0
Yorum
3
Beğeni
0,0
Puan
86
Okunma
IŞIK HUZMESİ
Kör karanlık dipsiz bir kuyuda yol almak zorundaysan eğer, gözünü kapatır karanlığa razı olursun.
İşte böyle bir yolculukta büyük darbeler yersin ama dönüş yolunu bilmediğin için yola devam edersin
Aldığın her darbe , seni bir taraftan olgunlaştırırken, diğer taraftan ruhunda onulmaz yaralar açar
Kanadı kırılmış kuş misali çalı diplerinde kendini onarmaya çalışır mecburen yola devam edersin
Her seferinde o darbelerin geleceğini bile bile!
Kişiliğin zedelenir, bedenin zedelenir.
Belli etmeden yaşamaya çalışırsın.
Maskeler takmayı öğrenirsin.
Ağlarken gülersin kimse anlamasın diye!
Tek korumaya çalıştığın ruhundur artık!
Dünyan zifiri karanlık!
El yordamı ile hayata tutunmaktır tek çaren!
İşte bu yol hikayesinde yirmi yıl kadar önce , farklı açılardan bana benzeyen bir ışığa rastladım.
Işıktır o!
Ruhunu aydınlatan!
Yüreğine su serpen!
Ne olduğunu anlayamazsın ama o ışığı yakalamaya çalışırsın ruhunla!
Yalaşık yirmi yıldır bir ışık huzmesiydi gönlümü aydınlatan!
Onun ışığı bazen tersine dönüp karanlıkta bırakıp acı çektirse de , varlığını hissetmek ruhuma güç katıyordu.
Dünyayı aydınlatan güneş gibi, yönü değişse de dönecek yine aydınlatacak ruhumu diyordum.
Ruhun sadece bir bakışla aydınlanmaya ihtiyacı var çünkü!
Başka bir beklentisi olmadı asla!
Gerçek aşkı arayanların tek gayesi bu ışık!
03.07.2025
Tülay Sarıcabağlı Şimşek