Kadınım
Ne demistim;
Öyle herkes gibi olma...
Yüzlerce insanin icinde,
gözlerim kapali bulabileyim seni.
Gözlerimi kapattýðýmda,
O an ne yaptigini tahmin edebileyim mesela..
Þuan bu satýrlarý okurken,
sana yazdýðýmý hissettiðini hissedebileyim..
Ben seni sýradan bir tutkuyla sevmiyorum kadýným...
Ben;
Gülerken kýsýlan göz kapaklarýndan öpmeyi seviyorum mesela!
Mesela uyanýrken sað kolunu baþýnýn üzerine,
sol kolunu ileriye geriþini ve gülümseyisini seviyorum!
Ben belkide hiç kimsenin dikkatini çekmeyen,
diz kapaklarini ve dirseklerini seviyorum..
Aðlarken titreyen dudaklarýný ,
film izlerken aðlamamak için aldýðýn derin nefeste,
çektiðin "içini" seviyorum...
Aðladýðýn zaman,
kirpiklerine bulaþan yaþlar boðuyor beni kadýným..
Hani en derin okyanusa atsalar,
günlerce yaþayacak kuvvete sahipken,
aðladýðýnda o güzelim kipriklerine bulaþan göz yaþlarina
dayanacak gücüm yok...
Olmasýnda zaten!!!
Sevdiðini aðlatan adam, cehennemin en dipsiz kuyusuna layýktýr! ..
Hele ki sen kadýným,
ben ki gözlerini görebilmek için kaç geceyi kurban edip,
kaç yirmi dört saati takvimimden sildim..
Ahhh...
Ben seni Mahzuni’nin sazýný sevdiði gibi seviyorum kadinim...
Sesime eþ oldun, nefesime yoldaþ..
Türkülerime can oldun..
Avazýmýn yetmediði yerde,
seni sana anlatan, beni bana söyleten ses oldun, nefes oldun...
Kara günümde derman oldun ruhuma,
iyi günümde bayram oldun gönlüme...
Ben seni Gökçek’in koltugunu sevdiði gibi sevdim mesela :D
Asla pes etmedim vazgeçmedim...
Ne derlerse desinler hiç kimseye kulak asmadým
sadece sevdim.. Yýkamadýlar, deviremediler..
Ve ben seni hic ölmeyecekmis gibi severken,
bir saat daha yaþayamayacakmis gibi kolladim..
Ýzin oldum, yazýn oldum..
Sen bilmedin görmedin belki ama,
solurken ciðerlerinde nefes oldum..
Ben seni sýradan bir aþkla sevmiyorum kadýným..,
Ben;
Sen gülerken gülmeyi,
Aðladýðýnda , için için ölmeyi seviyorum mesela!
Mesela uyurken çýkardýðýn seslerde sarhoþ olmayý,
sen yanýmda yokken kimsesiz kalmayý seviyorum..
Ben dudaklarýndan öpmeyi deðil,
öperken her defasýnda kalp krizinden ölmeyi seviyorum...
Süslü laflarý hiç beceremem aslýnda
ama seni düþündüðümde
düþlerimden çýkan kelimelerle seni anlatmayý,
tekrar tekrar okuyup tekrar tekrar aþýk olmayý seviyorum...
Ben seni kendime, ve ben seni sana anlatmayý seviyorum kadýným..
Utandýðýnda, sað elinin iþaret parmagýný sol bilegine deðdirmeni seviyorum mesela!
Mesela yaptýðýn yemegi karýstýrýrken koklayarak piþtigine karar vermeni seviyorum...
Kafanda planladýðýn sorular varsa eðer,
dünya yýkýlsa hedefinden sapmadan,
onlarca soruyu sormandaki azmini seviyorum...
Kýskandýðýn zaman,
önce umursamaz davranan bir vurdumduymazi canlandiran aktrist olupta,
bir anda beni celladini görmüs idam mahkumuna cevirip,
aptal etmeni seviyorum...
Hiçbir Þey olmasa dahi,
sýrf özür diletip maymunluk yaptirmak için,
surat yapýșýný seviyorum..
Tekrar söylüyorum kadýným...
MEZARDAÞIM OL...
Ölmekten korkuyorum aslýnda,
ölmekten korkum ayrýlmak deðil asla!!!
Ruhlarýmýz yine koyun koyuna yatacak biliyorum ama,
eðer yan yana gömmezler ise, saçlarýný sevemem..
En çok ta, sen uyurken saclarini oksamami seversin oysa..
Ve gozlerime bakmak istersen ne olacak?
Açma güzel gözleri toprak kacar kadinim..
Seni çok seviyorum...
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.