Sen ve Ben...
Sen ve Ben ...
Birgün gideceðiz.
Ýlk ben...ya da sen.
Sen gidersen üzülürüm...
Ben gidersem sen.
Biz gidince;
güneþ yine doðup batar.
Serçeler uçar,turnalar göçer.
Yuvasýz kuþlar yine yuva yapar.
Yakamozlar yine toplar etrafýna sevenleri.
Güller açar yine aþýklarýn burnunun dibinde.
Kanatýr yine kavuþamayanlarýn yüreklerini...
Nisan yaðmurlarý yine yaðar sevdalýlarýn baþýna.
Ýlkbaharda canlanýr toprak;
Börtü böcek kanatlanýr taze bahara...
Eylülde çalar yine ayrýlmýþlarýn türküsü.
Yine öter bülbüller ýssýz çeþme baþlarýnda.
Ceylanlar seker,
Davul zurna çalar;
Ferhat ile Þirinin,
Kerem ile aslýnýn,
Leyla ile mecnunun düðününde...
Belki adýmýz anýlýr bir dilsizin dilinde.
Ama;
Seninle ayný þehrin havasýný koklamanýn hazzý,
Ayný yerlerden geçmenin lütfu,
Gözgöze gelirkenki sevinç,
Arkandan seni takip ederkenki o güven,
Tesadüfen karþýlaþmadaki o heyecan güzelliði,
Gülüþündeki o masumiyet lezzeti,
Gizlice fotoðrafýný çekme telaþýndaki ürkeklik,
Bu kadar yakýnken konuþamamanýn acýsýnýn hüznü,
Bir daha olmayacak...yaþanmayacak..tekrarlanmayacak..!
Çünki;
Sonsuz kere sonsuzluk aleminden dönüþ yok...
Mahþerde ne sen beni tanýr bulursun ne ben seni..
Ne sen beni görürsün ne de ben seni.
Denizlerdeki kumlar arasýnda iki kum tanesi...
Sen bir nokta ben bir nokta..
Mahþerde olacaðýz
Ayrý ayrý iki nokta...
Nebi KILIÇKAYA
26/11/2016
C.tesi.12:30
Sivas
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.