SANA İNAT....!

SANA ÝNAT...!"
Sana inat seni çizeceðim,
gökyüzü hayalin resmiyle süslenecek,
Güneþler çorak topraklara zemheride doðacak,
Yüreðimde bir çocuk düþü olacaksýn,
doðacak sevgin gözlerime
Cudi’nin yamaçlarýnda adýný yazacaðým
nakýþ nakýþ,
Pusu kuracaðým eteklerinde,
ellerimde nergisler,
krizantem çiçekleri
Saçlarýna takacaðým,
göz yaþlarýmla beslediðim çocuksu düþlerimi,
Ürkek bir ceylan edasýnda
usul usul sokulacaðým yanaklarýna

Seni yaþayacaðým,
adam gibi seviþmelerde gözlerini öpeceðim
Nöbet tutacaðým uykularýna,
bir baþkasý girdiðinde seni uyandýracaðým,
Umuda kürek çekeceðim
bir avuntu mahmurluðunda, geceye inat.

Sana inat, cigaramýn dumanýna kokun sinecek,
Ciðerime çekeceðim nefes nefes,
melankolik bir tutkuyla
Terimde tuz,
gözyaþýmda bal,
baðdaþ kuracaðým sofrana,
Kasýrgalar kopacak yüreðimin sahillerinde, sensizliðe lanetler yaðacak,
þimþekler çakacak,
tüm þehri kara bulutlar saracak,
gözlerin ve tarumar buselerin sebep olacak,
fýrtýnalara

Ama sana inat güneþleri getireceðim ellerimle
gamzelerine usulca býrakarak
Olmadýðýn saniyelerde zamaný durduracaðým.
Sen zamana,
zaman sana dönüþecek,
kalp atýþlarýmýn yelkovanýnda.
Mevsimlere inat baharlar getireceðim, sonbaharlarýna papatyalarý dikeceðim,
Renklere bürünecek dünyan;
kýrmýzý,
mor,
eflatun,
pembe.....

Ve sana boyanacak baharlar,
dört dünya
dört mevsim

Kaçmalarýna inat yakýnlarý yaratacaðým,
nasýrlý ellerinde ellerimin izi olacak,
Dudaklarýmda dudaklarýnýn ýslaklýðý,
koynumda düþlerimin gizemi seviþecek,
Uzak kelimesi yer alamayacak hiçbir zaman,
Ne otantik bir masal,
ne mitolojik bir efsane,
Ne de sosyolojik bir vaka olacaksýn,
Sen kýraç topraklarýn mistik demlerinde
bana dönüþeceksin.
ben sana...

Be hey yýldýz gözlüm!
Tüm ezgilerimde notam
þiirlerimde i mgem olacaksýn
týlsým týlsým
türkülerde seni çalacaðým,
Kerpiç duvarlarýn ýssýz kuytusunda adýn
yankýlanacak,
Nostaljik bir melodiye dönüþecek sevdam,
dillerden düþmeyen
Ay Dicle’ye seni yansýtacak,
narin bedenin yakamoz olacak,
sularýnda Dicle’nin.
Ben seyredeceðim,
Hülyalarýmýn naçar þafaklarýnda

Behey sevgili!
Seni denizlerin derinliklerinde saklayacaðým,
Bulamayacak seni hiçbir sevda korsaný,
Yakut olacaksýn derinliklerde
yüreðimin sahillerine mýhlanacak adýn,
Hep bir hýrçýn dalga,
hep bir A-med-Cezir olacaksýn,
Ve ben gözlerini,
dudaklarýný,
ellerini,
yanaklarýný,
saçlarýný,
yüreðini,
yazacaðým…

Þiirlerde,
þarkýlarda,
resimlerde hep bir çiçek tuvali olacaksýn.
Dedim ya!
Kaçýþýn boþuna sevgili,
gidiþin boþuna, unutman boþuna,
Sen her içim’de,
aðu olacaksýn dumanýnda cýgaramýn...
Baktýðým her yere gölgen düþecek,
gördüðüm her þey sen olacaksýn.....
Seni bekleyecek bu naçar yüz,
bu tarumar beden,
bu yaþlý göz…

Sevgi istasyonlarýnda sessiz çýðlýklar yankýlanacak
Göz yaþlarým sensizliðe kan akacak
dört mevsim,
dört dünya…

Uçurum çiçekleri gibi,
Seni bekleyeceðim,
Seni yaþayacaðým nefes nefes..

Seni Yaþayacaðým Nefer Nefes....


Dündar Sansur
Sosyal Medyada Paylaşın: