KİTAP
MÜZİK
ATÖLYE
- 1057 Okunma
- 9 Yorum
- 0 Beğeni
A S L A U N U T U M A Z S I N I Z A S L A...
Bundan tam on altı yıl önce, 24 Ocak günü Gazeteci Yazar Uğur Mumcu`nun evinin önünde arabasına konulan bomba ile, aramızdan
insanlıktan yoksun yaratıklar tarafından hunharca katledildi.
’Uğur Mumcu yıllar önce canı pahasına, ülke için,
demokrasi için, insan hakları için,
kısaca ulusun aydınlık geleceği için ısrarla yazdı yazdı, yazdı...
O geleceği görmüştü kanlı ve kirli olayların bağlantısını çözmüştü
Gazeteci Yazar Uğur Mumcu
Birinci ödevin Türk bağımsızlığını,
Türk Cumhuriyetini sonsuza kadar korumak ve savunmaktır
Yüklendiği sorumlulukta
,Atatürkçü, Laik, anti emperyalist, tam bağımsız Türkiye`den yanaydı.
Değerli ve devrimci insanın yaşamı pahasına ortaya koyduğu
görüş düşünce ve uyarıların ne denli haklı olduğu
bu günlerin Türkiye`sinde yaşanan olumsuzluklarla
bir kez daha kanıtlanmıştır.
Tarikatlar ve mafya 70`li yıllarda siyasetin kullandığı araçlardı
aradan geçen süre içinde tarikatlar ve mafya palazlandı
ve siyaseti kullanır hale geldi.
Yıllardır Türkiye gündemini tarikat ve mafya merkezli olaylar beliriyor.
Ülkenin kaderini yönlendirmeye çalışıyorlar
Mumcu
siyaset
tarikat
mafya
arasında oluşturulan üçgenin
Türkiye`nin çok önemli ve hatta belirleyici sorunlardan birisi olduğuna inandı
Bu konuda yazdı ve bu konuda mücadele verdi
ve hepimizin dikkatini çekmeye çalıştı.
Bugün geldiğimiz durum bu öngörünün ne denli haklı olduğunu
bir kez daha hepimize gösteriyor.
Yaşanan bu günler dillendirdikleri olumsuzlukların
ne denli doğru tespitler olduğunu açıkça göstermektedir.
Güzel bir dünya düşüncesinin yürekli savunucusu olabilmenin,
bunun ağır sorumluluğu altında ezilmeden onurunu taşıyabilmenin
her insana nasip olmaz,
Bu güzel ve cesur insan tüm bunları başarabilmiş
olabildikleri için insanımızın aydınlık yüreklerinde ölümsüzleşmiştir.
Bazı insanlar vardır; toplumun esenliği ve mutluluğu için
kendi canlarını tehlikeye atmaktan çekinmezler
karanlık illegal güçlerin boy hedefi olacaklarını bile bile savaşırlar
kendileri bireysel istekleri için değil toplumun istekleri
mutluluğuve esenliği ön plandadır
bu aydın cesur ve yiğit insanlar alçak gönüllülüğü ve sadeliği bir erdem bilirler.
İnsanlık tarihi bu yurtseverlere hiçbir sansür koymadan halkın yüreğinde
hep baş köşede yer açmıştır.
kesinlikle ölmezler ve uğruna savaştığı halkın belleğinde ve yüreğinde yaşarlar.
Arkalarında yaşayan ideallerini,onurlarını ve örnek yaşamlarını bırakırlar
Bu özellikleriyle kendilerinden sonra gelenlere esin kaynağı olurlar.
Ülkemizin ’Demokratik Laik Sosyal Hukuk Devleti’ niteliği ve
kimliğinin ’geriçiliğe’ dolandığı, etnik bölücülük söylemlerinin
yükseldiği,ulusal değerlerin ötelendiği bu günün Atatürk Türkiye`sinde bu
yiğit insanın yokluğunu eksikliğini çok ama çok daha ağır hissetmekteyiz...
’VURULDUK EY HALKIM, UNUTMA BİZİ’
A S L A U N U T U M A Z S I N I Z A S L A...
BİN OLDUM
bir idim, bin oldum
damla idim, sel oldum
MUM idim GÜNEŞ oldum
meyveyken tohum oldum
saçıldım dört bir yana
ALİ’ler,
MUMCU’lar,
DENİZ’ler,
SIVAS’ta yakılan
savunmasız
yiğitler
ve....
onlar gibi niceler
kalleş bomba kurşunla
yok olmaz olamazlar
bölse de her yerini
küçücük parçalara
vurdukça çoğalırlar
yaktıkça yayılırlar
silemezler onları
kuklalar, yobazlar
SATILMIŞLAR...
NECVA KIYAK
24 OCAK........
YORUMLAR
işte Türkiye gibi bir yerde bunların olmaması bir hata.
eğer ki kim vatanı, halkı ve milletinin uğruna bir şeyler yapıyorsa onlar bir anda yok oluyorlar.
demek Türkiye gibi bir yere iyi olmayan ve halkını satan kişiler lazımmış.
gönülden kutluyorum efendim
emeğinize ve yüreğinizin sesine sağlık.
saygımla
sevgili dost
güzel bir konuyu ele almışsın kısa ve öz olarak. Bu bir patika yoldur ve o yolu yürümekte elbette ki engeller olacak diye diye bütün yiğit insanlar imha edildi. Adına da "dış güçler" damgası vuruldu ve halkın bilinçleri çarpıtıldı.
Bu bilinç yanıltması günümüzde de ne yazık ki devam etmektedir.Bu tür konular yazıldıgı zaman bazı kendini bilmezler "aman eski yaraları deşmeyin" gibi telkinlerde bulunurlar. Ayrıca egemenler veya devlet erki yakalamış bir tılsım bir Uğur Mumcu olayını hep "dış güçler" olayına bağladı. Onunla kalmadı "iç güçler" deyimini kullandı.Daha sonra bakıyoruz ki bu "iç düşman ve dış düşman "olmuş.Bir ara da "birileri düğmeye bastı" terimi kullanıldı. Yani ülke içinde işlenen cinayetler ve faili meçhuller için dikkat edilirse hep bu deyimler kullanıldı. Bunun nedeni de gayet basittir.Toplumun dikkatlerini yanlış yöne çevirmek olmuş.
Ne ise bu konu uzadıkça uzar ve bitmez.Onun için eğer zamanın olursa sayfamda "örnek bir imam ve soykırım" adlı makalemi okursan orda da bazı ipuçları yakalayabilirsin.
sevgilerimle
uzun zamandır nihayet ciddiyeti olan bir yazı okudum
uzun zamandır nihayet ciddiyeti olan bir yazı okudum
uzun zamandır nihayet ciddiyeti olan bir yazı okudum
uzun zamandır nihayet ciddiyeti olan bir yazı okudum
aysegul-deniz tarafından 1/26/2009 3:43:19 AM zamanında düzenlenmiştir.
Değerli Necva Hnm. Biliyor musunuz, şu site de aydınlığı karartılmak istenen ne az insan kaldık !.. Ne olur hep böyle kalın. Sabah okudum yazınızı ve tam puan verdim, ama yorum yazamadım, yazı yayımlamışım ya? Dedim değerli dostum, yazıya karlışık yorum bırakıp gitti..
Lütfen böyle anlayın. Değerli bulmadığıma katkı yapmıyorum. Hep güzel insansınız, hep ışıkla yazıyorsunuz. Ellerinize, aklınıza, yüreğinize ve vicdanınıza sağlık.
Saygı ve saygıyla efendim.
Anlamlı yazınız için tebrik ediyorum sizi. Memleketini sevmek,halkı savunmak,halkı uyandırmak suç sayılıyor.Bir mumcu yitip gitse de bilmiyorlar onun ışığıyla aydınlanan binlerce mumcu bıraktı ardında.
Unutturamayacaklar çok haklısnız.
Sevgi ve saygılarımla...
TEBRİKLER.
TEŞEKKÜRLER.
SAYGILAR, SELAMLAR.
HER ŞEY HER ZAMAN GÖNLÜNÜZCE OLSUN.
HOŞÇA VE DOSTÇA KALINIZ.
