BOLA'NIN GAVAKLARI

• 9 Nisan 2023 Pazar 10:45:29

Gışla’da üzümlü cevizin dibinde davar guzluğu vardı. Bir tarafında acı alma ağacı vardı. Alt tarafında da armıt vardı. Fiş Memmet tecirdi. Dırıl’da Gozoluğu’nda durur. Goz oluğunun büyük bir teknesi vardır. Suyu buz gibidir. Nürbetlinin ne kadar adamı varsa suyun başını tutardı. On beş kadar ev vardı. Daş duvarları kalıp gibi çıkartılan toprak dam evi vardı. Teknenin içine ayranın çitilini, yoğurdun helkesini ıslarlardı. Devrilmesin diye de üstüne goca bir gaya goyarlardı. Davarlar yayılıp gelince tekneye çorak atarlar . Her geçinin garnı davul gibi şiserdi suyunan. Öğle sıcagında cevizlerin ve kepirin gölgesinne çekilir. Yatak bağlardı daşların arasına. Nedir geniş bir alandır. Yaz gelince Nürbet’in adamının bir kısmı da buraya yaylaya çıkardı. Gozoluğu, Evren Gölü, Gavlak Depe , Nedirin Yakası, Alıçlı Çukur otunan şişerdi. İnekler ,koyunlar, davarlar yemekten usanmazdı. Süt ,yoğurt bol olurdu. Fiş Memmet çevik ve cesur bir adamdı. Oldukça kıskançtır. Harıs biridir. Konuşurken, fişt dinin var Allah’ın var, sözünü sık kullandığı içinlakabı Fiş Memmet kalmıştı. Malın pazarlığını tecirle anam yapardı. Üç geçinin pazarlığını yaptılar. Bir oğlak bin lira olacak yarın birgün demişti. Kendisinin davarı ırktı. Bizimkiler gıcıktı. Tekelik oğlak sat dediler mi çok pahalı fiyat isterdi. Bola Memmet , Gara Dana’nı tek oğluydu. Babası Birinci Cihan Harbi’nde Çanakkale’de şehit olmuştu. Yetim kalan çoçuğa da emmisi bakmıştı. Köse Masıt bu bizim yetimoğlan derdi. Bola beslenip büyütülmüştü. Tarla bölüşülürken Bola Memmet hakkını tam istiyordu. Bu yüzden nankör olarak görülüyordu. Bola’ya hisse olarak Gışla’nın üçte biris ile Gışlayeri miras olarak verildi. Göğ Mustafa ile Bola Memmet golasar bıçkısıyla guzluğun böğründeki ardıcı yıktılar. Şak edip dereye indirdiler. Gışlayerine götürmek için şakat ettiler biçkıyla. Anabat Cevizi’nin dibinde iskele kurdular. Çatal ceviz vardı. Yanında iki ceviz daha vardı. Dut toruklarının yanında guşburnu ceviz vardı. Babam cevizin başına uzun çıbıkla çıkıp dallara vurdukça şakırt diye dibine dökülürdü. Beş çuval on çuval bana mısın demezdi. Eşşeğe yükleyip eve getirir, atdama ambarın önüne dökerdik. Birkaç gün bekletince gavlamaya başlardı. Babam içine girer depeler depeler ,kürekle karıştırırdı. Ayrılan tavlakları ceviz bulamacının içindn seçerdik. Elimiz ceviz gerinden gapgara olurdu. Tavlağı yıkayıp sererdik. Kurutup çuvallardık. Gış bastırıp akşamları acıkınca çuvalı delip gizliden gizliden yerdik. Bola Memmet bir gün Gışla’ya gavak guyusu eşmeye başladı. Bizim tarlaya da guyu gazmıştı. Anam müdahale etti. Senin tarlanın takımı şu say daş, dedi. Açılan guyular kapatıldı. Bola hemen Köse Masıt’ın yanına seğirti. Senin takımın o say daş deyince kararından vaz geçti. Göğ Mustafa’dan aldığı gavakları dikti. Altmış kadar gavağı süven vurup kesme çalısıyla sardı. Çalıları telle sımsıkı sardı. Nizipli’yle suyu eşip önüne havuz yaptılar. Suyun başında ceviz ağacı vardı. Alaman gazmasının yalmanıyla cevizin çıkan köklerini kestiler. hHavuzun önünü daş duvarla ördüler. Arkasını toprakla doldurup ıslayıp ıslayıp depelediler. Fındık’tan delikli bir daş buldular. Bunu da havuzun deliği yaptılar. Havuzun su tutup tuttmadığı kontrol edildi. Suyun bastığı yere ark çekildi. Dutun altına getirip kavağı dikti. Gölgesi geliyor diye dutu bir güzel kesince benim canım çok sıkıldı. Bu dut bizimdi ,neden kestin dedimse de beni çocuk yerinde görüp hiç umursamadı. Cevizin dallarını da kesti. Babama da tembih etti gavaklara iyi bak diye. Ben çok öfkeliydim ağaçların dalını kestiği için. Ağacın altındaki gavakların çalısına tırmandım Salladım salladım yerinden çıkramadım. Yarı yerinden beş altı gavağı gırdım.Bola Memmet bir geldi gavakları kontrol etmeye. Gavakları benim kırdığımı anladı. Anama dedi ki çocuk bana söylemişti ,dutu kesme diye. Aferim çocuğa sözünde durmuş. Mert bir çocukmuş. Bundan sonra bir daha yapma deyip suçumu hoşgördüler.