Aşk gibi kavramlar benim yetiştiğim ailelerde çok katı ve uzak şeyler. Konu ettiğin heves için gençlik yılları o blue çağ denilen bizde yarışizotik dönemdeki bireylerin gençlikten yetişkinliğe o geçişin en acılı döneminde bizzat yaşanır. Burada bilinç söz konusu değil . Zaman ve bilinç ancak olgunlaşma aşamasında bağlılığa geçer. Günümüzde batmaktaki, derin aile kültürü yıkımındaki batı ve bizde bağlılık tam tersi hevese dönüşmüştür. Burada kültürel değerleri yıkımı ve kişiliksizleştirme politikası doğrudan veya dolaylıca etken. Bu dönüşüm toplum çekirdeki aileyi yıkmaya çeker. Aldatmalar bunun esas çekirdeğidir. İnsanlar bağlanmadıkları kişileri heves olgusuyla bir kenara iter ve başka baharlar peşine düşer. Benim katı eğitilmem ise Aşka en dış ve etkisiz ender nesiller grubuna çekilmemle birdir ki şanslıyım o açıdan . Çünkü bağlılık bir kişiye sevmekle,onun için ölümü göze almakla gelir. Geçici heves için bir şeyler yapmak değil . Eğitim ,kişisel gelişimim süreçleri eğer ki bir basamakta dipse heveslerin yıkıcılığı fenadır. Bizim gibi duygu temelli toplumların da en derin travmatik hastalığıdır. Tedavisi çok zor ...

Gerçek bağlılık ne kadar kıymetli ve ne kadar az artık bu devirde diye düşünerek başladım yazıyı okumaya ön yargılı yaklaşmamak için ise yazıya bıraktım kendimi.

Bağlılık gelip geçici olmayan hafif bir rüzgar estiğinde savrulmadığın duyguların bütünü. Aileye bağlılıkla başlıyor aslında bu bağlılık kavramı bence. Anneden kaynaklı bir öğreti bu çocuklara verilmesi gereken. Aileye bağlılık aslında sadakatle aynı.
Hevesle aldığı oyuncağı bir kenara atan çocuğuna onun bir heves uğruna alınmadığını, oynaması için alındığını öğretmek ne kadar basit görünse de aslında istikrarı bağlılığı ve biraz değişik gelse bile sadakat duygusunun temelini oluşturuyor. Aldığı kıyafeti bir kere giyip bir daha giymeyen gencin durumu da böyle. Heves... Lazım olanı almasını öğretmek ilerdeki hayatında bağlılıklarında zorlanmamayı öğretir.

Heves ne kadar gelip geçici ise bağlılık o kadar tutkuludur. Mesela İngilizce öğrenmek istiyorsan azim etmen buna çaba sarfetmen zorluklar karşısında durman lazım. Yazının temelinde bağlılık sanki biraz sebat etmek deyimi yerine kullanılmış gibi. Heves edersin biter gider dumanını yel alır gider... Ama sabır eder sebat eder isen bir şeyin neticesini alırsın. Bu bizi geliştirir yani sizin burada dediğiniz bağlılık bizi geliştirir büyütür güçlü kılar. Birde bu bağlılık duygusu manevi duygulara bağlılık olarak da şekillendirebiliriz. Büyüklere saygı gelenek göreneklere saygı gibi gibi gibi... E tabi bunlar günümüzde bir heves kadar bile değerli değil.
Ben yazı yazarken gibi yine daldan dala kondum galiba :)) Ama valla böyle yazmak benim için bir heves burada ki heves tutku anlamında.
Bağlılığı öyle bir noktada ele almışsın ki bu sadece güvenli ve kolay zamanlarda değil fırtına koptuğunda da var olması gerekliliğini de gözler önüne sermişsin. Ancak bu bağlılık körü körüne değil bilinçli ve sağlıklı olmalıdır.
Hayattaki değerleri anlamlı şeyleri kendisini geliştire ve besleyen şeyleri seçmek çok önemlidir. Bunu ağaç olarak değerlendirirsek ağacın köklerinin sağlam olması onun ayakta durması için hayati önem taşır. Yani bağlılık bu taraftan bakarsan senin gözünde insan senin için bir ağaç ise bağlılık insanı hayata bağlayan kökleri.

Gerçek bağlılık nasıl anlaşılır heves bitti ve sen hala ordaysan işte bu gerçek bağlılıktır.
Zor olana bağlanmak her zaman zordur. Ama zoru seviyorum mantığıyla giderek saçma şeylere bulaşmakta akıllara zarardır.
Unutmamak gerekir hangi değerlerle yaşamaya devam etmemiz gerektiği...
Ne alaka bilmiyorum ama ben bu yorumu
hep kendime söylediğim bir sözle noktalamak istiyorum. Bu dünyada benden bir tane daha yok...
neden bu söz mü yanlış bağlanmanın sonunda hayata tutunurken bu söz işte benim köklerim oldu...
Bir gün beni engellersen vallahi şaşırmayacağım yada senin yazına verdiğim cevapları gidip yazı bölümüne yazacağım

düşünmey sevk eden
pekişen duygular silsilesi
rahmet
aşka nazmet arayışlar
zuhur edense bir teselli
tecelli eden makamda tesirli bir hakimiyet

uzun bir yol
kıssadan hisse
merak iken depreşen
arayışın sonlanmadığı

nice duygu ile hasbıhal eden yürek

aşkla iştigal kürediğimiz kardığımız kadar kürek kürek

ne çok çağrışım yaptı yazınız

tebrik ederim dost kalem

içten selam saygılarımla değerli yzarım