek bu mu?
















‘’Öpüþmedi diye ayrýlan erkekle, fakir diye ayrýlan kýzýn þerefsizliði kadar bir þerefsizlik görmedim ben...!’’










02:00 Ýyi bilir beni


Gecelere sor beni...

Mesala 02:00 bütün sýrlarýmý iyi biliyor..
Neden bu kadar zor seni sevmek? Neden bu kadar zor yalnýzlýk? Yalnýzlýk, ne bir çölde olmak, ne bir ýssýz adada olmak.. Yalnýzlýk, bu þehirde seni arayýpta bulamamaktýr.!
Bir þiirsin yazýpta bitiremediðim... Özlemsin... Hasretsin...
Merhaba deyipte elveda diyemediðimsin... Akþamlara sor beni...
Mesala 02:00 iyi anlatýr beni...
Güneþin hasret rengine büründüðü saatlerde, Gökyüzünde ki kandillerin yandýðý vakitlerde beni düþün olur mu?
Eminim 02:00 iyi anlatacaktýr beni sana..!
Sesinde mevsimlerin aðladýðý, gözlerine karlarýn yaðdý...
Aðlar gibi gülmeni, gülecek gibi duran yüzünü özledim...
Özledim...
Her zerreni özledim...
Ve her defasýnda yorgun düþüyorum sana özlemekten.
Aslýnda çok usandým seni özlemekten. Usandým bahçývan olmaktan. Usandým yeþermemiþ umutsuz gülü beklemekte. Usandým bu gecelerden, Gündüzlerden... Usandým artýk seni yaþamaktan... Artýk aðarmak bilmiyor gecelerim...
02:00 geçmiyor... Bu hasretimin rengi ne? Siyah mý desem bilmiyorum ki. Ama çok koyu yaþýyorum hasretini... Gecelerim gibi... Sen deðil, yalnýzlýk helâlimmiþ benim onu anladým. Baksana her gece koynumda...
Ve sen papatya!
Dilerim çok susuz kalýrsýn... Ve her su gördüðünde yaðmuru hatýrla... Her yaðmur yaðdýðýnda da aðla.
Duâ et... Olurda belki bir gün bana yaptýklarýn affolur...
Aslýnda yanlýþ yaptýk biz dertdaþ! Önce gözyaþlarýmýzý deðil, sevdiklerimizi silmeliydik.. Yoksa dinmeyecek hiç bir zaman gözyaþlarýmýz... Gözyaþlarýmýz çoðaldý, avuçlarýmýza kar yaðdý. Yalnýz kaldýk. Ýçimize attýk her þeyi... Gözyaþlarýmýz sel oldu aktý kalbimize... Döksek de mýsralara içimizi, Ama yetmedi... Ne teselli etti, ne de tesir...
Aþk nedir bilir misin sen?
Aþk “ýstýraptýr!”
Biraz buruk bir duygu, aðýr bir yük girerse sînene, Boðazýnda bir düðüm,
Gözlerinde tavanda bir kör bir noktaya takýlýrsa,
Anlarsýn aþkýn ne demek olduðunu bir gece yarýsýnda.
Mesela 02:00 iyi anlatýr sana...

Papatya!

Bir gün bensiz bir yerde aðlarsan, her düþen gözyaþýnda beni hatýrla. Yaðmurun saçlarýný okþayan her damlasýnda beni hatýrla. Þâyet, biri sana “hiç âþýk oldun mu?” diye sorarsa,
“Olmadým” derken de beni hatýrla.!
Her gün özlüyorum seni sevgili papatya! Çok susuyorum sana... Gittin gideli hiç kimseye susmadým ben. Herkesle konuþur oldum ama hiç kimseye susmadým.
Suskunluðumun en acýmasýz olduðu zamanlardayým þimdi.
Hiç bu kadar uzun susmamýþtým sevgilim! Ve sen hiç bu kadar uzun gitmemiþtin, gözlerini götürmeden yanýna...
Bir soluk kadar yakýn ve yýldýzlar kadar uzak derler, sevgi için. Uzanýr yetiþemezsin...Yetiþir dokunamazsýn... Dokunur vazgeçemezsin... Vazgeçer ama asla unutamazsýn..!
Bir umuttu yalnýzlýk... Bir þeyleri paylaþamamaktý belki...
Gözleri dalýp giderken yaralý bir serçeye aðlayan bir buluttu belki...
Belki,

Belkilerle dolu bir hayattý..
Sevgili..!
Bir gün bir köþede sýzýp kalýrsam, hiç kimse tanýmasa da sen tanýr mýsýn? Sorsalar sana “bu kim?” diye, Bakýp yaptýðýndan utanmaz mýsýn? Ama þu kesin ki, bir gün bir yerlerde sessiz sedâsýz hýçkýra hýçkýra aðlayacaðým. Günah da olsa belki de kaderime de isyanlar küfürler edeceðim.. Ve son kez Allaha el açýp yalvaracaðým... Sonra o güzel gözlerin gelecek aklýma, solup gideceðim en güzel çaðýmda... Sensizlik, yalnýzlýk beni çaðýrdýðýnda, iþte o zaman boþ sokaklara baðýracaksýn. Ve ben çoktan gitmiþ olacaðým. Sen ise gözyaþlarýnla bir gece yarýsýnda sana yazdýklarýmý merak edeceksin.
Ve 02:00’yi okuyacaksýn...

Her 02:00’de...




















“Gözyaþlarýný silebilirsin ama anýlarýný asla..!”















‘’Aþk nedir’’ diye sordu bana.
O an diyemedim...
Eresi gün onu baþka biriyle görünce, gittim ve eðilerek kulaðýna þunu dedim.
‘’Aþk, ýstýrapdýr..!’’









…......

’’Oysa farzý kifaye bilmiþtim benbu aþký.
her gün edasýný ettiðim beþ vakit namaz gibi.
Ve yýldýz kaymasýnda deðil.! Her ezan okunmasýnda, okuduðum ezan dusasýndan sonra tuttuðum dilek gibi...
Her gün adýna Hacet namazý kýldýðým...
Ýstihare’ye yattýðým...
Ve her anne babama dua ediþimden sonra ona dua ettiðim gibi.
Bu da bir ibadetti aslýnda..!’’

’’Ve seni sevmek farzý kifaye iken, þimdi ise Tahrimen mekruk oldu bana..!’’





Avuçlarýma döküyorum sevdâný


Avuçlarýma döküyorum sevdâný.
Kimse bilmiyor belki sana nasýl hasretim.
Yazsam þimdi ellerimde hâl kalmayacak biliyorum...
Avuçlarýma döküyorum sevdâný...
Kimse bilmese de olur,
Rabbim iyi biliyor seni nasýl sevdiðimi...

Avuçlarýma döküyorum sevdâný...

Duâm...
Duâm hep ayný...
Birinci sýrada anne baba,
Ýkinci sýrada hep senin adýn...
Her gün yalvarýyorum Allah’a
Vuslat...
Vuslat...
Vuslat...
Avuçlarýma döküyorum senin sevdâný...
Rabbim de biliyor senin adýný...

Bâzen aðlarým diye yazmaktan korkuyorum seni...
Bilirsin, içime atýyorum derdimi.

Susmak,
Susmak en güzel huyumdur.
En çokta sana susuyorum...
Gözleri ile sevenlerin alýþkanlýðýdýr, susmak...

Yazmak da öyle...
Belki seni yazamýyorum, yorgun düþüyor kelimeleri.
Her defasýnda yýrtýp atýyorum kâðýdý...
Ama þu kesin ki,
Avuçlarýma döküyorum sevdâný...
Ve sakýn üzülme!

Çünkü,
O biliyor adýný...
Þüphesiz, bir gün kabül eder duâmý...












Sen yoksun


Söylesene papatya!
Neden vazgeçtin sevdamýzdan?
Neden ayrýlýðý seçtin?
Sanki ben sana uymuyormuþum gibi ayný kafadan deðilmiþiz gibi sözler söyledin. Farklý dünyalarýn insanlarýyýz ayrýlmamýz gerek dedin.
Söylese, kaç tane dünya var ki güzelim... Ayrý dünyalarýn insanlarý olalým... Tabi sen uzaylýysan o baþka :)
Kýsaca bitti dedin ve gittin iþte. Sen kendi dünyana ben kendi dünyama... Ayrýlýðý seçtin mutluluk varken...
Peki, benim suçum ne?
Sebepsiz býrakýp gittin beni,
Seni böyle severken...
Anlamsýz... Seni severken kaybetmek çok anlamsýz...
Öfkeyle doluyor gözlerim ama kýzamýyorum sana.
Bir hiç için ayrýlýk nedenlerini hissediyorum þimdi.
Hani derler ya “fýndýk kabuðunu doldurmayacak nedenler” ki olsa gerek bu...

Bitirdin beni papatya!

Yýkýlmýþ bir aþktan arda kalan satýrlarý okuyorsun þuan.
Gözlerimden süzülenler hâriç, görmüyorsun tabi onlarý.
Doðrusu göremiyorsun.
Aç gözlü aþkým benim.
Aþk gözle bakmadýn ki sen hiç.
Göresin...
Ama hisset olur mu?

Bir eski dost olarak hatýrla beni.
Bir selam ver yeter.
Unutsan da o günleri...
Ara sýra þiirlerimi oku yeter.

Bak þuan yýldýzlarý seyrediyorum. Ay büyümüþ parýl parýl parlýyor...
Bir gece vardiyasinda ay bana ne sormuþtu biliyor musun?
“Neden seni terk etmiþ bir kýzdan vazgeçemiyorsun?” dedi.
Bende aya baktým ve dedim ki,
“Sen hiç gökyüzünden vazgeçebilir misin?” dedim...
Ýþte o zaman ay bile anlamýþtý hâlimden.
Geceler de ortak olmuþtu artýk derdime...












Ve papatya!
Bir gece yarýsý titreyerek uyanýrsan uykundan…
Bil ki,
Sabaha kadar aðladýðým, hayaller kurduðum, þiirler yazdýðým ve resmini öptüðüm gündür.
O gün…
Ve bir gün sebepsiz yaþlar dökülürse o güzel maviþ gözlerinden.
Bil ki,
Yokluðundan öldüðüm gündür..!
O gün…











Seninle aramýzda ki tek fark þu,
“Sen öylesine, ben ölesiye sevdim..!”











Soldu aþkýmýz


Sahi neydi o kural?
Sevince mi kaybediyorduk?
Kaybedince mi seviyorduk?
Oysa birbirimize ne yeminler etmiþtik be papatya! Bir ömür beraber olacaktýk...
Asla ayrýlmayacaktýk...
Ama ne kadar imkânsýzsa ayrýlmamýz, Hep imkânsýzý istedik,
Ve baþardýkta…
Bir kýþ günü yýldýzlarýn bakýþlarýnda söyledik ayrýlýðýmýzý...
Kör olasý gözlerimiz hiç susmadý.
Bakýþlarla elveda dedik...
Sessiz bir gecenin koynunda hançerledik aþkýmýzý. Açmadan soldurduk güllerimizi...
Hatýrlýyor musun?
Bir çiçeðim vardý adýný aþk koymuþtum ama kopardýlar.
Bir çiçeðim vardý adýný sevgi koymuþtum, soldurdular. Bir çiçeðim vardý adýný ýstýrap koymuþtum.
Ne kopardýlar ne de soldurdular...
Alýþtým sensizliðe... Akþamýn yaklaþtýðý saatlerde.
Ama sen görme aðladýðýmý...
Baþlayan bir gece vardiyasýnda acýmasýz bir hatýrayla þafaðý söktüðümü...
Ne olur sen görme aðladýðýmý...Ýlk gün geliyor aklýma. Beni sensiz býraktýðýn ilk gece vardiyasý...
Çok acý çekmiþtim. Ýlk kez annemden doðduðuma piþman olmuþtum. Ýçtiðim süt boðazýmda kalmýþ, burnumdan fitil fitil gelmiþ...
Aslýnda hâla aynýsý..Hatta o acý,
Þimdi daha da çok bastýrýyor ama sen hiç zerresini bile çekmedin.
Yine de olsun be güzelim...
Eyvallah’ým olsun...
Ben senin yerine de çekerim...
Sen unutsan da, bilmesen de,
Görmesen de sevdâmý.
Yine de ben senin yerine de severim...
Solsa bile aþkýmýz.
Unutma papatya!
Ben de bir bahçývaným..!




















“Solmuþ yüreklerin bahçývanýyýz biz...!”










Aþkýna sahip çýk


Gün gelir bir akþam yanýmýzda kimse olmaz.
Ya da olanlar, olmasý gerekenler deðildir...
Yýldýzlarýn bizim için parladýðýný görmeyen gözlerimiz... Gün gelir hayatýmýzdan kayan yýldýzlarýn gömüldüðü maziye kitlenir..! Aþkýna sahip çýk!
Her þeyin vaktini vaktinde yapmalýsýn...“Âný yaþamalýsýn” derler ya, Aynen...
Kaybedince zamaný ne kadar istesen de alamazsýn. O yüzden zamanýný iyi deðerlendirmen lâzým...
Bir saat önce gülen gözlerin aðlayabilir...
Onun için atýyor dediðin kalbin, belki bir saat sonra dura bilir.
Aþkýna sahip çýk...!




Sende ne var böyle be güzelim


En güzel kelimelerimde anlatým bozukluðu vardýr benim.
Çünkü gözlerimde ki vananýn bozukluðundan dolayý...

Süzülür derdim sessiz sessiz yasla buruk kâðýtlara...
Gözlerim gözlerinde...
Yüreðim yüreðinde...

Ve bir aþk vurulur mýsrala.
Bir mühür vurulur sol yanýma..!

Bir bakýþa bir aþk yükledi gözlerim gözlerine.
“Çok mu seviyorum” diyorum acaba kendi kendime.
Sonra,
Sonra ucu bucaðý görülmez cümleler kuruyorum yüreðimde.

Ama onu da karýþtýrýyor gönlümde ki kekeme alfabe...

Ve çok utanýyor cümlelerim gözlerinden.
Dilim ise en ezber edinmiþ kelimeleri bile unutuyor...
Kilit vuruluyor sanki bazen...
Gözlerimden anla sen..!

Bilmiyorum ne var bu gözlerinde?
Aþk mý var bakýþlarýnda?
Bir kere mâruz kaldým,
Kül oldu solum da, soluðum da...

Peki, bende ne var sana dâir?
Ki bu kadar baðlandý sana bu deli þâir.
Sanki bende herkes meçhûl fâil,
Bir tek sen malûma dâhil..!

Sende ne var böyle be güzelim.
Beni benden aldýn,
Ettin ben câhil..!





















‘’Gideceksen yanýmdan deðil,
Solumdan git..!’’
















“Yalnýzlýk nedir bilir misin?” diye sordular bana.
Önce bir yutkundum ve ilk kez bir þeyi bilmekten nefret ettim...’’








Ben seni deðil, sevdâný sevdim!


Seninle ayný dili konuþsak da ayný duygularý yaþamýyoruz...
Ýçimizde sadece konuþmak olmuyor aþktan da anlamak gerekiyor... Ama sende bu yok iþte...
Aþka gelince sen ayrýlýk oluyorsun güle güle diyerek gidiyorsun... Yine yalnýzlýk kalýyor bana. Bir de geceler var yalnýzlýðýma dem katan...
Senin için harcasam da bu ömrü,
Mükafatým hep ayný,
Hep ayný,
Hep ayný,
Yalnýzlýk...
Yalnýzlýklarýmý da aldým gidiyorum iþte bak. Ýçimde mâtem rüzgarlarý esiyor sol tarafýmý savura savura... Amasýz bir acý bu,
Bir yara.
Bir seni sevdim bu dünyada.
Bir de yalnýzlýklarý sevdim istemeden de olsa...
Yaralý kalbim þimdi kaldýramaz bunlarý...
Zaten kalbi yaralý olanlar anlar bizi...
Ama zannetmiyorum kimse benim gibi aðlayamaz..!

Haaa...

Sanma ki sana aðladým ben vefâsýz...
Senin gibi bir yalancýya dökülecek bir damla bile gözyaþý yok bende.
Ben sana ayýrdýðým zamanýma aðladým...
Sevgime aðladým...
Aþkýma aðladým...
Kendi içimde yaþattýðým aþký sevdim, seni deðil! Þimdi ayrýlýðý yazýyorum...
Sanma ki seni kalbime yazdým...

Hayýr..!

Sen defterimdesin...
Sevdamý yazdým ben sadece...
Seni hiç yazmadým ben bu kalbe.
Kendini teselli etme sevildim diye...




“Sen defterimdesin,
Sevdân gönlümde...”













“Biri sana hiç âþýk oldun mu?” diye sorarsa
Þunu de;
“Birinin aþkýna lâyýk olmaya çalýþtým” de.










‘’Nasýlsýn’’ diye sorma


Nasýlsýn diye sorma..!
Ýyi deðilim…

Sadece biraz daha içine kapanýk...
Biraz daha yalnýz...
Birazda yorgunum...
Ha birde uykusuz...

Neden ise çok yazýyorum þu aralar seni.
Olmadýk zamanda bile yazýyorum bazen.
Bazen öyle bir geliyorsun ki aklýma çalýþýrken...
Ýþi de, gücü de unutuyorum...
Derin bir tefekkür hali dalýp gidiyorum gözlerine...
Anla iþte...

En çokta kendi kendime konuþuyorum...
E ne yapayým?
Zaman geçmiyor ki.
Yüzlerce þiir yazmýþýmdýr belki içime...
Bak eve geldim saat gecenin bir buçuðu ama yatamýyorum...

Yoruldum artýk...
Kelimelerim de yoruldu...
Aðlamayý beceremiyor ki gözlerim.
Bak yine grip oldum.

Bilirsin...
Aðlarken hep grip olurum ben.
Hastaneye de gitmiyorum artýk.
Heeep ayný ilaçlar...
Alýþtý çünkü...
Senden gelen sefaya da,
Cefaya da...

O yüzden nasýlsýn diye sorma, Ýyi deðilim..
Hiç iyi deðilim...
Çünkü çok þeyi kaybettim içimde.
Mazim de öksüz kaldý benim gibi.
Aslýnda her þeyin faili sana çýkarken,
Meçhul bir beyhude sevda býrakýp gittin geride.
Gözlerimde...
Yüreðimde...
Belki çok þeyi kaybettim hayatýmda ama hiç biri seni kaybettiðim kadar aðýr olmamýþtý.

Nasýlsýnsýn diye sorma iþte...
Hiç iyi deðilim...
Solundan olmuþ bir adam nasýl iyi olsun ki?
Noratasýný yitirmiþ,
Sevdasý solmuþ,
Yüreði parçalanmýþ bir adamdan ne beklersin ki?

Nasýlsýn diye sorma...
Ha duymak istediðin buysa,
Ýyiyim…
Mutlu edecekse seni,
Ýyiyim…
Ama nasýlsýn diye sorma.
Yalan söylemeye zorlama beni.
Ýyi deðilim…
Hiç iyi deðilim…



















‘’Gözlerimde kurulacak yedi saniyelik bir vuslat için,
Günlerdir adýný sayýklýyorum hep uyurken..!’’











Gel artýk gözüm, gel...


Ve sen geldin, kelimelerimden vuruldum... Oysa düþlerim vardý görmekten korktuðum
Hislerim vardý söylemekten korktuðum…
Þiirlerim vardý yazmaktan korktuðum…
Þimdi ise,
Sen varsýn kaybetmekten korktuðum…
Çünkü duygular vardýr, onda hissettiðini hiç kimsede hissedemediðin... Aþkýn vardýr, kelimelere sýðdýramadýðýn…
Bakýþlarý vardýr canýndan can alan… Ve gözleri vardýr ki,
Asla unutulmayan. Aþk, böyle bir þey iþte...
Ve sevgilim!
Eðer beni bu sokakta, bu mahallede, bu sempt’de bulamazsan.
Bil ki sevgilim! Gözlerinin daldýðý yerdeyimdir...
Ve eðer beni bir gün unutursan... Öyle biri ile unut ki,
Sana savurduðum kurþunlarýn önüne geçebilecek kadar cesur olsun… Ve bir gökyüzünün kara mavi çizgisinde bir kýrlangýç sürüsü görürsen.
Bil ki,
Kanatlarýnda ki buruk gülümsemelerle ýslak tebessümler benden sana kalandýr...
Oyy, aþkým..!
Bu gece çok düþündüm seni. Saatlerce…Önce bir ölüm geldi aklýma… Sonra bir de sensizlik...
Düþündüm de arasýnda hiçbir fark yoktu sanki. Sensizlik de ölüm gibiymiþ, Þimdi anladým…
Ve bir çay koydum sensizliðin demine. Bir avuçta yýldýz fýrlattým gökyüzüne. Karanlýðýnda aydýnlýðýn olsun diye…
Þimdi de sensizliði fýrlatýyorum kalbime.
Býraktýðýn yerden dönesin diye sevgili. Býraktýðýn yerden dönesin diye…



Hadi sevgili!

Hadi vazgeçilmezim…
Hadi gözüm…
Sýra sende.
Gururu bir kenara fýrlat.
Hadi artýk þu hasretinle yanan gönlümü rahatlat…
Hadi gel artýk gözüm.

Gel!















Dünyada sevilmiþ ve sevilen nafile bekler.
Bilmez ki giden geri dönmez.
Çünkü memnundur yerinden,
Kimse dönmemiþtir seferinden...









Gerçek sevenler gözleri ile veda ederler


Gerçek sevenler gözleri ile veda ederler…
Dile gelmez düðümlenir bütün kelimeler.
Ve derinden bir matem eser…
Ýnce ince koynuna girer sessizlik…
Gözbebeklerine çöken bir korku.
En keskin bakýþlarýný bile ama eder.
Hatta kör eder gözlerinde gördüðün o aþký.

Kaybedersin kendini kendi içinde…
Tüylerin diken diken…
Sinen paramparça…
Nefes dahi alamazsýn…
Ýþte o an,
Þah damarýndan çýkmmýþtýr aþk.!

Ve gerçek sevenler gözleri ile veda ederler.
Çünkü en gizli, en yaralý kelimelerin sahibidir gözler.
Bir bakýþa bin aþk yükler.
Gözlerde kurulur en güzel þiirler.
Bin kelam etse de dudaklar.
Gözleri ile veda ederler gerçek sevenler.

Can çekiþir kelimelerin.
Hiçbir cümle anlatamaz belki seni.
Acýnýn en doruðunda durduðunda zaman…
Ölmek istesen de gelmez azrailin.
Vefasýzdýr ecelin.
Son nefeslere kalmýþtýr aþkýn.
Aðlamak vardýr boðazýnda,
Aðlayamazsýn.
Kelimelerin de isyan eder.
Ama susarsýn…
Rüya ile gerçek arasýnda.
Yaþam ile ölüm arasýnda.
Hisseder çare bulamazsýn.
Severken ayrýllýðý,
Gözlerinde ki yaðmurun dinmediði anda anlarsýn.

Ve gerçek sevenlerin gözlerinde gizlidir alfabenin kuramadýðý kelimeler…
Kurþun iþlemez bir beden.
Uzun menzilli kýsa cüleler ile yýkýlýr bazen…
Ýlk bakýþta deðil, son bakýþta baþlar aþk.
Ve gerçek sevenler gözleri ile veda ederler…
Çünkü gözlerin vedasý,
Yaþanmamýþ bir aþkýn edasýdýr…





Git!!


Deniz dibinden bir avuþ sevgi çýkarýrken, vurgun yedi dalgýç
Çiðer de bitse yürek atar be gözüm!
Oyy,
Çünkü sevgi dibsiz bir denizde hala ýþýldamakta.

Gideceksen yanýmdan deðil,
Solumdan git..!

Þu kalbi de al git…




Gözüm..!
Ne dilde söylenecek bir þarký býraktýn. Ne de yazýlacak bir mýsra. Mecnundan, keremden farkým kalmadý artýk. Ecelden de korkum kalmadý.
Hadi git!
Beni paramparça kýrda git.!

Mutluluk hakkýmdýr diyemem artýk.
Bundan sonra nasibim aðlamaktýr.
Bilirim gülemem artýk.
Gözüm..!
Senden baþkasýný sevemem ki artýk..!
Oyy gözüm..!
Hadi git...
Kalbime kilit vurda git..!





Kelimeler de susarmýþ bazen


Kelimeler de yazmaz bazen.
Yýkýlmýþ bir sevdayý anlatýrken.
Aðlar çünkü bütün yaðmurlar.
Solmasýn yapraklar, hazan vurmasýn diye baharlar…
Oysa çoktan hazan vurmuþtur, o mevsim mevsim aðladýðým þimdi kim bilir belki de soðuk bir ayaz..!

Unutur çünkü sevda nedir vefa bilmeyenler.
Aðlamayý,
Özlemeyi,
Aþký unutur..!
Senin beni unuttuðun gibi,
Senin beni uyuttuðun gibi.

Oysa kaç þiirimi küle dönderdi bakýþlarýn bir bilsen.
Deniz maviliðini gözlerinden alýrdý.
Saçlarýn aðustos sarsýydý,
Kokuna güller mest kalýrdý,
Gülüþüne caným feda, ömrüm adakdý.
Ama ihanetine kurban kaldý.
Ýhanetine kurban kaldý…

Kelimeler de yazmaz bazen.
Utanýr çünkü alfabeden.
Ýhanete kurban bir þairi anlatýrken.

‘’Öyle çok sevme demiþti’’ bana deli bir adam.
Ben ise bilakis deli gibi sevmiþtim.
Ve þimdi anlýyorum da aslýnda deli deðilmiþ o adam.
O adam da ihanete kurban.
Bu adam da..!
Ve kelimeler de yazmazmýþ bazen.
Ama bir yalandan,
Bir yýlandan korktuðu için deðil.
Ýhanete kurban bir yüreði diriltememe endiþesinden…
Kelimeler de susarmýþ bazen…



















Sen susardýn...
Yaðmurlar baþlardý þehrime…
Ve öyle özlem dolardý ki gözlerime,
Bir an,
Gözelerim yaðmuru boðacak zannederdim…









Sevmek kim, sen kim?


Bana sevdayý anlatma aþkým!
Sen kim, sevmek kim?
Öldürmedin,
Yýllarca süründürdün beni.
Ne bir gün vardýr ki, gözlerim uyku görmüþtür.
Ne de gülmüþtür…
Günlerdir adýný sayýklýyorum fakat sen bilmiyorsun. Farkýnda mýsýn?
Gözüm, aþktan meþkten bahsetme sen!
‘’Allah korkusu olmayanda, aþk ne arar..!
’’Ama bu ahým olsun sana
Dilerim Allahtan yüzün hiç gülmesin.
Yýllarca benim gibi sevipte sen de acý çekesin.
Sana olan aþkýmý görmedin.
Bilmedin sana yanýþýmý…
Suç bende mi sevgili?
Seven çeker acýyý, sevmeyen ne bilsin.
Bana aþktan bahsetme.
Sevmek kim, Sen kimsin..?




















‘’Belki seni zengin edemedi cebim.
Ama gönlünü zengin edecekti kelimelerim..!’’










Çok kýzýyorum sana.


Çok kýzýyorum sana.
Bekli de aramýzda ki mesafelere.
Çok kýzýyorum ‘’göz görmeyince, gönül unutur’’ diyenlere...
Kýzýþým sana deðil aslýnda.
Gökyüzüne,
Bulutlara,
Mevsimini yitirmiþ bulutlara.
En çokta gözlerime...
Çünkü olup olmadýk yerlerde yaðýyor hasretin...
Ve hiç dayanamýyor sana gözlerim.
Hep bir sen kesiliyor…
Hep bir sel kesiliyor…

Sana dokunduðumda tutuluyor sanki bu ay bu güneþ.
Bakýþlarýnla alev alev yanýyor içimde ki ateþ.
Yeryüzüne sýðmýyor bu aþk.
Ve hiçbir þair, hiçbir þiir anlatamýyor seni.
Sanki sana biçilmiþ sözler,
Külliyen kifayetsiz ve israf…

Kelimelerin de beyhude kaldýðý bir aþk olsa gerek bizimkisi…

Ve yine gözlerin düþtü geceme.
Bak,
Bak yine yýldýzlarla süslüyorum bakýþlarýný.
Hadi,
Hadi sevdiðim mim duraðýna rastladý aþk.
Bu gece yürüyelim kaldýrýmlarda.
Yürüyüþüm Ýsra,
Yükseliþim gönlümden gönlüne Miraç.
Mim duraðýnda rabbe olan bir vuslat..!
Bak sevdiðim yine bir yaðmur yaðýyor yarým kalmýþ geceden.
Bütün evler,
Bütün caddeler,
Bütün sokaklar, bütün þehirler sýrýlsýklam.
Gökyüzünden çok,
Yanaklarýmdan süzülen yaðmurda...

Ve çok kýzýyorum sana.
Ama tek suç,
Yaðmurdan çok aðlayan gözlerimde.
Çok kýzýyorum takvime, vuslata, mesafelere…
Ama en çokta sana.
Çünkü en çok,

‘’Sevdiklerime kýzýyorum ben..!’’


Býktým artýk..!


Doðan her günün sabahýnda, içimde gözlerini görebilmek aþký olmasa, Ýnan hiçbir þeye deðmezdi yaþamak…
Ve þu geceler..
Geceler bir gün cinayetim olacaklar…
Öldüreceðim bir gün buruk hasret dolu geceleri..
Hele bu ayrýlýk þiirlerini…Þarkýlarýný… Kurþuna dizeceðim hepsini.Kaderimi de mahkemeye vereceðim. Seni benden ayýrdýðý için. Çok mu þey istedim senden? Bir çiçeðin de kýymeti var be gözüm. Etme, çok mu þey istiyorum senden.
Gel sadece...
Býktým artýk sana sararýp solmaktan. Býktým artýk seni yazmaktan, seni özlemekten…
Býktým artýk umutsuz bu aþka aðlamaktan… Yalnýzlýktan, yorulmaktan, yaþamaktan…
Bir tek korkum Allahtan, bir de sensiz kalmaktan…
Oyy, gözüm.
Gel artýk.
gel..!
Býktým artýk sensiz çay içmekten.
Nefes almaktan, býktým artýk kendimden.
Býktým..!














Giderim


Sessizdir benim gidiþim…
Baþým eðik, derin bir tefekkür hali.
Gözlerim kaldýrým taþlarýnýn çizgisinde.
Usul usul giderim…

Sükuttan öteye gidemez kelimelerim..
Elvermez edebim, elvermez edebiyatým…
Ýhanete kurban da gitse sevdam,
Bir ‘’neyse’’ daha atar soluma, giderim...

Kirlenmiþ altý çizili harflerle yazýlmýþsýn alnýma.
Ýstemem ben öyle haramdan yoðrulmuþ bir sevda.
Oysa bir bilsen, sana yazdýðým her harf gözlerimde gusül olmuþtu.
Artýk þimdi ise, bedenim gusül oluyor gözlerimde.
Kazasý yok, kazasý yok bu aþkýn.
Gidiþim eda,
Senin yüzünden artýk vefa,
Þimdi veda...

Sessizdi benim gidiþim.
Sensizde oldu artýk gidiþim..
Sensizde oldu...

Yalnýzlýða alýþýðým,
Yarsýzlýða da alýþýrým…
Yýrtarým kaðýdýmý kalemimi kýrar giderim…
Bilirsin,
Eceline susayan bir þairim ben..!
Seni kurþuna dizer,
Ýçime gömer giderim...
Bu aþký da yakar geçerim.
Bir romana daha imza atar giderim..!
Bir romana daha imza atar giderim..!
















Sen aðlama.


Daðlara duman,
Yüreðime hasret çöker. Gözyaþlarým yaðmur yollara. Gönlümde bin yel eser, uzar gider daha sonlara...
Oy aðlama gözüm… Sen aðlama..!
Býrak da ben aðlayým bu hazin aþka.
Gözyaþlarýmýz kefaretimiz olur belki yanýþýmýza.
Býrak ben aðlayým..!
Sen aðlama! Duysun sesimi, duysun hýçkýrýklarýmý gökler…
Ki duysa yaðmurlar aðlardý.
Eylül aðlardý,
Melekler aðlardý,
Âþýklar aðlardý,
Ayrýlýklar aðlardý,
Mesafeler aðlardý…
O zaman benim hala nasýl yaþadýðýmý anlarlardý.
O da belki..!
Sen aðlama yeter ki,
Ben aðlarým…
Sen aðlama gözüm,
Sen aðlama...













Köle eyle beni efendimin yanýna.


Gözlerin geldi aklýma birden bire.
Sanki zaman durdu yine.
Bir nefes darlýðý yine.
Bir kördüðüm daha...
Dizildi hasret kelimeleri yine soluma,
Birazda soluðuma...

Bir çay koyarým þimdi hasretin inadýna, vuslat tadýnda...
Eyyy aþk... Affeyle ne olur beni Allah aþkýna..!
Yüreðim feda, ruhum kurban canýna.
Ne olur köle eyle beni efendimin yanýna
Ne olur..!



Sen kuramadýðým cümlemsin.


Ben,
Birlikte yaþayabileceðim birini deðil.!
Ben onsuz yaþayamayacaðým birini sevdim..!
O ki, geldiði zaman boþluk doldura biri deðil.
Gittiðinde yeri doldurulamayacak biri..!
Çünkü yalan,
Bu hayattaki her þey yalan bence...
Bir tek senin dýþýnda...
Ve sen benim için,
Sen benim için bulutlar arasýnda ki dokunulmamýþ bembeyaz bir sevgi yumaðýsýn.
Ve þunu da biliyorum ki, tüm sevgime raðmen bu hayatta sevgisine layýk olamadýðým tek insan sensin..!
Sen ki, en güzel sevgilere ve en güzel duygulara layýksýn. Sen aþksýn, aþkýmsýn,
‘’Sen yirmi yýllýk hayatýmýn özetisisin..!’’
Sen solumsun,
Soluðumsun...

Aldýðým nefes, her þeyimsin..

Sen kuramadýðým cümlelerimsin...











Unutamýyorum...


Ne çýkar sel olsa gözyaþlarýmýz... Yýkýlmýþsa aþkýmýz... Oysa hiç bitmesin isterdim umutlarýmýz,
Hayallerimiz,
Aþkýmýz...
Çok çabuk vurdu hazan, Daha ilkbaharýmýz bu.
Oyy, gözüm oyy...
Sevmiþem ben seni..!

Nasýl biter þimdi bu aþk..?
Nasýl biter?
Ayrýlýk girdi koynumuza. Sen çok çabuk unuttun.! Ben ise ne unuttum ne de uyuttum..! Hep yazdým... Ýçim kan aðlaya aðlaya... Her zerreni yazdým ben senin. Hiç unutmadým ben seni.
Hiçç..!!!
Bak þimdi ayrýlýk var yüreðimizde. Ayrý þehirlerin yaðmurlarýyýz artýk. Ayrý þarkýnýn sözleri...
Ama þunu unutma ki,
Yaþadýðýn þehirde beni sana hatýrlatacak çok þey var. Baktýðýn her yerde, Gördüðün her nokta ve her ayak bastýðýn toprakta,
Benden bir þeyler var iþte ayrýlsak da.... Unutamamamýn sebebi bu.. Çünkü bu þehirde hala biz yaþýyoruz…
Hala her noktasýnda bizim anýlarýmýz yaþýyor...
Unutamýyorum gözüm..!
Unutamýyorum..!















‘’En uzak okyanuslara asýlmýþ bu kürek,
Unutur mu seni bu þair yürek..!’’










Seni düþünüyorum.


Bir mültecinin vataný yada bir kölenin hürriyeti kadar uzak olsa da,
Sende hep gurbeti yaþasam da,
Olsun...
Yeter ki beni yüreðinden sürgün etme..!
Ve ay doðarken bir söðüdün arkasýndan gül yüzünle, sisli bir esintiyle akþamýn çöküþüne hüzün serperek ve yaðmurdan geceye perdeler çekerek beni düþün..!
Unutma..!

Çünkü ben, nefes aldýðým her saniye seni düþünüyorum..!









Sen bilmezsin..!
‘’Benim her gece yastýðým altýnda ki fotoðrafýna bakýp uyuduðumu,
Ve her sabah giydiðim gömleðimin sol cebinde ki fotoðrafýný öptüðümü..!’’
Sen bilmezsin..!












Elveda..!

Gecenin kör karanlýðýnda yarým kalmýþ bir þiirin son cümlesiyim... Geceyi kalbime yazýyorum ve bu son þiirim... En çokta vefasýz zamanlarýma, vefasýz dostlarýma, ve vefasýz aþkýma elveda..!
Bu son intiharým..!















‘’Ekmeðim suyumdun be kadýn..!’’











Þimdi anlýyorum aþk acýsýný


Artýk bulutlara yazýyorum hasretini. Yaðmur yaðýnca anlarsýn ne çok özlediðimi... Zaten yürekten sevenler sevdiðinin üzülmesine bile dayanamazlar... Ýþte budur yürekten sevmek... Ve öyle görüldüðü gibi de kolay deðildir, yürekten sevmek... Çiçekler bile üþür donuk bakýþlarýna gül bakýþlýlm... Sevmiþem ben seni... Aðlarým diye dinlemediðim þarkýlar var.
Þimdi anlýyorum aslýnda. Neden bu kadar anlamlý þarkýlar... Ve her dinlediðim þarký, gözerlimde ki yaðmurun anlamýný taþýyor... Kalbim þimdi anlýyorum seni. Neden bu kadar çok can çekiþtiðini... Damardan þarkýlarýn sebebini þimdi anlýyorum... Sebebi aþk acýsý... Þimdi anlýyorum kalbim...
Þimdi anlýyorum...










‘’Kalp de aðlarmýþ,
Seni severken anladým..!’’











Sonsuza dek...


Ne güzeldi demi yaþadýklarýmýz...
Ne güzeldi...
Þimdi arasak da bulamayýz bir daha o günleri.
Oysa tozpembe hayallerimiz vardý.
Pembesi giden, tozu kalan..!
Þimdi sevinçlerim kumsalda ki ayak izlerim kadar hafiftir.
Üzüntülerim...
Üzüntülerim ise, bir okyanus kadar derindir..!
Oy gözüm...
Ne kurulacak bir hayal býraktýn bana geride.
Ne de yaþanacak bir hayat..!
Oysa okyanuslardan da büyüktü benim aþkým..!
Okyanusu görmesen de sonun bir yerde bittiðini bilirsin.
Okyanus da kýskanýrdý sevgimi... Görmese de bilirdi sonunu,
Çünkü sonsuza dekti..!
Asla bitmedi ve bitmeyecek benim sana olan sevdam...
Sonsuza dek..!



















‘’Aþk nedir?’’ diye sorma bana.
Çünkü ‘’sen’’ derim...
Her defasýnda...










Çok özlüyorum.


Büyük aþklar vardýr hani bilir misin?
Hep hasret çekenler,
Özleyenler,
Hiç kavuþamayanlar...
Belki bir mecnun, kerem olamam ama.
Ben de o aþýklardan biriyim..!

Oy gözüm oyyy,
‘’Sen’’ desem, seni bilir misin?
Sen diye bir desen çizebilir misin?
Aþka tarif yazabilir misin?
Sen seni bilir misin?
Bakýþlarýnýn canýma kastettiðini bilir misin?
Oyy be gözüm oyy.
Sen beni bilir misin?
Þu sýzlayan yanýmý dindirir misin?
Oyy, aþkým oy,,,
Bak bir mesken bulamadým kendime.
Nasýl dindirilir ki þu acý, þu hasret bilmiyorum ki...
Unutmak nasýl öðrenilir be öðrenilir be gözüm.!
‘’Etme’’ dedim.
‘’Gitme’’ dedim.
Yaktýn gittin,
Vurdun gittin...
Bu canýmý da neden alýp gitmedin?
Oy.
Sevmiþem ben seni gözüm.
SEVMÝÞEM…



Unutamam ki þimdi ben seni.

‘’Zamanla unutmayý bilirim, ama unutmayý asla’’

Ömrüm seni beklemekle geçse ve ölüm seni beklerken gelecekse,
Bil ki, seni orda da beklerim...
Hadi sen varken senden habersiz seviyorum da seni,
Ya sen yokken nasýl seveceðim seni?

Oyy be gözüm oyyy etme.
Bak yýllar karýþtý gitti ama sen gelmedin.
Gözbebeklerimin ta içinden damlar kan.
Oy ceylaným yoruldum artýk seni yazmaktan.
Hasretinden sevemiyorum artýk seni.
Uyuþtu artýk bedenim...
Hissedemiyorum acýlarý da.
Bir damlacýk sevgi için yýllardýr yalvarýyorum sana ceylaným.
Etme!
Aþkýn rezilliðini çektiriyorsun bana.
Burnumdan geliyor sensiz yaþadýðým her an.
Ýnan çok özlüyorum seni...
Çoktan da çok..!



















‘Çok’ kelimesinin cümlede aldýðý yer kadar deðil,
Aldýðý anlam kadar ‘’çok özledim seni..!’’










Sen gelmedin.


Uzaktan da olsa sevmek seni.
Ne güzel bir duygu.
Rüyalarý söylemiyorum bile,
Onlar ayrý bir güzeller...

Rüyalarda sen benimsin.
Sevgilimsin.
Her þeyimsin.

Sevgilim!

Ne zaman seni özlesem bir yýldýz çiziyorum kalbime.
Seni ne kadar mý özledim?
Bak, artýk kalbimde gökyüzü..!

Ve ben þairim...
Yürek iþçisi,
Yürek hamalý,
Sevdasý solmuþ yüreklerin bahçývaný..!
Þu dünyada belki de en çok ben çalýþýyorum.
7-24 her zaman seni düþünüyorum...

Ve seni hayal ediyorum geceleri masamýn soðuk bir kenarýnda.
Ellerimde yine çatlamýþ kalemim.
Belki bir ilham gelirde, bir yaðmur yaðarda seni yazarým diye.

Seni hayal ediyorum...
Zaten anca hep hayal ediyorum...
Gelmedin çünkü, gelmedin...

Yoluna þiirler ektim, duana aminler...
Yýllardýr soluma yazdým seni.
Ama sen gelmedin.
Oy gözüm oy.
Gelmedin..!




















‘’Sen yeter ki gel, alfabeleri emrinde çalýþtýrýrým..!’’











Bakýþlarýndý ölüm sebebim.


Bu defa kelimelerimden vurdun beni kadýn.
Bak gözlerime...
Gözbebeklerimin ta içine bak.
Eridi iþte...
Çürüdü ellerim, eskidi artýk yüreðim...
Hal kalmadý, yoruldu bedenim...
Bak tükendim bittim iþte.
Bak,
Ýyi bak..!
Bakýþlarýn çünkü ölüm sebebim..!
Bakýþlarýn...










‘’Bakýþlarý ile öldürür bazýlarý..!’’











Aðlama kalbim...


Caiz mi deðildin bana?
Ben baþtan aþaðý aþýk olmuþken sen hep ‘’hayýr’’ dedin..!
Dur be kalbim. Dur!
Yine saflýðýna kanacaksýn.
Yine bir sahte bakýþýna kanacaksýn.
Yine dumansýz bir ateþte küllerinde eriyip yanacaksýn.
Dur kalbim. Bu kadar belli etme aðladýðýný.
Bu kadar belli etme özlediðini.
Belki þuan bu satýrlarý okuyordur o.
Etme kalbim.
Belli etme etme çok özlediðini...
O yok çünkü.
Geri dönmeyecek.
Piþman olmayacak...

Sen þimdi ne kadar yazsan da yaz. O okusa da okumasa da geri dönmeyecek.
Etme kalbim aðlama.
Dönmeyeceðini bile bile sevdin sen onu aðlama!
Alýþ artýk onun yokluðuna.
Hiç olmadý farzet.
Hiç bakmadýn, hiç sevmedin farzet.
Aðlama kalbim, aðlama.
Dönmez o..!















‘’Bir þehir bile kurardým sana, ki dönsen..!’’











Þura’m laf anlamýyor.


Tuhaf olanýda ne biliyor musun?
Canýmý yakmana raðmen hiçbir zaman yanlýþ insanýn sen olduðunu düþünmedim.
Aþký bir kere tattým. Ölümü çoðu kez...
Keþke hiç âþýk olmamýþ bir insan kadar þanslý olabilseydim.
Ben de biliyorum aslýnda, bizim aþkýmýz imkânsýz.
Ýmkânsýz bir aþk.
Çok iyi biliyorum.
Ulan biliyorum ama þura’m laf anlamýyor ki be gözüm...
Ne desem de boþ..!
Çok sevmiþ çünkü...!
Çok sevmiþ..!








‘’Ve susarsýn...
Çünkü söylesen ne tesir eder, ne de teselli..!’’











Cinayet.


Bir cinayet iþledin sevgilim.
Farkýnda mýsýn?
Beni sevmemen..!
Gözlerini öylece silkeleyip gittin.
Yapma gözüm.!
Faili meçhul bir cianayete kurban ediyorsun beni.
Bir cinayet iþledin ama suçsuzsun.
Bilmiyorsun...
Bakýþlarýnla sýkýyorsun kurþunu...
Bir cinayet iþledin sevgilim!
Farkýnda mýsýn?




Þuram durana kadar seveceðim seni.


Rüyamda seni gördüðümden beri uykum var.
Seni sevmek rüyada daha güzelmiþ be sevgilim.
Çünkü sevgilimsin.. Benimsin... Sen hiç sevmiyorsun beni.
Sadece hep kafam güzelken seviyorsun be zalým... Doðrusu senin zamanýn yoktu. Ben zamandan çalýp sevdim seni. Býrak bütün hayallerim senin olsun.
Ve sevgilim..!
Aþk bir çiçeðe benzermiþ... En tazesi bile ölürmüþ...
Acaba senin aþkýn da mý öldü?
Bu gece þuraya not düþüyorum sana.
Belki bir gün okursun...
O da belki...







Sevgilim..!
Sana söz:
‘’Þuram durana kadar seveceðim seni...!’’
Þuram durana kadar...










Güzel olan sevmekmiþ.


Sen bilmiyorsun...
Bir þeyler anlatýyorsun bana.
Ben ise sürekli iç sesimle lafýný kesip sesinden öpüyorum.
Sen bilmiyorsun...
Ve zaman geçtikçe daha iyi anlýyorum...
Asýl yük; ‘’Aklý baþkasýnda olaný, yüreðinde taþýmakmýþ..!’’
Güzel olan anýlarmýþ... Güzel olan özlemekmiþ...
Güzel olan beklemekmiþ... Güzel olan sevmekmiþ...
Sevmek...
Sevgili deðilmiþ...
Sevmek...







Sevmek yürek iþidir be gözüm...
Kaldý mý kalýyor iþte...
Kimisi yürekte,
Kimisi yüreksizde...













Ve sevgilim..!
Senin hiç yumruðunu sýkarak.
Birilerini taaa kalbinde hissederek
Dinlediðin þarkýlar oldu mu?

Benim çoook oldu
Çok..!












Sosyal Medyada Paylaşın:



(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.