Ekranlar
Ekranlar
Ekranlarda...
Gün boyu pazarlama yaparlar
Zavallý insanlarý avlamak için fýrsat kollarlar
Hacýsý, hocasý, sanatçýsý bu simsarlýða soyunurlar
Özellikle avam olan kadýnlarý maneviyat adýna kandýrýrlar
Bu ne olduðu belli olmayan pazarlamacýlar cennet, þefaat daðýtmak için yarýþýrlar
Þirkin en alasýný vatandaþ hiç fark etmeden zihnine, kalbine sokarak akidelerini bozarlar
Bu..
Sevdadan
Can usanýr, yar usanmaz mý
Ruhum bir gün kanatlanýp uçmaz mý
Aklým öðrenmeye, hakký teslim etmeye yanmaz mý
Nefsim bir ömür benim bu miskin halimi usanýp býrakmaz mý
Cefadan can korkar, yýlar, kaçar, ruhum hak rýzasýnýn iþtiyaký için umut arar vuslat umulmaz mý
Resim...
Haram dediler
Ekranlarda boy boy resim verdiler
Sanat için ele, avuca sýðmayacak söz ettiler
Ýnsanlarýmýzýn sanata, sanatçýya, müziðe karþý zan beslettiler
Ne kadar kabalýk, bayaðýlýk ve akla, iz’ana sýðmayan garipliðe özendiler
Kýlýk kýyafet bir standart getirdiler ve hemen sahiplendiler, onlar gibi giymezsen mimlediler
Vahdeti, ümmeti Muhammet olma birlik ve dirliðini mezhebi ve geleneksek katý fýkýh kurallarýna göre din ilan ettiler
Ve sonrada sabrý, anlayýþý, sevgiyi, muhabbeti, þefkati sözel olarak camilere hapsederek, gönüllere hýncý, hýrsý, kini öncelediler
Anlamaktan, araþtýrmaktan, muhakeme etmekten ve öðrenmekten uzaklaþan nesillerin post modern ve paganlaþmasýný teknolojiye verdiler
Mustafa Cilasun
Sosyal Medyada Paylaşın:
Mustafa Cilasun Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.