MENÃœLER

Anasayfa

Åžiirler

Yazılar

Forum

Nedir?

Kitap

Bi Cümle

Ä°letiÅŸim

BİR GÜNEŞ DOĞUYOR
yoguz

BİR GÜNEŞ DOĞUYOR


Abdullah ile Amine’nin izdivacý
Hasta gönüllerin ilacý

Muhammed Mustafa doðacak
Habercisidir bu sancý.

Onun gibisi, ne geldi bu dünyaya
Ne de bundan sonra gelecek.

Müjdeler olsun insanlýða
Hatemül enbiya gönderilecek.

Daha doðmadan Yetim oldu
Altý yaþýnda öksüz kaldý

Abdülmuttlip yetiþtirdi kendi huyunca
Ebu Talip sahiplendi ömrü boyunca

Amcasýyla Þama sefer eyledi
Bulut gelip onu gölgeledi.

Bahira, çocuðun farklý olduðunu söyledi
Mekke’ye geri dönülsün istedi.

*******OOO******

Dünya yaratýldýðýndan beri
Nice nebiler getirdi kutlu haberi

Muhammed güneþ gibi parladý
Yedi kandilli Süreyya yanýnda sönük kaldý

Simasý kamaþtýrýrdý gözleri
Duyaný, meftun ederdi sözleri.

Mekke halkýnýn güveni sonsuzdu
Hatice güvenerek onunla ortaklýk kurdu.

Olmadý onda zerre miktarý hile
Malýný verirken duymadý kuþku bile

Þamdan büyük kârla dönerdi
Hatice’nin malý katbekat artýverdi

Hýlfül Fudul cemiyetine katýldý
Her yapýlan iþ adaletle yapýldý.

Yirmi beþinde Hatice’yle evlendi
Hatice ona altý güzide evlat verdi.

Hýrada çekildi inzivaya
Hatice azýk götürürdü yaya.

Bir gün Cebrail geldi Hýraya
“OKU” dedi. Yüceler yücesi Enbiya’ya

Ýslam’ýn temeli Hýrada atýldý
Yayýldý bütün dünyaya…

*******OOO******

Bir güneþ parladý Mekke’nin ufuklarýndan
Yüce Dini ihdas ediyordu yaradan.

Bu kutlu görev Muhammed’e verildi
Hak Dini yaymakla o görevlendirildi.

Ýlk önce, çevresini davet ile baþladý
Hatice, “anam babam fedadýr” diye karþýladý

Þahadet getirip girdi Ýslam dinine
Nail oldu “ilk inanan” olma þerefine

En zor gününde Peygamber’in yanýndaydý
Herkes inkâr ederken o Ýslam’daydý.

Ebu Bekir, kadim dostuydu Peygamberin
Tasdik edeniydi, gelen kutlu haberin.
Dedi ki;

Görmedim, duymadým tek bir yanlýþýný
Onun dürüstlük imtisali yaþayýþýný

Yüce Ýslam dini dalga dalga yayýldý
Kelimeyi Tevhidi söyleyen mümin sayýldý.

Çýkardýlar kalplerinden, açýk gizli putlarý
Hayatlarýna tahakküm eden tagutlarý.

Habeþli Bilal’i “Allah Bir” deyince dövdüler
Kýzgýn kayalarý göðsü üstüne koydular.

Dönmeyecekti Bilal, inandýðý bu yoldan
Baþýný koparsalar dahi boynundan

Ali’nin býyýklarý yeni terlemiþti
“Ey nebi! Yoluna bu can feda.” demiþti.

Titrerdi yollar, O yürürken Mekke’nin çarþýsýnda
Allah’ýn Aslaný olmuþtu, gençlik çaðýnda

Peygamber’e damat olama þerefine eriþti
Zülfikar’la nice küffarýn kellesini biçti.

Nefsi için hiçbir cana kýymadý
Yüzüne tükürene dâhi intikam duymadý.

Harp meydanýnda yaman kýlýç sallardý
Allah düþmanlarýný narý cehenneme yollardý.

*******OOO******

Eniþtesinin canýný almak için gitti evine
Okunaný dinleyip kapýldý manevi tesirine.

“Bu ne güzel kelamdýr bana getirin onu,”
Puta tapmanýn gelmiþti artýk sonu.

Ömer Þehadet getirip girdi Ýslam dinine
Eriþti mümin olmanýn þerefine.

Yüce Ýslam dini gizli gizli yayýldý
Ömer Mümin olunca cem olunup sayýldý.

Sayýlarý kýrký bulmuþtu müminlerin
Artýk yürekleri korkusuzdu mücahitlerin.

Ýslam inancý, ilmek ilmek gönüllere örüldü
Ýlahi yardýmýn tecelli ettiði görüldü.

Bundan sonra güvendeydi müminler
Ýtminan olmuþtu imanlý gönüller.

Peygamber Sefa tepesinde otururken
Ebu Cehil, yanaþtý durup dururken

Hakaret etti o mübarek Peygambere
Üzüldü kendine yapýlan hakaretlere

Hiç cevap vermedi sustu sadece
Bir kadýn duyup üzüldü son derece.

Hamza avdan gelirken geçti önüne
Anlattý yapýlan hakaretleri yeðenine

Hamza öfke seline kapýldý bir anda
Kendini buldu Ebucehilin yanýnda.

Elindeki yayla kafasýný parçaladý
Ebucehil ses çýkarmayýp yalpaladý.

Kureyþliler hayret etti onun bu haline
Sakýn hayret etmeyin onun sinsi emeline.

“Ey Kureyþliler, beni biraz dinler misiniz?
Siz Hamza’nýn mizacýný bilmez misiniz?”

“Öfkeyle gidip Müslüman olursa
Müslümanlar onunla kuvvet bulursa”

“Lat, Menat ve Uzza’mýzýn ne hükmü kalýr
Aramýzdaki birliðimiz tümden daðýlýr.”

“Dokunmayýn, parçalanan kafa benim kafam olsun
Hamza Müslüman olup birliðimiz bozulmasýn.”

Fakat Hamza, kararýný vermiþti
Onun için hidayete erme vakti gelmiþti.

Söyledi Kelime-i Tevhidi o kükreyen sesiyle
Ýslam’a girmenin heyecaný ve hevesiyle

Artýk üç bahadýr Peygamberin yanýndaydý
Kabul ettikleri yüce dinin fermanýndaydý

Ýnsanlar, akýn akýn gelip bu Dini kabullendi
“Kelime-i Þehadeti” söyleyip Ýslam ile þereflendi

Boþ durmuyordu ehli küfür yerinde
Ebucehilin kýþkýrtan rehberliðinde

Müþriklerin hali vakti yerindeydi
Müslümanlar kýtlýk ve yokluk içindeydi.

Her türlü sýkýntýya göðüs gerip katlandýlar
Allah yolunda asla yýlgýnlýk yapmadýlar.

Onlarýn Dinleri canlarýndan azizdi
Zalime karþý amansýz, mazluma ise sessizdi.

Onlara, yoktu müþriklerden hiç rahat
Ýslam’ý anlatmaksa en büyük kabahat (!)

Baskýlardan bunalan sahabe
Çýkýp huzura, yaptýlar musahabe.

Allah’ýn resulü Habeþistan’ý iþaret ediyordu
Habeþ Kralý Necaþi, halký adaletle yönetiyordu.

Gelenlere hüsnü kabul gösterdi
Ülkemde huzur ve güvendesiniz dedi.

Onlarý, istemeye gelenlere asla ümit vermedi
Müslümanlara sonsuz muhabbet besledi.

*******OOO*******

Mekke’de çok bunalan peygamber
Söyledi Zeyid’e önemli bir haber

Birlikte çýktýlar Taif seferine
Orada yaþayanlarýn düþmüþtü derdine.

Amacý hak dini yaymaktý
Onlarý Kurtuluþa çaðýrmaktý.

Taif halkýna Ýslam’ýn akidesini anlattý
Kurtuluþa ermenin yollarýný hatýrlattý.

Fakat onlar, puta tapmakta kararlýydý
Sandýlar bu dine girmek zararlýydý.

Peygambere eziyet edip taþladýlar
Onu tahkir ederek hakarete baþladýlar.

Zeyit kendini siper etti Resulüllah’a
Yalvardý o anda Yüceler yücesi Allah’a.

“Ona bir þey olmasýn Ey Yüce Allah’ým!
Beni parçalasýnlar, çýkmaz hiç mi hiç ahým.”

Resul’ün kundurasý kanlar ile doldu
Bunu gören Zeyd’in beti, benzi soldu.

Oturdular bir aðacýn gölgesine
Denk gelmemiþlerdi hiç böylesine

Zeyid akan kanlarý siliyordu
Ýki gözü iki çeþme aðlýyordu

Köle Addas onlara üzüm getirdi
Peygamber Bismillah deyip aðzýna götürdü.

Addas bu sözü hiç duymamýþtý buralarda
Fakat söylenirdi onun memleketi Ninovada.

Senin söylediðin Hak Dinin gereðidir
Bu dediðin bütün dinlerin direðidir.

Addas Þehadet getirip girdi Ýslam Dinine
Kavuþtu Hak Dinde olmanýn saadetine.

Mekke’de iþkence gören insanlar
Yesrib’e göç ediyordu Müslümanlar.

Peygamber hicretlerine izin vermiþti
Gidin ama tebliði unutmayýn demiþti.

Musab Bin Umeyr onlardan biriydi
Gidenler içinde en þýk ve zarifiydi.

Fasih bir dille Ýslam’ý anlattý Yesrib’lilere
Duyan geliyordu bu güzel hitabelere.

Dinleyen etkileniyordu Musab’ýn hitabýndan
Ayetler okuyordu Allah’ýn kitabýndan.

Onu dinleyenler kabul ediyordu Ýslam’ý
Buldular kalblerini mutmain eden ilhamý.

Hattab oðlu Ömer çýktý er meydanýna
“Pehlivanýn, yenilmek yaraþmaz þanýna!”

“Karýsýný dul, çocuðunu yetim isteyen varsa çýksýn!”
“Ýmanla çarpan yürek, nasýlmýþ bir baksýn!”

Ömer düþtü Yesrib’in yollarýna
Kavuþtu Yüce Dini anlatan Musab’ýna...

*******OOO*******

Yesribden gelenlerle Akabe’de görüþüldü
Peygamberi himaye etmek için sözleþildi.

Dünyadaki her þeyden üstündü onlarýn gözünde
Aradýklarýný bulmuþlardý Muhammed’in sözünde

Peygamber, Hicret etmek isterse eðer Yesrib’e
Mallarý ve canlarý onun yoluna olurdu hibe

Bu olay onlar için en büyük saadetti
Misafirlik Yesrib için en hayýrlý isabetti.

Peygamber düþünüp kararýný vermiþti
Müþriklerin tuzaklarýný sezmiþti.

Bir gün Ebubekir’i alarak yanýna
Birlikte düþtüler Yesribi’n yoluna.

Ali’yi yatýrdý kendi yataðýna
Emanetleri listeleyip koydu yanýna.

Müþriklerin üstüne serpti bir avuç toprak
Çýkýp gitti onlarýn gözlerine bakarak.

Onlar peygamberin çýktýðýný göremedi
Yataðýnda yatan Hz. Ali’ydi bilemedi.

Anladýlar Nebinin Mekke’den çýktýðýný
Çaresizlik içinde gemileri yaktýðýný

Onlarý bulana yüz deve ödül koydular
Bu ödülü duyanlar yollara koyuldular.

Ýki Allah dostu Sevr’e ulaþmýþtý
Yüklerini taþýmak için yanaþmýþtý.

Geçip oturdular Sevr Maðarasýna
Gözleri eriþti bir güvercin yuvasýna.

“Görevim var.” dercesine onlara bakýyordu
Bu bakýþ Ebubekir’i ta derinden yakýyordu.

Örümcek, aðýný örmüþtü maðara giriþine
Hasretti Resulün maðaraya geliþine.

Arayanlar, maðaranýn önünde durdular
Aralarýnda biraz müþavere kurdular.

Ebubekir, korktuðunu Peygamber’e fýsýldadý
Peygamber “Korkma Allah bizimledir.” dedi.

“Ya Resulallah bütün korkum sanadýr
Sana bir þey olmasýn caným uðruna fedadýr.”

“Ýçinden Allah’ý zikret, aklýna kötü þeyler takma
Allah dilemezse yaprak kýmýldamaz, bunu unutma”

“Aylar olmuþ örümcek, aðýný öreli buraya
Güvercin yumurtasýný býrakýr mýydý hiç þuraya?

Haydi, gidelim hiç vakit geçirmeden
Yüz deve hakkýmýzý bari kaybetmeden.”

Hicret yolcularý üç gün maðarada kaldýlar
Müþrikler aramadýk bir yer býrakmadýlar.

Mekke’ye döndüler umutlarý bitince
Ýlahi yardýmýn olduðunu göremeyince

Ebubekir ile Peygamber çýktýlar Sevr’den
Vedalaþýp ayrýldýlar, örümcek ile güvercinden.

*******OOO*******

Uzun süren bir yolculuðun ardýndan
Kuba’ya geldiler hiç sýkýntý yaþamadan

Dört gün misafir olup konakladýlar
Bir mescit yaptýrýp rahatladýlar.

Yesripte Müminler hasretle yanýyordu
Damlara çýkarak yollara bakýyordu.

Sabýrlarý tükenmiþti yanan gönüllerin
Onun özlemiyle, bekleyen müminlerin

Bir sabah, bir Musevi evinin damýna çýkmýþtý
Uzakta, gelen iki yolcu görmüþtü.

Müjde, müjde diye heyecanla çaðýrdý
Beklediðiniz kutlu yolcu geliyor dedi.

Bütün Müslümanlar düþtü yollara
Gönülden nameler döküldü dudaklara…

*************************************

HOÞ GELDÝN YA MUHAMMED

Bizim için bitti hasret
Ne hoþtur sana muhabbet
Müminlerle olan sohbet
Sadra Þifa Ya Muhammed!

Gözümüz yollarda kaldý
Gönlümüz hasretle yandý
Býçak kemiðe dayandý
Bekletme, gel Ya Muhammed!

Ne mal, ne mülk gözümüzde
Aþk odu yanar özümüzde
Tükendi takat dizimizde
Yetti hasret Ya Muhammed!

O yerlerin türabý olsam
Sen basýnca þeref duysam
Yürüdükçe kokun alsam
Kokun deva Ya Muhammed

Hasret yok, özlem yok bize
Rahmet olsun cümlemize
Yesrib halký hepimize
Selam olsun Ya Muhammed

***********************************

Kalpler Ýslam’ýn nuruyla nurlandý
Gönüller Muhammed’in þavkýyla aydýnlandý.

Ýnsanlar feyizli bir sabaha uyandý
Kâinatta yepyeni bir kapý aralandý.

Herkes Peygamberi misafir etmek istiyordu
O ise hiç kimsenin üzülmesini istemiyordu.

“Ey ümmetim! Serbest býrakalým devemi
Devem belirlesin benim evimi.”

Deve biraz gidip yattý boþ alana
Kalktý yürüdü misafir olacaðý mekâna

O mekân Eba Eyyüb’ün hanesiydi
Öyle takdir edilmiþ, gerisi bahanesiydi.

Eba Eyyüb bu duruma çok sevindi
Hanemize saadet getirdin Ey Nebi! Dedi.

Peygamber uzun süre orada konakladý
Müminlere mescit, yapýlýnca rahatladý.

Kendini ilme vakfeden sofilere
Hurma dallarýndan yaptýlar bir hane

Burada kalanlara Ashabý Suffe denirdi
Onlar sadece ilim ve irfanla ilgilenirdi.

*******OOO*******

Hicretten sonra Müslümanlarýn
Yaðma edilmiþti hepsi, mallarýnýn.
Bunun karþýlýðý olarak;

Þamdan gelen kervaný hedef aldýlar
Bedir yakýnlarýnda beklemeðe baþladýlar.

Kurnaz olan Ebu Süfyan beklendiðini sezinledi
Mekke’ye haber yollayýp yardýmlarýný istedi.

Müslümanlarýn üzerine yürümek için karar aldýlar
Dokuz yüz elli kiþilik bir de ordu donattýlar.

Mücahitlerin sayýsý üç yüz beþ kiþi idi
Müslümanlar yalýn kýlýç müþrikler zýrhlý idi.

Peygamber açtý elini, yalvardý yüce Allah’a,
“Ya Rab bu bir avuç mücahit yok olursa

Yeryüzünde sana ibadet eden kimse kalmazsa
Bu muvahhitler bir gün telef olursa
Sana kim ibadet edecek?”

Vahiy geldi yüce Allah’tan
Þöyle diyordu ulu yaradan

“Bütün bu toplananlar hezimete uðrayacaklar
ve arkalarýna dönüp kaçacaklar.”

Bu müjde Müslümanlar için yeterliydi
Çünkü verilen müjde çok deðerliydi.

Çýkýp saf oldular Bedir’in ortasýna
Korku saldýlar kâfirlerin kafasýna

Peygamber, yüzünü kumlara sürüyordu
“Ya Rab ne olur bizi mahcup etme!” diyordu.

Mücahitler dinlerken Peygamberlerini
Eksik etmiyorlardý dilinden Aminlerini.

Gözyaþlarý kumlara karýþýyordu
Yürekleri nasýl dayanýyordu

Þimdi vakit er dileme vaktiydi
Mübareze o beldelerin âdetiydi.

Hamza, Ali ve Übeyde çýktý meydana
Er diledi mübareze için üç kahramana

Mübarezeyi Müslümanlar kazandý
Üç kâfirin üçü de cehenneme yollandý.

Büyük bir saldýrýyla baþladý muharebe
Her taraf oldu baþtanbaþa harabe.

Müþrikler korkuya kapýlarak kaçýyordu
Bedir’de Müminler zafere kavuþuyordu.

Ebucehil narý cehennemle buluþtu
Þehitler hep Rablerine kavuþtu.

Esirler hüsnü muamele gördüler
Fidyesini verip özgürlüðe erdiler.

Fakir olup okuma yazma bilenleri
On, kiþiye okuma yazma öðretenleri

Azledip salýverdiler memleketlerine
Kavuþtular hepsi de özgürlüklerine.

Bedir zaferinin etkisi oldukça fazlaydý
Rasülün nüfuzu gün be gün artmaktaydý
































Sosyal Medyada Paylaşın:



(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.