Saksafon öter diðer ülkelerden
bizim geminin direkleri sallanýr güneþe karþý
adamlar terlemiþ bir hayli
sýrtlarýný siyah bir kutuya yaslayarak içiyorlar sigaralarýný
yýl belki 1890’lar da takýlý kaldý
belki hala 1960’lardý
okyanus ortasýnda bir oyuncak gibi sallanýr gemi
uyutur bazýlarýný
bazen askerlerin bile uyuduðu olur içeride
hasret zor þeymiþ
bizimkilerin kulaðý hala neyde
öter bir ülkeden saksafon
duygulanýr gemideki herkes
kimse bilmez zamanýn ne olduðunu
haþlar bir kova su küçükken çocuðu
utanmaz kendisinden salýnýr bir büyük kara parçasýna
duru kalýr ne kadar çamur atarsan
yutar bazen gemileri
aðzýný açar ege kadar
kollarý hala baðlý
arkadaþlar uyur derin bir denize karþý
ölmemek için deðildi bütün çabalarý
ölüm onlar için sadece birer ahmaktý
sadece bir gemiydi bindikleri
akýllarýndan kokusuz bir çiçek gibi geçiyor
elleriyle tutamadýklarý,bütün hayatlarý
þimdi geriye kalan sadece
bir türkü olarak kaldý dudaklarda.
Ah bir ataþ ver..
Eylül’
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.En Çok Okunan Şiirleri
Therese Levasseur Salıncak 8:2=0 Burası İzmir bayım Vurun sazı tellerinden Sabahın körü Sıcak rahle Ruhsuz adam. Minik akordiyon Trım trak