TERÖR FABRİKASI: ABD

• 14 Ocak 2017 Cumartesi 10:19:26

1_AFGANİSTAN’DA Taliban.

ABD Sömürmek istediği bir ülke varsa önce oradaki halkın, etnik kökenlerinin, inanç ayrılıklarının, gelir dağılımlarının araştırmasını yapar. CIA; FBI gibi kuruluşları maharetiyle yukarıda saydığım konuları inceden inceye analiz eder. Yapılan analizi masasına koyar ve bakar. Bu ülkenin ayrışmasında en etken neden ve en kolay neden üzerinde çalışır. Afganistan’da Taliban’ı yarattı. Yıllarca karşısına geçip savaştı. Derdi neydi. Uyuşturucuyu kontrol etmek ve uyuşturucudan gelen kaynağı kendine çevirmek; Gümüş, DEMİR, BAKIR, ALTIN, KOBALT gibi madenleri çıkarıp onları ülke elinden sömürüp, kendi kaynaklarına eklemek, söz sahibi olmak. Böylesine maden zengini olan bir ülke bırakılıp gidilir mi? Kendine de koruma olarak birleşmiş milletler askerini oraya konuşlandırdı. Rahat rahat Afganistan’ın vampir gibi kanını emiyor. Taliban hiç konuşuluyor mu? İşi bitti. Paçavra gibi bir tarafa attılar. Bu defa da o ülke kendi kendine savaşıp duruyor.(TALİBAN ÖRGÜTÜ)ABD’de rahat rahat işine bakıyor.

2_IRAK’TA Kesnizani
Irak neden bu hale geldi dersiniz: Zamanın Irak lideri Saddam Hüseyin’i pohpohladılar. Silah verdiler. Kitle imha silahına boğdular. O da kendini güçlendim ben dedi. Çevre ülkelere ve ABD’ye meydan okumaya başladı. Önce Kitle imha silahlarını verdiler dolanıp ardından Irak kimyasal silah üretiyor yaygarasını çıkardılar. Çeşitli ulusal ve uluslararası inceleme komisyonları gönderdiler. Alınan raporlara göre Saddam dünyayı ateşe çevirebilecek kimyasal silah ürettiği yalanı yayıldı. CIA Tela Fer’de yoksul halkın sırf dini duygularını yoğun olarak yasacakları KESNİZANİ tasavvufunu hedef aldı. Onların başındaki Ali Şaban’ı eğiterek bizdeki pörtlek Abdi gibi bu tarikatı ihanet çetesi haline getirdi. Artık Ali Şaban CIA gibi çalışıyor ve CIA’ya çalışıyordu. Bir ihanet çetesi bir terör örgütü olmuştu. ABD’ nin vaatlerine kanmışlar Saddam’ı devirmek için ABD ile beraber çalışmışlardır. Saddam’ın devrilmesinde KESNİZANI çetelerinin büyük payı vardır. Şu anda devlet olmaktan çıkmış bölünmüş parçalanmış ve terör örgütlerinin pençesine düşmüş olan Irak bir yerde Kesnizanı’nın eseridir.

3_TÜRKİYE’DE Fetö-PKK-DAEŞ
ABD’nin vurmak istediği ve böl parçala yut taktiği bu defa Türkiye’ye rast geldi. PKK ile 40 yıldır bölemediği Türkiye Cumhuriyetine son darbeyi vurmak içi 1960 beri eğittiği ve yetiştirdiği Fetullah Gülen ile vurmaya kalktı. Yetmedi DAEŞ’ı Kurup Mezopotamya havzasının kalbine yerleştirdi. Fetöyü doldurdu, doyurdu ve 15 Temmuzda ülkemizi parçalayıp iç savaş çıkarmak istedi. İç savaş çıkarsa mazlum milletlerin ümidi olan Türkiye susacak, içerideki iç savaşla meşgul olacaktı. Bir daha dünya 5 ten büyüktür diyen olmayacaktı. NATO ve birleşmiş milletler beşin emrinde bu böyle gitmez diyen olmayacaktı. Olmadı. Bu defa Amerika yanlış taşa oynadı. Yani terör üretim fabrikası bu defa yanlış bir üretim yaptı çıkardığı ürün defolu çıktı.

4_Libya, Fas, mısır, Cezayir daha hangisini sayayım ki: Bunların karışmasında hep ABD ve AB var Kaddafi’nin Şu mektubunu okumak yeter bence: ‘’Oğlumuz Sayın Barack Hüseyin Obama’ya. Sana daha önce de söyledim. Allah korusun Libya ile ABD savaşa girse bile sen bizim oğlumuz olarak kalacaksın. Bizim gözümüzdeki resmin değişmeyecek. Senden aynı imajı korumanı istiyorum. Eli silahlı El Kaide militanları senin ülkendeki şehirleri kontrol etseydi sen ne yapardın? Söyle ben de aynı yolu izleyeyim’’ Buda bize gösteriyor ki; Kaddafi’nin kanıda ABD nin kirli ellerine bulaşmış. (‘’Bir Müslümanın böyle acz içinde bir küfür devletinin başına mektup yazması da hoş değil ama.’’)

ABD’nin dünyayı terörle yönetmeye çalışması yeni bir olgu değil. Dünyanın neresinde bir karışıklık varsa ABD oraya göre bir örgüt kurmuş ve desteklemiştir. Kılıfı hazır terörle mücadele adı altında kurduğu örgütün karşında yer alarak o ülkeyi içinden çıkılmaz hale getirinceye kadar uğraşıyor. Diyelim ki bu güne kadar dünya bunu yuttu. Türkiye uyandı. Bunu yutmayacak. Artık bir çok ülkeyi terörle susturmak isteyen, Türkiye gibi müttefikini bile terör örgütlerine hedef gösteren, PKK ve FETÖ gibi örgütler üzerinden iç savaşa sokmaya ve parçalamaya çalışan bir Amerika vardı. Koskoca ABD’den küçücük bir PYD, FETÖ DAEŞ ve PKK doğmuştur. Yani fil fare doğurdu. ABD üst aklın yerine FETÖ, PKK, PYD ve DAEŞ aklı yerleşti. İlerieki yıllarda ise Haşi-Şabi AB’nin ürettiği bir terör örgütü olabilir. Devlet aklının yerini terör aklı aldı. ABD şimdi bu hedeflerine terör örgütleri üzerinden, terör saldırıları üzerinden ulaşmaya çalışmaktadır.
Türkiye gibi bir çok ülke, ABD’nin terör fırtınası ile istikrarsızlaştırılmak istenmekte, bu yöntemlerle boyun eğdirilmeye çalışılmaktadır. Devlet olarak; Yirmi birinci yüzyılı dizayn edemeyenlerin, örgütler üzerinden bunu başarmaları asla mümkün olmayacaktır.
Demek ki dünyaya liderlik edecek ahlaki olgunluğa sahip değil, ekonomik gücü zayıflamış, gücünü yitirmiş ve en bariz görünen şey ise dünyayı kontrol altında tutacak ölçüde bir askeri gücünün olmadığıdır. Fil iken güçlü olan fareye dönüşünce bütün gücünü kaybetti. ABD devlet iken güçlü idi. terör seviyesine düşünce bütün gücünü yitirdi. Fare; Türkiye gibi devlet aklı ile hareket eden bir güçle baş edemez.
Türkiye artık mazlum milletlerin umudu olmuştur. Türkiye PKK, PYD, FETÖ,DAEŞ gibi örgütlerle hizaya getireceğiniz, korkutacağınız, birkaç kamuoyu çalışmasıyla hizaya sokacağınız, yıllardır beslediğiniz nüfuz çevreleriyle etkileyebileceğiniz bir ülke değil. Terör fabrikası üretimini defolu üretiyor. Bundan böyle defolu terörünü kimseye pazarlayamayacaktır. Siz çok tuz yaladınız bu güne kadar. Türkiye size diz çökmeyecektir. Birazda avucunuzu yalayın.