Beni Arzularında Ara 3

• 26 Ekim 2009 Pazartesi 16:29:38

Babası Selime: Selim amcalarını karşılamaya sende gelmek ister misin dedi. Selim hayır babacığım bugün arkadaşlarımla vedalaşa cam. Mesut bey fazla ısrar etmedi hemen arabasına binip misafirlerini karşılamaya gitti. Selim ise okula gitti arkadaşlarının hepside orada idiler. Selimin arkadaşı Ahmet Selimin çok sıkı bir arkadaşı sırdaşı idi Selimin Zeynep’e duyduğu ilgiyi biliyordu. Ahmet Selimin yanına gelerek Selim bu sezonda bitti. Sırada eğlenmek var diye tavır yaptı ama Selim sevinemiyordu. Benzi durgun öylece ileride kızlarla konuşan zeynep’e bakıyordu. Bu durumu fark eden Ahmet Selim takma kafana bu kadar zaman en iyi ilaçtır diye teselli vermek istedi. Selim: gözleri Zeynep’e dalmış bir vaziyette benim zamanım az dedi. Bunu duyan Ahmet bir şey anlamamıştı, sordu neden az? Selim bugün Hollanda dan dan amcam geliyor gider iken beni de götürecek Ahmet ne Söyleyeceğini bilemedi çok şaşırmıştı.
__gerçekten mi söylüyorsun?
___evet, maalesef gidiyorum bir parçam burada kalıyor.
Tam o sırada okul müdürü seslendi öğrenciler toplansın.
Herkes sıraya dizildi okul müdürü Cavidan Hanım bir veda konuşması yaparak karneleri dağıttı Öğretmenlerim yardımı ile Selimin okul notları güzeldi başarılı bir öğrenci idi zaten karneleri her kez alınca evlerinin yolunu tutmuştu. Tabi Selimde Zübeyde koşarak Selimin yanına gelip Selim abı senin karnen nasıl diye sordu? Selim; güzel dedi
Zübeyde benimkisinde iki kırık not var ama ablamınki tamamen mükemmel Zübeyde ile Selimi yan yana gören Zeynep için, için kahroluyor ama bir şey yapamıyordu. Zübeyde iyiden iyiye Selime sokulurcasına yaklaşıyor Selimi soru yağmuruna tutuyor ve beraber evin yoluna devam ediyorlardı. Zeynep arkalarından yavaş bir şekilde kalbi kırık bir vaziyette geliyordu. Eve yaklaştıklarında mesut beyde 4 kardeşi Ahmet gelinleri fatıma ve biricik kızları Suzan gelmişlerdi. Bu durumu gören Zübeyde Selim abı bunlar kim? Selim amcam Hollanda’daki amcam dedi. Suzan arabadan inince uzun boylu kısa dedikçe kısa bir etek göğüslerinin yarısını gösteren süet. Suzan’ı bu şekilde gören Selim çok şaşırmıştı kızın her yerleri adeta ortaya çıkmıştı bu durum utanç verici idi. Burada bu şekilde hiç kimse giyinmezdi. Selim bir hamle yaparak amcalarını yanına varıp onlara teker, teker sarıldı. Zeynep ise bu durumu evlerinin avlu kapısından seyrediyor bakıyordu Selim Suzan’a sarılınca biraz kıskanmıştı. Ama içinden Selim zaten Zübeyde’yi seçti diyordu. Selim ve misafirler hepsi
Evlerine girdiler. Misafirlere çok sevinen Gülşen Hanım onlara çeşit, çeşit yemekler yapmıştı hemen sofrayı hazırlayıp yol yorgunu misafirlerini buyur etti. Selimin amcası Ahmet Bey irice yapılı iştahı çok açık bir insandı hele Gülşen hanımın marifetli elleri ile yaptıkları yemeğe asla hayır diyemezdi. Masa adeta donatılı idi. Masanın tam ortasında irice bir nar gibi kızarmış tabiri caizse hindi. Herkes sofrada Selimin tam karşısında Suzan ara sıra Selime bakıyor ama umursamaz tavırla da büyük bir iştahla yemek yiyordu. Ee nede olsa amcalarının biricik evlatları idi bu yüzdende biraz bağımsız yaşıyordu bir dediği iki olmuyordu. Yemeği yedikten sonra herkes oturma salonuna geçmişlerdi. Selim annesinin yanında kalıp annesinin sofrayı kaldırmasına yardım etti Suzan bu işlerden hiç çakmıyor on altı yaşında olmasına rağmen bir çocuk gibi hareket ediyordu. Selimin küçük kardeşi mertte getirdiği oyuncağı çıkarıp mert oynayalım mı dedi. Oyuncağı gören mert çok sevindi oyuncak güzel bir adet cep uzaktan kumandalı bir araba mert kumandasını alıp salonda oyuncak arabaya tur attırmaya başladı. Bunu gören Ahmet ve mesut bey ikicide
Güldüler Ahmet beyin eşi fatım’a hanım yolculuktan etkilenmiş idi. Gülşen hanımın yanına giderek ağrı kesici istedi. Gülşen Hanım salonun çıkış kapısının üzerindeki dolaptan bir adet hap alarak fatım’a hanıma iletti. Gülşen Hanım:
—yol yorgunusun istersen git biraz yat fatıma
—ayıp olmazmı abla?
---hayır, canım neden olsun ki.
---pek hala ben biraz uzansam iyi olacak.
—şu karşıki odayı size hazırladım oraya gide bilirsin.
---peki, abla deyip fatım’a hanım misafir odasına yönelip odaya girdi.
Gülşen Hanım bu arada kahve pişirmişti salonda oturan iki kardeş ve yiyeni suzan’a kahvelerini götürdü. Kahveleri içtikten sonra Suzan babasına yönelip baba beni Selim gezdirsin mi? Ahmet bey tabi kızım Selim isterse tabi gide bilirsiniz. Selim: biraz isteksiz olsa da hayır diyemezdi elbet kabul etmek zorunda.
—olsun amca götüreyim. 5
—ama gecikmeyin tamamı.
Suzan söze karıştı: tamam babacığım dedi.
Selim ile Suzan evden çıkıp köyün sahil kenarına doğru yöneldiler köy şirin bir köy idi. Köyün insanları genelde balık avlıyor yâda tarımla uğraşıyor insanları cana çok yakın yollar banket taş döşeli muhtar köyün gelişmesi için turist çekmeye çalışıyordu.
devamı var...