0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
95
Okunma
Temel ilkem, herhangi bir kitabı, herhangi bir anda, istediğim için, istek duyduğum için okumak. İstek duymadığım bir kitap, karşımda duruyor ise beni rahatsız bile edebilir.
Bilge Karasu
O sabah günlerden cumaydı elime Atlas dergiyi almış karıştırıp sayfaları kırıştırır iken şunu düşünüyordum her okuduğum kitabı tefekkür etmeli her yazar bana hayal etme gücü kazandırmalıydı bir şey yazamasamda noktalama imlâ bilmesemde kağıda bir harf koyma becerisine sahibim diye düşündüm bizi hayatta başarıya götüren en büyük güç başarılı olma isteği değil ben bu işi seviyorum zevk alıyorum o halde yolculuk başlasın amacım Anadolu efsanelerini yazmak coğrafyayı tanıtmaktır kusur bize aittir affola yazar Malorie Blackman şöyle diyor : "Okumak bir empati alıştırmasıdır; bir süreliğine başka birinin yerine geçme egzersizi". Yani okuduğunuz zaman fantastik bir dünyada gibisinizdir bir bilimkurgu filminde gibi astral seyahat, Kuantum fiziği ancak burada bölünen atomlar değil sizsinizdir.Her bir parçanız bölünür farklı bir yere seyahat eder o zaman kitaplar yaşanılanların tanıklarıdır bir kitaplar yaşanılanlara tanık olmanızı sağlar.Her kitap ayrı bir dünyadır Biz okuyucular ise o yazılan dünyanın misafirleriyiz.Ve ben şimdi Kazdağlarına misafir olacam acemi halimle sizlere Hasan Boğuldu şelalesi,Sarı Kız ve Troianın tanrılarını Anadolu efsanelerini anlatacağım Allah izin verirse inşAllah
Kaz dağlarının tarihi antik çağlara kadar uzanır antik dönemde bu bölgeye insanlar Bin bir pınarlı ida diye anılırdı çiçekleri endemik bitkileri ile gözlere ve gönüllere hitap eden bu dağ içi şair Mehmet Bayalan şöyle der: "Bozulmasın hiç bağları.Zeytinlin çamın kokusu,
Köküne kurdular pusu Bağlara pusu kuranın,Dilerim gülmesin yüzü." Türk insanı ise dağa olan sevgilerini şöyle dile getirirler "Her dağın doruğuna çık, orada Türk’ü bulacaksın. Her dağın yamacına sığın orada Türk’ü bulacaksın. Kaz o dağı gir içine, dağın yüreğinde Türk’ü bulacaksın " İşte böyle büyük ve yüksektir Türkün dağlara olan sevdası Kaz dağları ve Edremite gittiğiniz zaman muhteşem bir su sizi karşılar ve size hoş geldin der vadilerden akan muhteşem sular Ege denizine karışır.Devrilmış ağaçlar köprü görevi görür Türkiyenin en muhteşem köşelerinden biridir adeta yeşili ve suyu ile ünlü Kaz dağları mesire ve piknik yerlerinde insanımız ağaçlara kıymadan önce piknik yapabiliyordu inşAllah ailece piknik yapıp mangal yakılan yerleri katletmeden kirletmeden önce çocuklara miras bırakabiliriz.İnsanlar için ayaklarını suya dokundurmak bile bulunmaz bir nimettir tüm kitaplarda temizlik ve hayat kaynağı olan su Kuraanda şöyle ifade edilir: "“O Allah ki, yeryüzünü size bir dinlenme yeri, yapmış, gökten su indirmiş ve onunla size rızık olarak çeşitli ürünler çıkarmıştır.”(Bakara 22)
Sarıkız tepesi 1726 m lik bir zirveye sahiptir Anadoluda pek çok türküye ilham veren bu bölgenin hikayesi aynı zamanda pek çok efsaneyede ilham olmuştur Sarıkız Çanakkalenin Ayvacık ilçesinde yaşıyordur bu ilçe zeytini ve zeytinyağı ile meşhur olsada 2009 lu yıllardan sonra organik kırmızı et üretim merkezi olma yönünde emin adımlarla ilerlemektedir
kazdağları’nın en gözde ilçeleri assos, küçükkuyu gibi beldeleri kapsayan şehir merkezi hiç gelişmemiş bir vaziyettedir Küçük yaşta annesini kaybeden Sarıkız Güre Kavurmacılar köyüne yerleşir güzelleştikçe canlar alır canlar yakar o ise kimseye yüz vermez atılan iftiralar kanan babası onu dağ başına götürür fakat öldürmeye kıyamaz Kaz dağının hızırıdır Sarıkız her imdat isteyene o yetişir yaşadığını duyan babası hata yaptığını anlar ve kavurmacılar köyü için beddua eder ve köy kupkuru olur boşalır fakat sarıkızda kaybolur erenlere karışır baba ise son nefesini kızını arayarak versede bir daha kızına kavuşmak nasip olmaz Köylüler baba için yapılan tepeye baba tepe sarıkız tepesi adını verirler Yörenin Türkmenleri bu yeri bir ibadet yeri kabul ederek adaklar adarlar dua ederler
gönlünün rahat olmasını istersen, gördüğün fenalıkların bile bir hikmeti olduğunu düşün
Sabahattin Ali
Kazdağlarına geldiğiniz zaman burada 4×4 turlara katılabilir maceralı bir deneyim yaşayabilirsiniz bazen ise sarıkız tepesine çıkarken sağanqk yağmura tutulabilirsiniz her türlü yağmur ihtimaline karşın seyahat çantanızda yağmurluklarınızı eksik etmeyon her dağımız bir kaç bölgeyi bir kaç şehrimizi birden içine alır Katledilen ve suçlusu hakettiği cezayı almadan bırakılan Sabahattin Alinin yaşadığı ilçelerimizden biride Edremittir bölgede Sabahattın Aliye ait bir müze ve anı evide vardır Kürk mantolu madonnanın son kısımları Edremitin mis kokulu zeytin ağaçları arasında yazılmıştır Aslı Gümülcineli olan Sabahattin Ali 25 şubat 1925 te Gümülcinede doğar Ayvalık nüfusuna kayıtlıdır I. Dünya Savaşında l Çanakkale’de yaşayan aile İzmir’in 15 Mayıs 1919’da Yunanlılarca işgali ile
Edremit’e göçerler. Edremit İptidai Mektebi’ni 1921’de bitiren Sabahattin Ali babası ile birlikte Edremit pazarında işporta işide yapar onun bir çok roman ve hikayesinde burnunuza Edremit Ayvalık ve zeytin kokusu gelir mutlaka Bulgaristan’a kaçma girişiminde kendisine rehber diye seçtiği Ali Ertekin tarafından 2 Nisan 1948’de Kırklareli’nde başına sopayla defalarca vurularak öldürüldü.Şehit edildi
Bu Hasan Zeytinli’de bahçıvanmış... Ufacık bir bahçesi varmış; bıyığı yeni terlemiş. Anasından başka kadına göz kaldırıp bakmaz, düğün bayramda rakıya, oyuna katılmaz, kız gibi bir oğlanmış...
Sabahattin Ali
Kaz dağlarında doğa yürüyüşü yapılabilir
Edremit’e 7 km uzaklıkta yer alan Zeytinli çayının oluşturduğu göletlerde yüzebilirsiniz işte Sabahattin Alinin de anlattığı Hasan boğuldu şelalesi ve sutüven şelalesi bu çayın üzerindedir ayrıca ilkbahar ve yaz aylarında manavdan alıp evden getirdiğiniz karpuzları şelalenin buz gibi sularına koyarak muhteşem bir piknik keyfi yapabilirsiniz unutmayın ailenizle yaptığınız piknikler sayesinde göklerde saraylar inşa edersiniz Resûlallah? eşinin ağzına verdiğin lokmalara varıncaya kadar hepsinin mükâfatını alacaksın” buyurdu
Edremit pazarı, Zeytinli köyünün yakışıklı Hasan karnını doyurmak için babası ölünce Annesi ve kendisinin karnını doyurmak için babasından bahçıvanlık mesleğini alır Edremit pazarından bir kıza gönül verir obalı kız onu düşlere daldırır ve düğun dernek çalgı çengi evlenirler Hasanın kayınbabası şart olarak sırtına altmış kilo kırk okka tuz yükle yiğitliğini göster der fakat genç başaramaz yükü kız yüklenir genç ise bunu gururuna yediremez gözden kaçarak kaybolur genç kız ise sevdiğinin öldüğünü düşünüp kendini bir ağaca asar bu iki aşığın olduğu yere Emine Çınarı ve Hasan Boğuldu adı verilir kavuşmalar mahşere inşAllah
Balıkesir il sınırlarındaki Kazdağı Milli parkı 21 bin 453 hektarlık alana yayılır milli park statüsünü 1993 yılında kazanan park dünya üzerinde sadece burada bulunan 32 endemik bitkiye ev sahipliği yapar Avrupa – Sibirya, Akdeniz ve İran - Turan bitki bölgesinin etkisinde kalan
Kazdağları Ege ve marmara bölgelerine sınır oluşturur deniz seviyesinden 1700 metrelere yükselen bu alanlarda dereler ve çaylar pek çok biyo çeşitliliğe sahiptir bitki zenginliği akarsuları ve tarihsel birikimi ile sizlere unutulmaz bir hafta sonu yaşatacaktır ülkemizin biyolojik zenginliği Kazdağı milli parkında bilim adamları 101 familyaya ait 800 cıvarında bitki taksonu tespit edmiştir. türlerin 77 adedi yalnızca Türkiyede bulunur 29 tanesi de Dünyada sadece kazdağı milli parkında bulunan endemiklerdir.zeytin ağaçları, kızıl çamlar karaçam Kazdağı göknarı kayın ve karaçamlar bunlardan birkaçıdır Kazdağları 1998 de kazdağı göknarının koruma alanı ilan edilmiştir bu ağaç Kazdağlarının kuzey yamacında 1000 – 1400 metrelere kadar yetişir
Kazdağı Göknarı Çamgiller familyasına aittir. Yara ve çıbandaki mikrobu öldürür
merhem olarak ve mobilyalarda kullanılır.
Dağlarda ateş yanıyor,
dağlarda haziran, dağlarda aşk,
dağlarda gözlerim yanıyor..
Zafer Ekin Karabay
Pek çok şiire ve türküye konu olan hikayeleri gözlerinizde tatlı bir acıya sebeb olan Kazdağları dağlarda kurulan kamplar ve bölgede yapılan kampları ile sıcak dostluk ve arkadaşlıklarada neden olacaktır kültürel müzeleri antik kentleri ile keşfetmek için Kazdağları sizi bekliyor bölgenin içindeki tahtakuşlar etnografya müzesi Alibey Kudar tarafından kurulan Türkiyenin ilk özel müzelerindendir müzeye ismini veren Tahtakuşlar Edremit Çanakkale yolu üzerindeki bir alevi köyüdür kendine ozgu örf ve adetleri ile söyledikleri Türküler ile ziyaretçilerine Anadolunun dağlarını ovalarını düşündürüp belkide kavuşamadığınız aşkları hatırlayacak aklınıza bahtiyar günleriniz gelecek tebessüme edeceksiniz Allah Teala tebessümünüzü soldurmasın inşAllah Türkmen alevilerinin yaşadığı bu köy eski Türk ve şaman adetlerine sahip olup yaşayan bir tarihi çok eskilere dayanan kültür dokusu vardır
Affetmek ve unutmak iyi insanların intikamıdır.diyen Tuncel Kurtizin mezar yeri çamlıbel edremit sınırlarındadır namı diğer Ramiz dayı son yıllarını Edremitte yaşamıştır o da Sabahattin Ali gibi Ayvalık Edremit sevdalısı sanatçılarımızdandır mezarını ziyaret edip dua okuyabilirsiniz
Yaptığımız yemeğe sevgimizi katmamız gerekirken yemek yaparken kaybettiğimiz zamana yanıyoruz.
Paulo Coelho
Pek çok butik otelin bulunduğu Edremit Körfezinde kurulan butik otellerden biriside Tuncel Kurtizin kurmuş olduğu zeytinbağı butik oteldir yolculuk esnasında sevgi ile önünüze konulan bir yemek molası insana ilaç gibi gelecektir
Sevginin olduğu bir sofrada ot yemek, nefretin olduğu bir sofrada kızarmış bir öküzü yemekten evladır.Diyen Hz. Süleymanında dediği gibi sevgi ile gönülden verilenler her şeyden evlâdır otelede ismini veren zeytin ağaçları Ayvalık Edremit yöresinin en değerli hazinesidir Anneniz babanız eşiniz yanınızda her yolculuğun keyfi giderek artar Anne ve aile nedir sorusuna Oğuz Atay şu cevabı verir Yemek koyulurken, “bu kadar yeter” dedikten sonra mutlaka bir kaşık daha yemek koyan kişiye ‘anne’ denir.Ve o her şeye değerdir.Çay molaları köy yolları pınarbaşı ve ağlayan şelalesi ile tanınan kaz dağlarında koruk suyu içip Ayvalık tostu yemeli o annelerimizin kendi elleri ile yapmış olduğu zeytin yağlı yemeklerinin tadına bakmalısınız Gazalinin dediği gibi İnsanoğlu dünyaya yemek için gelmişse, insan değildir. Dünyada yemekten daha güzel olanı ve bizi hayvanlardan ayıran güzel insanların varlığıdır ferah bahçeler yeşillik ve köy manzarasının olduğu yerlerde güzel insanlar bulunur misafirliğe bekleriz
Aslında İda Dağı ününü, ünlü ozan Homeros’a borçludur. Homeros’un İlyada Destanı sayesinde, dünyanın en tanınan dağlarından biri olmuştur.
Kaz dağlarının bir diğer önemli efsanesi ise kaz dağlarının ida adıyla bilindiği dönemlerden kalma bu dönemde kenntte yapılan hayvancılık faliyetleri göze çarpar iken aynı zamamanda liman kentinin ağaç ve kereste zenginliği dikkat çekiyor Susmuş dağ, susmuş deniz. Dünya mışıl mışıl, uykular derin. diyen Ahmed Arifin dizeleriyle nice suskunlukların ve sessizliklerin yaşandığı büyüklüğü ve sınırları bir kaç şehri birden içine büyük yerlerdir önemli bir ticaret limanı olan Kaz dağları Friedrich Nietzsche in dediği gibi
En yüce dağlar, en derin denizlerden çıkmıştır dercesine etrafı Assos Ayvalık Çanakkale gibi pek deniz ve kıyıya ev sahipliği yapar Homeros İlyada’sında İda Bol pınarlı vahşi hayvanlar anası’ diye sözeddiği Kazdağları Dünyanın ilk güzellik yarışmasının yapıldığı Afroditin Paris’e aşık olduğu mitolojik zenginliği ile de tanınır zengin liman kentinin tarihi MÖ 2000 yıllarında başlar Homerosun destan olarak yazdığı Troia savaşında Kaz Dağının önemi büyüktür Tanrılar savaşı ida dağının doruklarından izler Kaz dağlarının her tarafından buz gibi sular çıkar keyifli bir yolculuk sizleri bekliyor
Yedi kat göğü birbiriyle uyum içinde tabaka tabaka yaratan O’dur. Rahmân’ın yaratmasında hiçbir düzensizlik göremezsin
Mülk Sûresi(67) 3. Ayet
Antik çağa dayanan efsaneleri şelalerin çıkardığı gür sesleri ile Egede bekliyor Kazdağları sizleri pek çok bitki ve hayvan türüne sahip Türkiyenin bu muhteşem köşesini sizlerde keşfedin John G. Shed ın dediği gibi "Bir gemi limanda güvendedir, ancak gemiler bunun için inşa edilmemiştir." Nasılki gemiler yerinde durdukça paslanır görev yapamaz hale gelir ise insanda böyledir yerinde oturdukça ruha bir tembellik çöker güzel olanı görmek için yaratılan göz belli bir süre sonra güzelliği görmez hale gelir
Mülk Sûresi 3. Ayet buyuruyor Rahmân olan Allah’ın yaratışında uygunsuzluk göremezsin. Gözünü çevir de bir bak, bir bozukluk görebiliyor musun? Nasılki bir gemi yol almalı ise insanda bir yolcudur her yapılan eylem bir yolculuk gezmek dolaşmak ve okumak sizi olgunlaştırır Kaz dağları antik çağlarda binbir pınarlı ida diye anılır her bir vadisinden muhteşem sular akarak Edremit körfezine dökülürdü Homerosun destanlarına Sabahattin Alinin hikayelerine konu olan kazdağları tabiatın oksijen deposudur egzoz gazına boğulduğumuz nereye baksak maviyi yeşili göremediğimiz Türkiye coğrafyasında şehir severlere değilde doğa severlere Kaz dağları ilaç gibi gelecektir oksijeni kirletmeyelim