Benim iki tane kedim var, ikisi de dişi. Birisi doğum yaptı iki tane de torunum var. Kedilerimi bir yıldır bakıyorum. Çok hastalandılar doktora çok götürdüm.

Kışın soğuktan korumak için akşamları hep evin içine aldım. Sabah olunca da dışarı bıraktım. Birisinin adı Tonton birisinin adı Karakuş. Tonton evin içinde fazla durmaz. Uyuyup uykusunu aldıktan sonra dışarı çıkmak ister. Bunu da depinerek miyavlayarak yada kapının ardına geldiğinde gözlerini kapı koluna dikerek anlatır.

Kedilerin hareketlerine göre geceleri kalkarım. Genel de kalkış sebebim Tonton’dur. Bazen bir bazen iki bazen üç bazen de bu beş olabilir. Çok sinirlendiğim zaman da Tonton’u dışarı ittirivermişliğim var.

Bunların sağlığını korumak için canla başla savaştım. Ama bu savaş da bazen yetersiz kalıyor. İnternetten araştırdım yirmisekiz yıl yaşayan kedi var, yirmiyedi yıl yaşayan kedi var, yirmidört yıl yaşayan kedi var. Tabi bütün kediler bu yaşları görmez. Bu yaşları gören kediler özel ve özenle bakılan kedilerdir. Sokaklar da sahipsiz yaşayan kedilerin ömrü iki yada üç yıldır! Hastalansalar doktora götüren kimse olmaz! Sokaklar da fazla kedi göremezsiniz. Çünkü şanslı olanlar hayatta kalıyor. Gerisi hastalıktan yada trafik kazalarından ölüp gidiyor.

Bende benim kedileri tehlikelerden korumak için elimden geleni yapıyorum. Ama bugün sinirlerim tavan yaptı. Çünkü yol kenarında ki çöpün oraya et koymuşlar sokak kedileri yesin diye. Benim kedilerin çöpe gitme gibi bir huyu yoktu ama son iki seferdir gidiyor. Bugün Tonton’u pis kemiği yemeye çalışırken gördüm, şimdi bu kemikssağlıklı mı? Üstelik de çamura kuma karıştıra karıştıra yedi. Evet bugün vücuduna mikrop girdi. Sadece bu kadar değil. Kedilerime kemik gösterip yolun karşısında kendine alıştırmaya çalışan ego sorunlu insanlar var. Peki bu kedilere yolda araba çarpsa ne olacak? Bunların zerre kadar vicdanı sızlamaz. Bunlar da vicdan diye bir şey yok. Ama benim kedileri tehlikeye çekenleri belgelediğimde dava ederim.

Ben bu kedileri ölsün diye bakıp büyütmedim. Sokaklar da yaşayan kediler iki üç yıl yaşayabilir. Onlar iki üç yıl yaşıyor diye benimkinler de iki üç yıl yaşayacak değil. Benim kediler de en az onbeş yirmi yıl yaşayacak. Kimse kedilerimin sağlığını tehlikeye sokacak bir şey yapmasın.

Ben bu kedileri nasıl baktığımı size anlatayım. Kedilere kendi içtiğim hazır sudan veriyorum. Kendim musluktan içersem onlara da musluktan veriyorum. Kedilerimin özel tabağı var. Yiyeceklerini özel temiz tabaklarında veriyorum. Kedilerime verdiğim emeğime zarar vermeyin. Sadece kendini düşünen bizden değildir. İnsanları düşünceye düşünmeye davet ediyorum.

19.04.2017
Yakuphan Kılınç