KIYAMET SAVAŞLARI

• 12 Mayıs 2012 Cumartesi 14:27:25

ARMAGEDON SAVAŞLARI
(Yahova Şahitleri)

Kendisini Tanrı’nın Şahidi olarak gören Razıl, İncil ve Mesih İsa’dan esinlenerek Mesihi bir teşkilat kurmuş; önceki adı Russelitler olan bu akımın adını Yahova Şahitleri olarak değiştirerek işe başlamıştır. Razıl, Mesihi akımın temellerini attıktan sonra ölmüş; yerine J.F. Rutherford geçirilmiştir. (1869-1931) Rutherford da Razıl gibi bu örgütün sonuçlarını göremeden ölmüş; yerine N.H. Knorr getirilmiştir. (1977) Knorr ile aynı düşünce ekseninde hareket eden Gilead, ‘Kutsal Kitap Mektebi’ni kurmuş ve bu okuldan 15 bin misyoner yetişmiştir. Örgüt; başkan ve idare heyeti tarafından yönetilmekte; alt birimler de başkana ve idare heyetine bağlı olarak çalışmalarını sürdürmektedir.

Yahova Şahitleri, Hz. İsa’nın 1914 yılında gökte bir Tanrı Krallığı kurduğuna inanırlar. Yahova Şahitlerine göre; ikinci kez yeryüzüne inecek olan Hz. İsa, 144 bin Yahova Şahidi ile birlikte ‘Şeytani Güçler’ olarak gördüğü devletlere, sınırlara, bayraklara, marşlara ve devletlerin tüm kurumlarına karşı büyük bir savaş başlatacak ve böylece Armagedon Savaşı nihai hedefine ulaşacaktır. Bu savaş sonucunda ‘Şeytani Güçler’ birer birer yok edilmiş, dünyaya huzur, barış ve adalet gelmiş olacaktır. Yeryüzünde bir Tanrı Krallığı kurulacağı tezini savunan bu akıl, ilim ve din dışı akımı daha iyi anlayabilmek için, bu akımın sistemlerine ve adetlerine de bakmak gerekir:

a-) Mukaddes Kitap; Tanrı’nın sözüdür ve hakikattir. Mukaddes Kitaba her türlü insan sözünden daha çok güvenilir. ‘Yeni Ahit’, ruhi İsraillilerle yapılmıştır. Tanrı’nın kanununa insanların kanunundan ziyade itaat edilmelidir. Yehova’nın Şahitleri, bütün insanlara Mukaddes yazılardaki hakikati bildirmek sorumluluğu altındadır. Mukaddes Kitabın ahlak standartlarına uyulması şarttır.

b-) Tanrı tektir ve ismi Yehova’dır. Yehova, dünyadaki bütün kötü sistemleri ve kötülükleri Armagedon Savaşı ile ortadan kaldıracaktır. Yehova, her fert için kader ve alın yazısı çizmiştir; herkes davranışlarında bizzat sorumludur.

c-) İsa Mesih, Tanrı tarafından mucizevî olarak doğması sağlandığından, Tanrı’nın oğludur; ancak Tanrı’ya eşit değildir. İsa’nın insan öncesi bir hayatı vardır; Tanrı’nın yarattığı ilk varlıktır. İsa Mesih; bir haç üzerinde değil bir direk üzerinde ölmüştür. İsa, insanlığın kurtuluşu için fidye olarak hayatını ortaya koymuştur. Kurtuluş için İsa’nın kurbanlığı yeterlidir. İsa Mesih, ölümünden sonra ruhi bir şahıs olarak yaşamaktadır. İsa’nın yönetimindeki ‘Gökteki Tanrısal Krallık’ yeryüzünü adaletle ve sulh içinde yönetecektir. Bütün milletlerden seçilen ve sayıları 144 bin olan sadece küçük bir sürü, İsa Mesih ile birlikte hüküm sürmek üzere Gökyüzüne çıkacaktır. İsa, cemaati kendi üzerine bina etmiştir. Dua Tanrı Yehova’ya ancak İsa Mesih aracılığı ile yapılır. İsa, Tanrı’ya hizmet etmekte takip edilmesi gereken bir örnek bırakmıştır. İsa’da ilahi tabiat bulunmaz.

d-) İlahi Krallık, insanlara en iyi hayatı sunacaktır. Yeryüzü asla yok edilmeyecek; kötülükler ebediyen yok edilecektir. İnsanları hayata götüren sadece bir yol vardır ve şimdi biz o son günleri yaşamaktayız.

e-) İnsanlar, Âdemin günahlarından dolayı ölmektedir. İnsan onu ölümle birlikte yok etmektedir. Ölüler, insanlığın müşterek mezarına gidecektir. Ölümden kurtulmak için yegâne ümit, diriltilmektir. Bu ise Yehova Şahit’i olmakla mümkündür. Âdem’den insanlığa miras olarak kalan günah sona erecektir. İnsan tekâmül etmemiş; fakat yaratılmıştır.

f-) Yehova Şahitleri, insanların günahlarından dolayı azap çekecekleri Cehennem’e inanmazlar.

g-) Din, Yehova Şahitleri’nin dinidir. Diğerleri uydurmadır.

h-) iblisleri dünyanın görünmeyen yöneticileri olarak görürler.

I-) Tapınmalarda suret, resim, haç, tespih, mum kullanmazlar.

j-) Ruh çağırmalara, fal bakmalara, büyücülük yapmalara karşıdır.

k-) Asla dinlerarası işbirliğine iştirak etmez; kendilerini bu dünyadan uzak tutarlar. Kendilerini Yehova’nın askeri olarak görürler, askerlik yapmazlar ve bayrağı put olarak görürler.

l-) Ağızdan veya başka bir yolla bedene kan almayı ‘Tanrı’nın Kanunu’nun ihlal edilmesi olarak görürler.

m-) Milli marşa, milli duygulara ve milli sınırlara karşıdırlar ve asla kabul etmezler.

n-) Sebt Günü’nün Yahudilere verildiğine ve Musa’nın Kanunu ile sona erdiğine inanırlar.

o-) Ruhani sınıfları, dini rütbeleri ve unvanları Kutsal kitaplarına uygun görmezler.

p-) Şakramentlerden sadece vaftiz ile Ekmek Şarap Ayini ‘Hatıra Yemeği’ şeklinde nitelendirerek kabul ederler. Vaftizin çocuklara değil, yetişkinlere ve tamamen suya daldırmakla olacağına inanırlar.

r-) Kendilerini adamak (vakıf) ancak vaftiz vasıtasıyla olabilmekte.

s-) Yehova Şahidi olmayanlar, keçilerden başka bir şey değildir.

t-) Yaşadıkları ülkede siyasi ve politik yapılanmaları devletin sistemleri olarak görür ve hiçbir şekilde politikayla ilgilenmezler.

Yahova Şahitleri, sistemli çalışmaları sonucunda dünyanın pek çok ülkesinde sempatizan toplamayı başarmıştır. Bulundukları her ülkede, taraflarıyla birlikte ibadet salonlarında ibadet etmekte ve kutsal kitabın tetkiklerini yapmaktadırlar. Her Yahova Şahidi, kendisini Tanrı’nın askeri ve görevlisi olarak gördüğünden, tanımadıkları evlere bile rahatlıkla gidebilmekte ve kendi dinlerinin propagandasını yapabilmektedir. Yahova Şahitlerinin çalışmaları kişisel bazda kalmamış, kendilerine bağlı basın-yayın organlarınca da desteklenmiştir. Yahova Şahitleri, yılda bir defa anma yemeği düzenleyerek sosyal aktivitelerinin her an dinamik kalmasına da büyük özen göstermektedirler. Günümüzde 5.881 bin taraftarı olan Yahova Şahitliği Dini’nin dünya ülkelerine dağılımı şu şekilde gerçekleşmiştir:

a-) ABD: 945.000.
b-) Meksika: 535.000.
c-) Brezilya: 525.000.
d-) İtalya: 236.000.
e-) Nijerya: 235.000.
f-) Japonya: 218.000.
g-) Filipinler: 135.000.
h-) Almanya: 161.000.
ı-) Arjantin: 120.000.
j-) İngiltere: 120.000.

Başta da belirttiğim gibi yapay bir din olan Yahova Şahitliği Dini, ilhamını İncil ve Mesih İsa’dan almış olsa da sonuç itibariyle bir Peygamber tarafından tebliğ edilmeyen, kutsal bir kitabı olmayan, inançları ve ibadetleri tamamen kurucuları tarafından belirlenen akıl, ilim ve din dışı bir dindir. Bir insan eseri olan bu din, ne kadar eleştiriye açık olsa da, dünyanın pek çok ülkesinde milyonlarca insan tarafından kabul görmüştür. Bu suni din sıçraması ne acıdır ki ülkemizde de faaliyet imkânı bulmuş ve yine ne acıdır ki, bir kısım Müslüman Türk insanı bu yapay dinin kurbanı olmuştur.

Yahova Şahitliği Dini’nin ülkemizdeki durumu ise şöyledir:

1933 yılında 5, 1950 yılında 60 kişi olan Yahova Şahitlerinin sayısı 2002 yılında 1.600 kişiye yükselmiştir. Yahova Şahitlerinin ülkemizde tahminen 30 cemaati ve ibadet salonları mevcuttur. Yargıtay, 1986 yılında aldığı bir karar ile Yahova Şahitliğini farklı bir din olarak değerlendirmiş ve bu din mensuplarının rahat ibadet edebilmelerini sağlayacak yasal düzenlemeler yapmıştır. Yahova Şahitleri, ülkemizde daha fazla dini faaliyetlerde bulunmak, daha fazla taraftar toplayabilmek için ‘Uyan’ adlı bir aylık dergi, ‘Gözcü Kulesi’ adlı 15 günde bir yayınlanan dergilerine ilaveten ‘Kule Yayınevi’ adı altında bir de yayınevi kurmuşlardır.

Müslümanların din değiştirmelerinin elbette bir takım sebepleri vardır. Sebepler üzerinde etraflıca düşündüğümüzde; din eğitiminin aile ocağında ve eğitim kurumlarında yeteri kadar verilmediğini, ülkemizin sosyo-ekonomik yapısının bozuk olduğunu, toplum olarak okumayıaraştırmayı sevmediğimizi görmemiz mümkündür.

Sebepler ortada. Devlet yöneticileri, milletimizin milli ve manevi yapısını bozacak her türlü akıma karşı gerekli tedbirleri almak zorundadır. Gençlerin eğitim seviyesini yükseltmeli, yoksul gençlere üniversite kapıları açılmalı ve mezun gençlere istihdam alanları açmalıdır. Okuma-yazma bilmeyen işsiz gençlerimize kabiliyetlerine göre iş imkânı sağlamalıdır. Kısaca devlet, sosyal devlet olduğunu hatırlamalıdır. Aksi halde, milyonlarca Müslüman Türk evladı, sosyo-ekonomik sıkıntılar sebebiyle yabancı patentli tuzakların kurbanı olmaya devam edecektir.

Halit Durucan

31.03.2012