Para, gübre gibi etrafa yayılmazsa işe yaramaz. baco
Müzeyyen KESKİN
Müzeyyen KESKİN

GURBET../Müzeyyen KESKİN

Yorum

GURBET../Müzeyyen KESKİN

0

Yorum

1

Beğeni

0,0

Puan

153

Okunma

GURBET../Müzeyyen KESKİN

GURBET../Müzeyyen KESKİN

GURBET../ Müzeyyen KESKİN

Hani derler ya kapının ardı gurbet ne kadar ilginç ne kadar da gariban bir kelime gurbet ne kadar boynu bükük bir kelime. Almanya/ Berlin Yolculuğu. Sevgili yeğenim Müjdeyle birlikte
Gurbette olsa seni gülerek karşılayan kollarını açmış hoş geldin demek, sarılmak için bekleyen. Canım Zümrüt’üm ve yakışıklı oğlu Yasir ile. Yaklaşık 2,5 saat yolculuktan sonra evlerine gelmiştik. Gözlerim de ve yüreğim de yağmur yüklü bulutlar dolaştı. Bizi canım halam karşıladı. Gurbette..
İnsanlar evinden yuvasından ayrılıp da ülke aşırı, dağlar, denizler, sınırları aşıp bilmediği ülkelere yol alır. Hayat çizgisinde. Başlar gariplik duygusu sağa bakar sola bakar tanıdık bir sima göremez, acıksa bile biraz ekmek verebilir misiniz diyemez. Bir hüzün bulutu yayılır yüreciğinin her yanına. Tanıdık bir ses bir nefes arar.

Daldım gitti uzaklara. Almanya seyahatim de neler geldi beynimi, yüreğimi yaladı garip duygular.
Bazıları da artık kök salmıştır. O gurbet diyarlarına. Sıla, eş dost akraba hasretiyle yanarak. Yılda bir sıla hasretini giderirler.
Kim bilir o beden de o ruhta neler yaşandı. Hiç bire yere tam olarak benimseyemez.
Bazı aileler henüz özlerini kaybetmemişler. Örf adetlerini, inançlarını kaybetmemişlerdi. Vatanlarını, İstiklal Marşını, Bayraklarını, Mehter marşını öğretiyorlar. Anaokulların da başlıyor. Eğitimleri.

Gerektiğinde hemen organize olabiliyorlar. Bir başka gülümsüyorlar. Gezerken yediğimiz dondurmanın tadı hala damağımda onların bir kepçesi bizim 5 kepçemiz bol çikolatalı. Türk iş yeri dondurmacı. Şekerimin çıkacağını düşünmeden yedim az bir suçluluk duydum ama ne yapayım..

Hele de Türkiye’den bir akraba bir tanıdık gelsin. Tüm güçleri ile mutlu etmeye çalışırlar. Yürek atışları bir başkadır. Yemez yedirir, giymez giydirirler. Yapmadıkları ikramlar kalmaz. Önemli yerleri gezdirilerek. Mutlu etmenin yollarını ararlar.
Herkes oğul, kız gelin damat ayrı ayrı davet etmek ister. Davete de icabet etmek gerekir. Ey güzel yüreklilerim. Halam, Zümrüt ve eşi Muharrem bey, Siyami ve eşi Döndü, En çekici Çekici polis arabası görünümlü çekici. Siyamı dayı.
Sevgili Zümrüt halakızı Allah razı olsun.

Bize yıkılan Berlin duvarını gezdirdi. İkinci Dünya Savaşı’nı kaybeden Almanya Haziran 1945 de ABD leri, İngiltere, Sovyetler Birliği (SSCB) dörde bölünmüştür. Doğu Almanya pek gelişememiştir.’’ Berlin Duvarı, Doğu Almanya vatandaşlarının Batı Almanya’ya kaçmalarını önlemek için Doğu Alman meclisinin kararı ile 13 Ağustos 1961 tarihinde Berlin’de yapımına başlanan 46 km uzunluğundaki tellerle ve beton duvar çevrilmiş. Demokratik Almanya Cumhuriyeti açısından resmî adı Antifaschistischer Schutzwall şeklindeydi.
Berlin Duvarı iki duvardan oluşuyordu. Her iki duvar da 4 metre yüksekliğindeydi ve 155 kilometre uzunluğundaydı. Ölüm şeridi adı verilen mayınlı bir koridorla ayırmışlardı. Bu şerit sıkı bir şekilde korunuyordu ve 302 gözetleme kulesi içeriyordu (1989’a kadar). Muhafızlar, bu şeritten geçmeye çalışan insanları vurma yetkisine sahipti.
Berlin Duvarı 9 Kasım 1989’da yıkıldı. Çok acılar işkenceler çok ölümler yaşanmıştır. Doğu ve Batı Berlin birleşti utanç duvarını kötü bir anı gibi orada duruyor. İnsanların kaçma imkanı yok gözcüler öldürüyor ve bir tarafta mayınların döşendiği alan bir yanda çok büyük bir su kanalı.. Korkunç bir şey. Neyse ki yaşanan bunca sıkıntıdan sonra Berlin Duvarı yıkılmıştır. O duvarda yaşanan tüm olaylar resmedilmiştir duvarlara. Çok acı bir durum. Bir adım ötede ailelerinden haber alamıyorlar. Bir anda iletişim kopuyor.

İlginç fotoğraflar çektik anılar biriktirdik. TV. Yayın istasyonu, kanal gezisi, 1964 yılında işçi olarak Almanya giden Osman Kalın adlı Yozgatlı bir Türkün evini Berlin duvarının tam dibine yapmış kimse de sesini çıkarmamış. Aradan yıllar yılı geçiyor. Duvar yıkılmış kondu da Berlin’in göbeğinde kalmış. Buradan yol geçecek yıkılacak burası demişler, Osman emmiyi çıkaramamışlar. Mahkeme de Osman emmiyi haklı bulmuş yol güzergahını da ona göre düzenlemişler. Sanki zaman durmuş tipik gecekondu tahta ve tuğladan iki katlı kendi su deposunu hala yaşama dair bir takım aletler edevatları duruyor. Bir zamanlar Osman emmi Araziden çıkmasını isteyenler bakmışlar ki sebze meyve yetiştirmiş. Güzel dostluklar kuruyor Osman emmi. Osman Kalın emminin evine şimdi evlatları ilgileniyormuş. İnternetten detaylarını öğrene bilirsiniz.

Tabi bir de Türk Şehitlik Camiyi gezdik dualarımızı gönderdik. Gözlerimden iki damla yaş süzüldü. Vatandan uzakta.
Almanya’da resmi olarak yapılan ilk Türk Mezarlığı Osmanlı Devleti’nin Berlin (Prusya) Elçisi
Giritli Ali Aziz Efendiye aittir. Daha sonra Muhammet Esat Efendi, Rahmi Efendi,
Rasim Efendi ve Aziz Ağa gibi diğer elçilik görevlilerinin de cenazeleri bu
mezarlığa defnedilmiştir. Bu mezarlık 1798-1863 yılları arasında Almanya’da
vefat eden görevliler için yapılmıştır. 1863’te Almanya bu mezarlığın başka bir
yere naklini istemiştir. Osmanlı Devleti bu isteği kabul edince mezarlık
1866’da bugünkü yerine taşınmıştır. 1867’de Sultan Abdülaziz yeni mezarlığa bir
abide yaptırmıştır. Bu abide de bulunan beş levhaya eski mezarlığa defnedilmiş
olan elçilik görevlilerinin ve bir öğrencinin mezar taşı bilgileri yazılmıştır.
I. Dünya Savaşında yaralanan bazı Türk askerleri tedavi için Berlin’e
gönderilmiş ve bunlardan bazıları orada şehit olmuştur. Şehitler buraya defnedilince
mezarlığın adı şehitliğe dönüşmüştür. Ayrıca Ermeniler tarafından şehit edilen
Talat Paşa, Bahattin Şakir Bey ve Cemal Azmi Bey de buraya defnedilmiştir. Berlin’de
vefat eden Türklerin yanı sıra Türk olmayan diğer Müslümanların mezarları da
burada bulunmaktadır. Berlin Türk Şehitliğinin tarihçesi ve şehitlikte
yer alan abide ve mezar taşları üzerine bir inceleme yapılmıştır. Tabi Amasyalı şehitlerimizin evinin kundaklaması Almanya’nın Solingen kentinde 29 Mayıs 1993’te aşırı sağcılar tarafından Genç ailesinin evi kundaklanmış, yangında Gürsün İnce, Hatice, Hülya ve Saime Genç ile Gülistan Öztürk hayatını kaybetmişti. 25 yıl önce . ASALA’nın da şehit ettiği Büyük elçilerimiz ve bazen bazen haneler kundaklanmaktadır. Şehitler verilmektedir. Şehitlerimizin ruhları şad olsun mekanları cennet olsun. ‘’ALINTIDIR

Temizdi doğası çok güzel bol yeşillikli bir de öyle ayrı ayrı binalar değil hepsi bir birine bağlı uzun uzun boyuna değil enine yapılar tabi tarihi binalar güzel işlenmiş mimarisi güzel.
Bir de melek modeli bir heykel gözüme çarptı.

3-4 saat Prag’a seyyahat ettik. İki katlı otobüsle yeğenim Müjde ile birlikte hava soğuk ve yağışlıydı. Bir gece kaldık otelde sonra yeğenim ve arkadaşı geldiler. Türk bir lokantaya gittik tam bir Türk yeri doğal her şey lokanta sahibi çok ilgilendi tam Türk misafirperverliği ile. Teşekkürler sonra ayrıldık anı fotoğrafları çektirdik, Almanya’ya dönmek için biletlerimizi aldık. Biraz yorucu olmakla birlikte güzeldi ama her şey çok pahalıydı.

Üç saatlik yolculuktan sonra yine canım benim Zümrüt ile eşi bizi bekliyorlardı. Eve geldik. Allah razı olsun. evimize gider gibi huzurlu ve mutluyduk. Böyle hissettirdikleri için çok teşekkür ederiz.
Sayılı günler çabuk geçiyordu. Bu sefer dönüş hüznü çökmüştü içimize.
Evet her güzel şeyin bir sonu vardır. Bizimde süremiz doldu ayrılık zamanı hiç sevmediğim anlardır. Vedalar. Halamızın elini öptük gözyaşlarımız istemsiz süzüldü. Bizi hava alanına götüren yakışıklı Yusuf yüzlü Yusuf sağ ol, var ol yolun açık olsun incitmeden götürdün bizi annesiyle birlikte teşekkür ederim.
İsimlerini teker teker tam sayamadıklarım affetsin aklımda kalanlar. Ömer Çağlayan, Ebru Çağlayan
Nedim Dündar Tuğba Dündar, Ömer Yurt-Meryem Yurt, Sena Güccük -Faruk Güccük, Muharrem Çınar, Zümrüt Çınar, Yasir Çınar, Yusuf Çınar
Enes Çınar- Cansu Çınar. Veysel Çınar var
3-4 torun daha var. Hepinizin ve sevgili minikler. Selam eder gözlerinizden öperim. Daha sayamadıklarım var kusura bakmasınlar.
Türkiye’nin bir köşesinde bir ablanız, teyzeniz halanız var unutmayın. Hepinizi seviyorum. Allaha Emanet Olun. Sevgiyle..

Müzeyyen KESKİN
Amasyaşat Başkanı
Türkiye Sevdası Kültür Sanat Danışmanı

Paylaş:
1 Beğeni
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Gurbet../müzeyyen keskin Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Gurbet../müzeyyen keskin yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
GURBET../Müzeyyen KESKİN yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL