Bu þiirlerin gerçek hikayesi Arke Adasý Romanýmdadýr. Soner ÇAÐATAY
Kasap koþup getirdi kutuyu dükkanýndan Biraz da bulaþmýþtý konan etin kanýndan Dedi ki Cemil beye: »Bu görür mü iþini?« »Elbette görür« derken duydu iç çekiþini Cansýz kediyi aldý; karton kutuya koydu Sokakta bu garibe, en çok üzülen, oydu Kapattý kapaklarý, titreyen parmaklarla Farký yoktu ellerin sararan yapraklarla Sonra patatesleri topladý çabuk çabuk Hafif yaralanmýþtý, bazýlarýnda kabuk Ambalaj kâðýdýna, etleri tekrar sardý Ne de olsa evinde yiyecek kedi vardý Aldýrmadan yürüdü bakan kalabalýða Birden biri baðýrdý: »Yol verin babalýða!« -Beyim hangi mezara gömeceksin naþýný. -Gel kemikten yapalým meftamýzýn taþýný. Cemil bey durup baktý konuþanýn gözüne Bir hamlede tükürdü mendeburun yüzüne »Terbiyesize bak ya, dalga geçiyor canla.« »Deðerde vallahi denk deðilsin solucanla.« »Hiç deðilse alaya almaz ölmüþ hayvaný.« »Hiç biriniz tanýmaz peygamber-i ziþaný.« »Taziyeye gitmiþti Zeyd’in kuþu ölünce.« »Bayaðý sevinmiþti çocuk biraz gülünce« »Çekil þimdi yolumdan, suratýný da asma.« »Evladým vurmalýsýn bencil nefsine tasma.« »Alaya alma insaný ve hayvaný bir daha.« »Bunu tetrarlamazsýn varsa saygýn Allah’a« »Sadece þaka yaptým, buyur geç, güle güle« Bir kadýn rica etti: »Uymayýn bu cahile.«
II
Aradan geçip gitti bakmadan arkasýna Aðlarken sýzý çöktü, gözlerinin kasýna Yürüdü ayný yolda bulmak için pikabý Boþuna verilmemiþ keçi Cemil lakabý Ýnatçýydý hak hukuk ve adalet yolunda Zira kocaman yürek taþýyordu solunda Yalaka hiç deðildi, dað gibi dik baþlýydý Hýrsýzlara, zalime, zülme çatýk kaþlýydý Sevmezdi hiçbir zaman insana tabasbusu Çýkar için, makama tapmaktý tek kabusu Okulda öðretmenken tanýmýþtý âlemi Ýnsaný hoca yapmaz kitabý ve kalemi Talabenin talimi, dert deðildi müdürde Zannederdi ki eðitim imza ile mühürde Elini hiç koymazdý, taþýn altýna, taþýn. Umurunda deðildi çocuðu vatandaþýn. Kâðýt fazla gidiyor diye ona kýzardý Bazen kara tahtaya uyarýlar yazardý Cemil bey karþý çýktý buna her defasýnda Beyin deðil taþ vardý müdürün kafasýnda Dik duran öðretmene, atardý bir iftira Ýsteklerini yapmaz, yaptýramazdý zira Öðretmenler susardý, devlet amirin demiþ. Baþlarýna atamýþ, dolgun maaþ ödemiþ Hýzar atolyesine geldi Cemil bey ama Sert çýkýþtý pikabý, temizleyen adama: »Sen miydin biraz önce bunu kullanan þoför.« »Bir can aldýn, kutuyu açayým, gözünle gör.« Ýþçi demirden tutup, baktý Cemil hocaya Þöyle dedi çengeli takar takmaz kancaya: »He bendim ne olacak, kedi öldüyse öldü.« Dedikten sonra adam, kahkahalarla güldü. »Amcaya bak geziyor pis nankörün leþiyle.« »Gezmek varken çocukla, evindeki eþiyle.« Son cümlesi gücüne gitti Cemil hocanýn. Sabrýný tam taþýrdý, hor görülmesi canýn: »Ýn aþaðýya küstah! Haddini bil edepsiz.« »Þu zavallý yavruyu ezip geçtin sebepsiz.«
III
Hýzar atolyesinde biri vardý, biraz yaþlý. Makineyi durdurmuþ bakýyordu telaþlý Tartýþma þiddetlendi, kavgaya ramak kaldý. Derken eðilip yerden tahta parçasý aldý. Koþarak geldi: »Ne var, ne oluyor burada?« »Kabadayý mýsýn lan!« deyip kýzdý Murad’a »Beyefendi ne yaptý, bileyim ben hatayý.« »Söyleyin de kýrayým sýrtýnda þu tahtayý.« Cemil hoca, kutuyu açtý: »Kedimi ezdi.« »Yoksa bu piri fani buraya hiç gelmezdi.« »Vallahi çok süratli, sürüyordu pikabý.« »Nerdeyse ezecekti, bendenizi, kasabý.« »Tozlar daðýlýnca da bir baktýk, kedi yerde.« »Dostum! Eðilin bakýn, kan izi var tekerde.« »Yavaþ gitseydi biraz, hayattaydý o þimdi.« »Sorarým size caný bu kediye veren kimdi?« Genç zýpladý pikaptan: »Ne iþi vardý yolda?« »Hiç iþaret levhasý, görmedim saðda, solda.« »Yoluma çýkmayaydý, ben de ezmezdim onu.« »Çiðnenip gebermezdi, böyle olmazdý sonu.« »Kes lan« dedi hýzarcý, yüzüne tokat attý. »Yaradan, hayvaný sen ez diye mi yarattý.« »Beyefendi kimsiniz, sorsam.. Nedir adýnýz?« »Cemil…Birazcýk fazla olmadý mý tokadýnz.« »Az bile… Bu aptala, nasihat kâr etmiyor.« »Verdiði zararlardan ders alýp âr etmiyor.« Hýzarcý, Cemil beye döndü nâdim haliyle. Sonra sað omuzunu sývazladý eliyle. »Varsa yolu edelim, suçumuzu telâfi.« »Þunlarý istiyorum demeniz bize kâfi.« »Bu gün bu aptalý da kovacaðým, bak görün.« »Yanýmda ne iþi var, caný görmeyen körün.« Cemil hoca elini kaldýrdý: »Hiç gerek yok.« »Þimdi aklýma geldi, aðaçlarda yuva yok.« »Tahtadan yaparsanýz, sevaba girersiniz.« »Bence çok iyi olur; peki siz ne dersiniz.« »Olur derim Cemil bey, aðaçlara asarýz.« »Üstelik bir damgayla, isminizi basarýz.« »Adým olmasýn lütfen, gösteriþ reklam olur.« »Gösteriþ yapan O’na deðil nefse râm olur.«
S / ÂYE 3 ARALIK 2017 / ESKÝÞEHÝR
Kelime: Tabasbus: Yaltaklanmak. Kendini küçülterek riyakârlýkla kendini beðendirmeðe çalýþmak.
Sosyal Medyada Paylaşın:
S / ÂYE Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.