1
Yorum
2
Beğeni
0,0
Puan
253
Okunma

Dostluk, insan hayatının en önemli dayanaklarından biridir. Ancak dostluğun temelinde ne olduğu, onun kaderini de belirler. "Menfaat caddesinde başlayan dostluklar, çile yokuşunda son bulur." insan ilişkilerinin en çıplak gerçeğini ortaya koyan, ibretlik bir öğüttür bu. Peki, menfaate dayalı dostluklar nasıl başlar, nasıl ilerler ve en önemlisi, neden çile yokuşunda son bulur? İşte bu soruların yanıtlarını arayacağımız, insan psikolojisi, toplumsal dinamikler ve yaşanmış örneklerle desteklenen bir yolculuk…
Menfaat Caddesi-İhtiyaçların, Çıkarların ve Geçici Sadakatlerin Kesiştiği Nokta
İnsanlar, sosyal varlıklardır ve birbirlerine ihtiyaç duyarlar. Ancak bu ihtiyaç her zaman samimi duygularla şekillenmez. Bazen, insanlar dostluğu bir yatırım gibi görür. Karşısındaki kişiye yaklaşırken onun statüsünü, maddi durumunu veya sağlayabileceği faydaları değerlendirir. İşte menfaat caddesi tam olarak burada kurulur.
Bu tür dostluklar genellikle ortak çıkarlarla başlar. İş dünyasında, siyasette veya sosyal çevrelerde sıkça rastlanır. Kişiler, birbirlerine olan yakınlıklarını fırsatlar üzerinden inşa ederler. Başlangıçta her şey yolundadır. Hediyeler alınır, jestler yapılır, dostane yemekler düzenlenir. Ancak bu dostluğun temelinde samimi duygular değil, hesaplı bir yakınlık vardır.
Menfaat Dostluklarının Gelişim Süreci
Menfaat caddesinde yürüyen dostluklar, karşılıklı beklentilere dayalıdır. Taraflar birbirlerinden belirli avantajlar sağlar:
İş dünyasında yükselmek için destek
Maddi kazanç
Sosyal çevre edinme
Güçlü bir imaj oluşturma
Ancak bu tür dostluklar, insan psikolojisinin temel gereksinimlerine aykırıdır. İnsan, sadece çıkar ilişkileriyle mutlu olamaz. Dostluğun devam edebilmesi için sevgi, sadakat ve güven gibi unsurların bulunması gerekir. Ancak menfaate dayalı ilişkilerde bu unsurlar çoğu zaman ya yoktur ya da oldukça zayıftır.
Çile Yokuşu-Zorluklar Karşısında Gerçek Dostun Kim Olduğu Ortaya Çıkar
Hayat, herkes için bazen zorlayıcı olabilir. Başarı, refah ve mutluluk dolu günler olduğu gibi, başarısızlık, kayıplar ve acılarla dolu dönemler de vardır. İşte çile yokuşu burada başlar. Kişi, bir noktada zorluklarla yüzleşir; iflas edebilir, hasta olabilir, gücünü kaybedebilir. Bu tür anlarda menfaat dostluklarının gerçek yüzü ortaya çıkar.
Menfaat caddesinde kurulan ilişkiler, çile yokuşunda birer birer dökülmeye başlar. Çünkü dostluk, artık kazanç getirmez. Zor zamanlarında yanında olan kişiler azalır. Dün yakın olanlar, bugün mesafeli davranır. Telefonlar daha az çalar, davetler azalır, samimiyet kaybolur.
Gerçek dostluk, menfaatin değil, fedakârlığın üzerine kurulur. Ancak menfaat dostluklarında böyle bir fedakârlık yoktur. Zorluklar başladığında, dostluğun menfaat boyutu da sona erdiğinden, ilişki kopar.
Bu olgu, tarih boyunca pek çok kez gözlemlenmiştir. İşte birkaç örnek:
1. Tarihten Bir Örnek: Napolyon Bonapart Napolyon’un en güçlü olduğu dönemde etrafında pek çok insan vardı. Ancak sürgüne gönderildiğinde, bu dostlukların çoğunun sadece gücüne duyulan saygıdan ibaret olduğu ortaya çıktı. En yakınında görünenler, zor zamanlarında ondan uzaklaştı.
2. İş Dünyasında Menfaat Dostlukları Birçok iş insanı, servetlerinin zirvesindeyken etraflarında dostlarının eksik olmadığını söyler. Ancak iflas edenler, gerçekten kaç kişinin yanında kaldığını acı şekilde öğrenir. Zengin olduğu için dost görünen kişiler, yoksulluk kapıyı çaldığında yok olur.
3. Günlük Hayattan Bir Örnek Bir öğrenci, başarılı olduğu sürece etrafında birçok arkadaşı olabilir. Notları yüksekken, çevresi geniştir. Ancak başarısız olup desteğe ihtiyaç duyduğunda, pek çok kişi yavaş yavaş uzaklaşır.
Gerçek Dostluğu Nasıl Anlarız?
Gerçek dostluk, menfaat üzerine kurulmaz. Peki, bir dostun gerçek olup olmadığını nasıl anlarız? İşte birkaç kriter:
Zor zamanlarınızda yanınızda mı? Maddi ya da manevi zorluk yaşadığınızda desteğini sürdürüyor mu?
Sizi olduğunuz gibi mi kabul ediyor? Menfaat dostlukları, çoğunlukla sizin statünüze ya da gücünüze bağlıdır. Gerçek dostluk, sizi siz olduğunuz için sever.
Fedakârlık yapıyor mu? Karşılık beklemeden bir şeyler yapıyor mu?
Kalıcı Dostlukların Temeli Samimiyettir
Dostluk, insanoğlunun en kıymetli hazinelerinden biridir. Ancak dostlukların kökenine bakmak gerekir. Menfaat caddesinde başlayan dostluklar, çile yokuşuna gelindiğinde yok olur. Çünkü onlar sağlam temeller üzerine kurulu değildir.
Gerçek dostluk ise zamanla güçlenir, sınandıkça daha da sağlamlaşır. Gerçek dostluk, çıkarlarla değil, gönüllerle kurulur. Ve en önemlisi, gerçek dostluk, çile yokuşunda bile devam eder.
Bu yüzden hayatımızda kimleri dost olarak kabul ettiğimize dikkat etmeli, menfaat dostluklarını gerçek dostluklarla karıştırmamalıyız. Çünkü dostluk, zorlukta belli olur.
Dostlara selam olsun...
Erol Kekeç/23.02.2025/Sancaktepe/İST