Arkadaşlar okul gazetesi için yazdığım bir yazı değerlendirirseniz sevinirim"Van Gerçeği"
Van Gerçeği
Diğer afetler gibi Van depremi de yüzümüze şu gerçeği vuruyordu:”İnsanoğlu ancak yaşadığı anı kontrol edebiliyor gelecek hakkında ufak bir bilgisi yoktu.”İnsanoğlunun bu acizliği karşısında kendisine plan yapma,önlem alma kudreti verilmişti.Sonuç ise şuydu verilen bu kudret kullanılmamış afet değil bina öldürür ,umursamazlık öldürür düşüncesi doğrulanmıştı.Yani aslında bakarsınız beyindi ,beyinlerdi sarsılan 601 kayıptan öte büyük bir gaflet var ortada birkaç kuruş para kazanmak için verilen canlar…Verilen raporlar dere kumu kullanıldığı,yüksek bir denetimsizlik olduğunu ortaya koymaktadır taşlaşmış bedenler tarafından .Evet bir kez daha ortaya çıktı günyüzüne lakayıtlar .Zihinlerse apaçık gün ışığı gibi bütün değişmemişliğiyle,sabitliğiyle meydandaydı.19 Ağustos 1966 Büyük Varto depreminde de 1999 Marmara depreminde de ve bugün Van’da da aynı şeyler konuşulmakta .Anlayacağınız Van okunması kolay halbuki özünde derin şeyler barındırmaktaydı.Tekrar karşımıza çıkan soru ise şuydu daha ne kadar beklememiz gerekecekti.Bunlara bir son vermemiz gerekmez miydi yoksa bizler de geleneği devam mı ettirecektik.Türk edebiyatının tartışılmaz en iyi yazarlarından Yaşar Kemal bir eserinde şu sözleri dile getirmiştir ”Eğer ki bir insan isterse hergün yeni bir insan olarak doğabilir.”ben buna inanıyorum ve inanmak başarmanın yarısıdır.Bu yolda siz arkadaşlarımın da benimle olduğuna inanıyorum yeni yarınlar için.Zira bizlerin hayatı alacağımız iyi bir nottan, karneden ibaret olmasa gerek ve hayat farklı zaman dilimlerinde herkesin yaşayabileceği olgularla dolu bugün Vanlı kardeşlerimizin başına gelen bizlerin deprem felaketinden münezzih olacağımız manasına gelmez.Umarım yeni yarınlarımıza en yakın zamanda kavuşuruz.Ve ufak bir not ben bu satırları yazdığım sırada tv kanalları Van’ın 5.6 şiddetindeki büyük bir artçıyla sarsıldığını ,büyük yıkımlara yol açan depremde çöken binalar arasında çok sayıda basın mensubunun bulunduğu Bayram otelinde bulunduğunu ifade ediyordu.
YORUMLAR
Aslında her bir afet yüzümüze vurulan doğanın şamarıdır. Ki biz insanlar -ülkemizde- çoğunlukla olacaklardan değil hep geçmişimizle avunur veya geçiniriz bu bir bakıma yarın değil dün ne yaptıklarımızın hesabıyla tehlikelerden kendimizi korumayı bir türlü öğrenemedik.
Gelişmiş ülkeler ise daha gelecek yüz, iki yüz yılın hesabını yapmakla kafalarını yorarlar. Bir de insanlar açgözlülüğü tüm bu olumsuzluklara zemin yaratmaktadır. Kazanan kazandıklarıyla kalırken hiç bir caydırıcı cezalar da yoktur. Afetler öldürmez fakat ihmalkarlık hep yoketmiştir hem can hem de mal olarak...
Aslında uzun bir konu ve çok tartışılması gerek diye düşünüyorum
Gerçekler hep acıdır, belki o yüzden gerçeklerden kaçınır insan.
Şimdi yazı ile ilgili kısmına gelelim;
Düz yazılarda, paragrafların olması, virgülden sonra bir boşluğun olması ve Nesnel anlatımlarla öznel anlatımlar çok belirgin olmalı; olursa yazı daha etkili olur.
Gene de güzel bir paylaşımdı ve kutluyorum
Sevgilerimle