Herkesin aynı şeyi düşündüğü bir ortamda hiç kimse hiçbir şey düşünmüyor demektir. walter lipmann
GÜLVADE KÖROĞLU
GÜLVADE KÖROĞLU

Bir Ömrün Diploması: Yaşar ve Sare Aktaş’ın Bilgelik Üniversitesinden Dersler

Yorum

Bir Ömrün Diploması: Yaşar ve Sare Aktaş’ın Bilgelik Üniversitesinden Dersler

0

Yorum

5

Beğeni

0,0

Puan

151

Okunma

Bir Ömrün Diploması: Yaşar ve Sare Aktaş’ın Bilgelik Üniversitesinden Dersler

Bir Ömrün Diploması: Yaşar ve Sare Aktaş’ın Bilgelik Üniversitesinden Dersler

Bir Ömrün Diploması: Yaşar ve Sare Aktaş’ın Bilgelik Üniversitesinden Dersler

Aydın sokaklarında, mikrofonun ucunda hayatın en sade haliyle dile geldiği bir ana tanık oluyoruz. Görüntüde ne gösterişli cümleler ne de uzun akademik unvanlar var. Yalnızca bir kadın ve bir adam: Sare ve Yaşar Aktaş. Sorulan soru basit: “Maddenin üç hali nedir?” Ama verilen cevaplar, maddenin değil, hayatın hallerini anlatıyor sanki.

Sare Teyze’nin sesi, zamanın içinden süzülüp gelen bir ninni gibi. “İlkokul mezunuyum ama soranlara Yaşar Aktaş Üniversitesi mezunuyum diyorum,” derken neşeli bir kahkaha eşlik ediyor söze. Fakat o kahkaha, yılların yorgunluğunu, yaşanmışlığın bilgeliğini ve sadakatin zarafetini taşıyor içinde. Mizah burada bir kalkan değil, bir taç gibi duruyor başında. O sözde bir kadın, bir eş, bir anne ve bir yol arkadaşı olarak kendine kurduğu dünyayı, gülümseyerek sunuyor izleyiciye. Bu gülümseme, hayata dair hiçbir şikâyeti olmayan bir ruhun sessiz bir zaferi gibi.

Yaşar Amca ise sade, suskun ama gözleriyle anlatıyor her şeyi. Elleri birbirine kenetlenmiş, ağzından dökülen kelimeler kısa, ama bakışı uzun. O bakışta bir ömrün ağırlığı var; alın teriyle sulanmış topraklar, sabırla örülmüş günler, birlikte atlatılan fırtınalar… Belki çok konuşmuyor ama suskunluğu dahi anlam dolu. Çünkü bu ikili, kelimelere değil, yaşanmışlığa yaslanmış bir hayat sürmüş.

Bu röportaj bir belgesel değil ama hayatın belgeselidir. “Biz 59 yıllık evliyiz” dediklerinde, rakamın ardındaki mevsimler, mektuplar, küslükler, barışmalar, birlikte içilen binlerce bardak çay gözümüzün önünde canlanıyor. Günümüzde ilişkiler hızla tükenirken, bu iki insanın yanında zaman duruyor gibidir. Modern çağın sabırsız ruhuna inat, onlar kendi yavaşlığında bir tür bilgelik geliştiriyor.

Onların üniversitesi ne bir bina, ne bir kampüs. Yaşar Aktaş Üniversitesi, bir eşin adında kurulmuş sembolik bir okul değil; yılların imtihanından geçerek edinilmiş hayati bir diploma. Bu üniversitede müfredat; sabır, emek, vefa ve mizah üzerine kurulmuş. Ve belki de bu yüzden bu iki insanın hayatı, izleyen herkese içsel bir bilgelik sunuyor. İnsan olmanın kimyasını çözmüş gibiler. Ve bu yüzden her kelimeleri ders niteliğinde, her bakışları bir kitap gibi okunası.

Röportaj sona ererken, ekrana yansıyan son gülümsemeler, izleyenin içinde tatlı bir hüzün bırakıyor. Çünkü biz o videoda sadece iki yaşlı insan değil, sadakatin, tevazunun ve mizahla yoğrulmuş bir ömrün suretini izliyoruz.

Ve sanki içimizden biri şöyle fısıldıyor:
“Keşke hepimiz, bir gün Yaşar Aktaş Üniversitesi’nden mezun olabilsek.”

Paylaş:
5 Beğeni
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Bir ömrün diploması: yaşar ve sare aktaş’ın bilgelik üniversitesinden dersler Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Bir ömrün diploması: yaşar ve sare aktaş’ın bilgelik üniversitesinden dersler yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Bir Ömrün Diploması: Yaşar ve Sare Aktaş’ın Bilgelik Üniversitesinden Dersler yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL