Kadınlar erkeklerin güçlü yanlarına hayran olurlar, zayıf yanlarını severler. beatrice brown
Hamdioruc
Hamdioruc

Peygamberimdir hikayeler

Yorum

Peygamberimdir hikayeler

0

Yorum

2

Beğeni

0,0

Puan

50

Okunma

Peygamberimdir hikayeler

Kur’anın sağlamasını yap

Hikayelerle kur’anın mezhebinin tarikatinin sağlamasını yap mürşidinin sağlamasını yap Hikayelerdir sağlaması.hikayelere sebeb Allah çünkü...uyarıyor tefsirin-fıkhın hatalı diyor...Hz Adem yasak meyveye yaklaştı cennetten oldu.hikaye ile uyandırıldı...şeytanlığı taşla denildi hz Ademe tevbe etti yani şeytanı taşlamaya başladı...

Gazzelli hala nüklersizlik taşlanmalı demedi...Yahudi düşmanlığını kışkırtarak nükleersiz de kurtulurum sanıyor...

Hz Adem dünyayı da gördü tevbesi sayesinde dönüşü cennete...

Kabil habili öldürmesi sayesinde Tevbeye ihlasa sığınsaydı kazançlıydı hz Vahşi hazret oldu Hamzayı öldürerek ama tevbe sayesinde etkindir sebeptir tevbe büyük kazanca...öldürmam deme kazanç kapısıysa ya o öldürmek...Tevbe nasib olacaksa öldür...Tevbe kazanç kapısı büyük kazancın kapısı...Osmanlı öldürdü ve büyüdü...büyük kazanç öldürmekte değil tevbede ama

Nükler üret çok öldür 10 güclü olursun Osmanlıdan...Tevbe ve ihlas büyümenin kapısıdır...Osmanlının ilkelerine tevbe et Osmanlı kadar büyümekse amacın...hikayeler cebraildir vahiy bellidir...sunniliği ve tarikatini ve mürşidini dinleme hikayeler tek ölçü.Kur’an ölçü değil.Hikayeler ölçü ilim hikayelerde sen euzusuz okuyorsan Kur’anı euzulu okuduğun hikayelerdedir ölçü.ihlasdadır tevbededir büyük kapı büyük kazanç...

Kötüye-kötülüğe değil tevbe etmediğine kız şeytanı taşlamadığına şeytanlığı taşlamadığına kız.Tevbede kazanç.İhlasda kazanç...var

Çal müşrikten çaldığınganimet olur ihlasa ktkı için harcarsan eğer...çalma diyen mürşide de bir tas bal hediye al o çalıntı malla...Mezheb eksik ilimdir..nesh etmeden ayeti hadisi kıysı icmayı hikayeleri oluşmuyor ki mezheb v tarikat...şeytanı değil mürşidi taşla artık...sunniliği taşla 1400 yıldır bölgemizde kana sebe olan sunnilikti...hesaplaş artık taşla artı...ilim ne onu ara hikayelerle ilmi ara ...sebeb Allahtır hikayelere yaşanmışılaraölçü edin yaşanmışlıkları Kur’anı anlamnda...euzun yok başka...

Ve annelerinize "Öf"deyin artık...Deccal olduklarından küresel şirketler kadını reklam aracı olarak kullandı...Kadın anneliği ile önde değil artık

Hüseyini se ama hüseyinciliğe put demelisin artık...Benimi yok ettim Hak kaldı"Hak hüseyin"yalancılıktır.Hiledir hulüldür put olmaktır.Latta haktır Allahınkızıdır iddiası gibidir

Samanüretelim diyenlere saman kafalılar de artık...Türkiyede "Kur’an kursları"yıkılır mı.bal gibi yıkılır camiler ahır olmuş...Nükleri olmayan ülke yok bile olur...

Hikayelerde gizli kur’an de...sebeb Allah ikayelr ölçü-sünnetülah çünkü..Yaradılanlar ölçü her yaradılanın başı var devletinde başı akılı ise şükret ve korumayı cihad say...Vahiy hz Ademden beri 124 000 kere indi...ama aynı ilim indi hep.Kabil-Habil kavgası.Şeytan-Adem kıssasından sonra indi fark bu

Ölçü yok hikayelerden başka...Ademin yaradılış hikayesinianladın herşeyin yaradılış hikayesini de anla tek ölçü hikayelerdir...müridine vur taşı gitsin hikayeleri mürlşit edin peygamber edn cebrail edin euzu bu...Peygamer 9 yaşında aişeile evlendi dedler ama ikayeleri bozamıyorlar...ölçü bozulamayandır tek...elçi peygamber ölçü hikayelerdir...) yaşında cima sebbyle ölen canından olanlar var der hikayelerbeniönderim peygamber deil hikayelerdir...Çünkü etek önder Alah...peygamber zina etidedi yahudiler...bozula bilene ölçü deme...

Benim peygamberim hikaylerdir...Kuzey koreden bile korkan bir ülke ABD Rusya nükler tehdidini yenilerse Ukraynaya yardımı keser...Yunana da İsraile de...

Kaf/16-17﴿
İnsanı biz yarattık ve elbette içinden geçenleri biliriz; sağında solunda oturmuş iki alıcı (yaptıklarını) alıp kaydederken biz ona şah damarından daha yakınız.

Tefsiri (Kur’an Yolu)

Ölümden sonra diriliş ve âhiret hayatı hakkındaki haberler kar­şısında tereddüde düşen ve bunları inkâr edenlere önce akıllarını kullanarak düşünmeleri tavsiye edilmiş ve bu düşünceyi sağlıklı bir sonuca ulaştırabilmeleri için de bazı ipuçları verilmişti. Bu gruptaki âyetlerde ise, “bir şeyin fiilen gerçekleşmiş bulunması (vuküu), onun olabilirliğini (imkânını) gösteren en güçlü kanıt” olduğu için insanın ölümünden başlayarak karşılaşacağı olaylar ve oluşlar sıralanmıştır.

Muhammed Esed gibi bazı yorumcular, bu âyetlerde geçen “iki alıcı, arkadaş, sürücü ve tanık” gibi kelimeleri insanın dışındaki şuurlu varlıklar olarak değil, içindeki duygular, içgüdüsel dürtüler ve arzular ile akıl olarak yorumlamışlardır. İfade (lafız) bu yoruma müsait olmadığı için de zorlanmışlardır. Bize göre Kur’an’da, insanın içindeki duygular, içgüdüler, dürtüler ile sağduyu, kendilerine mahsus kelimelerle (nefis, kalp, basar, basiret, hevâ, tefekkür, akıl ...) anlatılmış, bunların işlevleri ve işleyiş biçimleri hakkında yeterli bilgi verilmiştir. Yine Kur’an’da insanı dışarıdan etkileyen insan, cin, şeytan, arkadaş ve meleklerden de söz edilmiştir. Bunların birini diğerine indirgemek, bir kısmıyla diğerlerinin kastedildiğini söylemek için mâkul ve haklı bir sebep yoktur. Melek başka, akıl ve sağ duyu başkadır; şeytan başka, nefis ve hevâ başkadır.

Âyetlerin oluşturduğu tablo şöyledir: İnsanı yok iken yaratan Allah onun içini dışını, bütün gizliliklerini bilmektedir. İnsanların sağ ve sollarında bulunan, yapıp ettiklerini eksiksiz kaydetmekle yükümlü bulunan iki melek bu işi, “hâşâ Allah bilsin veya unutmasın diye değil”, kullar için bir belge olsun diye kaydetmektedir. Onlar bu kayıt işlemini yaparken, insana kendinden daha yakın olan Allah zaten her şeyi bilmektedir. Bir gün ecel gelip insan son anlarını yaşarken dünya ile şuur bağlantısı kesilecek, sekerat (ölüm sarhoşluğu) hali yaşanacaktır. Ölüm vuku bulduktan sonra insanlar, diriliş borusu çalınıncaya kadar kabir (berzah) âleminde kalacaklar, dirilişten sonra mahşerde toplanacaklar, dünyada göremedikleri bir kısım gerçekleri (gayb âlemine ait olayları, melekleri, şeytanları) açıkça görecek, Kur’an’ın söylediklerinin doğru olduğunu gözlemleyerek anlayacaklardır. Sonra yanlarında bir “sürücü” (âdeta zaptiye görevi yapan melek) bir de “tanık” (yazıcı melek veya amel defteri) ile teker teker ilâhî huzura alınacak, suçu başkalarına (meselâ şeytana) atmak suretiyle yapacağı savunmaya cevap verilecek, insanlar neyi hak ettiklerini anladıktan sonra cehenneme veya cennete gireceklerdir. Cehenneme gireceklerin yüzlerine karşı hüküm okunurken hangi suçlardan ve günahlardan dolayı bu cezayı hak ettikleri ibret verici bir üslûpla açıklanmaktadır: Küfür ve inkârda inat ve ısrar etmek, iyiliği engellemek, hak tanımamak, hakka tecavüz etmek, insanların inançlarını sarsmak için faaliyet göstermek, hepsinden ağır olarak da tevhid inancından sapmak, Allah’a ortak koşmak.

27. âyette insanın yandaşı ile aralarında geçen tartışma, İbrâhim sûresinde (14/22), yandaşın kim olduğu da açıklanarak şöyle anlatılmıştır: “Allah’ın hükmü yerine getirilince şeytan şöyle der: ‘Şüphesiz Allah size gerçek bir vaadde bulunmuştu; ben de size bir söz verdim ama yalancı çıktım. Aslında benim sizi zorlayacak gücüm yoktu; benim yaptığım size çağrıda bulunmaktan ibarettir; siz de benim çağrıma uydunuz. O halde beni kınamayın, kendinizi kınayın. Ne ben sizi kurtarabilirim, ne de siz beni kurtarabilirsiniz. Ben daha önce de beni Allah’a ortak koşmanızı reddetmiştim.’ Doğrusu zalimler için elem verici bir azap vardır.”

35. âyette, “Üstelik katımızda fazlası da vardır” buyuruluyor. İnsanlar dünyada kendilerine verilen bilme ve anlama kabiliyetine göre nimet talebinde bulunuyor, mutluluğa vesile olacak şeyler istiyorlar. Halbuki ebedî âlemde insanları mutlu kılacak mânevî nimetler, dünyada bilinen, düşünülen, hayal edilen ve istenenlerle sınırlı değildir; orada rıdvân (Allah’ın razı olduğunu ilân etmesinden hâsıl olan hal, kemal ve zevk), müşâhede-i cemâl (Allah’ı nasıllık ve niceliğin ötesinde bir idrak ile görmek) gibi saadet vesileleri vardır.
Kaynak : Kur’an Yolu Tefsiri Cilt: 5 Sayfa: 109-111

Paylaş:
2 Beğeni
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Peygamberimdir hikayeler Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Peygamberimdir hikayeler yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Peygamberimdir hikayeler yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL