Şair soruyor kendine aşk kalemime yakıştı mı ama daha öncesinde gönlümde ona bir yer açtım mı diye söylenirken, bazen aşk iyi durmuyor bazı insanların gönlünde. Şımarık kendini bilmezler ne anlar aşktan diyor.

Onlar için aşk sadece şarkılarda ve notalarda biliniyor, onlar için aşk yaşanmaz sadece filimler de izlenilir. Leş kokusu nefeslerde aşk durmaz, kaçar yok olur gönlünde!

Aşk yaralara gönül yarasına şefkat ile sürülen merhemdir bunu âşık olan diyor bu şair diyor bunu okuyanlar diyor biliyorum.

Tatlı okşayıcı dili ile sözleri ile gönlü okşayan görünmeyen Gönül’e kelebek gibi konan bir duygudur aşk.

Erken uyanan gönül duygularının coşkun nehirler gibi coşturandır, karşılık beklemeden sevgiyi sunmaktır. Aşk ile verir iken bazen duygularını sevgini sende hiçbir şeyin kalamaması, sevdiğinin senden aldığı sevgiye kendi sevgisini katarak tekrar sana sunmasıdır.

Aşk ile sevgili yan yana gecenin karanlığında yıldızlara bakar iken susması bile aşka güzellik katıyor, çünkü gönüller konuşuyor fısıltı ile.

Gönül dilinden gönül kulağına aşk dolu nağmeler fısıldar iken gece aşka ayrı bir anlam ve mana katıyor nasıl mı? Gönlün konuştuğunu anlıyor âşıklar, dil konuşmasa da konuşan bir gönlün dili var olduğu biliniyor.

Aşksız beden gönül çırılçıplaktır. Ona aşk elbisesini giydirmek gerekir. Aşksız hayat yaşam anlamsızdır.

Şair bu yine aşkın dokunuşu ile gönlünde geçenleri yazıyor aşkı bilen okuyucularına, aşkın dilinden aşkın işiten kulağı ve gören gönül gözü ile.

Mehmet Aluç
__________________
Mümin tövbe ile merhamet ister Rabbin’de affı için
Selam ve dua ile...