Son yıllarda ülkemizde uyuşturucu kullanma yaşının giderek düştüğüne dair haberleri sıkça duyar olduk. Bir dönem “büyük şehirlerin arka sokaklarının sorunu” olarak görülen bu tehlike, artık okulların çevresine, hatta lise çağının altına kadar inmiş durumda. Bu tablo, yalınızca güvenlik birimlerini değil, her birimizi doğrudan ilgilendiren bir toplumsal alarm niteliğinde.
Resmi verilere göre Türkiye’de uyuşturucuya başlama yaşı ortalama 21,2 civarında. Ancak bazı şehirlerde çocuk yaşta vakalara da rastlanıyor. Bir şehrimizin Barosu’nun 2023 raporuna göre, 12 yaş altı 7 çocuk uyuşturucu suçları nedeniyle yargılandı. Benzer şekilde İstanbul ve bazı büyük kentlerde lise öncesi yaş guruplarında madde kullanımına rastlandığı belirtiliyor. Bu durum yalınızca “erken başlama” meselesi değil; geleceğimizi kaybetme riski anlamına geliyor.
Türkiye Uyuşturucu Raporuna göre, madde kullanımında en riskli gurup 15-29 yaş aralığı.2011’de toplumda “hayatımda en az bir kez madde kullandım” diyenlerin oranı %2,7 iken, 2018’de bu oran %3,1’e yükseldi. Bu rakamlar küçük görünse de eğilim yönünü gösteriyor; Kullanım yaşı düşüyor, bağımlılık riski artıyor.
Unutmayalım; hiçbir genç “kötü” olduğu için uyuşturuyuca yönelmez. Çoğu, çaresizliğin, ilgisizliğin, sevgisizliğin, umutsuzluğun içinden geçerken bu yanlış yollara sapar. Onlara yeniden umut aşılamak, toplumun en önemli görevidir.
Devletin, okulların, ailelerin, sivil toplumun ve medyanın el ele vererek yürüteceği ortak bir mücadele, binlerce gencin hayatını kurtarabilir. Çünkü kurtarılan her genç, geleceğe tutulan bir ışıktır.

Uyuşturucuyla savaş, yalınızca kimyasal maddeyle değil; cehaletle, ilgisizlikle, umursamazlıkla yapılan bir savaştır. Bu savaşı kazanmanın yolu da bilinçten, eğitimden ve sevgiyle kurulan bağlardan geçer.

Fevzi GÜLTUNA

Kaynakça,
1-Türkiye Uyuşturucu Raporu 2023,TUBİM.
2-Bianet.org. “Madde Kullanım Yaşı12’nin Altına Düştü” (2023)