Yazar Gözde Kabasakal ile Röportajımız.
Baki Evkaralı (Bakican) : Merhaba sevgili Gözde Hanım. Öncelikle seni okurlarımıza tanıtmak isterim, kısaca kendinden bahseder misin bize?
Gözde Kabasakal: 1988’de Edirne’nin Havsa ilçesinde doğdum. Oldukça kendi halli biriyim. Memur kızıyım. Bilgisayar programcılığı ve Adalet alanında eğitim aldım. Lise dönemimde amatör yazarların yazılarını paylaştığı bir sitede öykü, deneme ve şiirlerimi yayınlamaya başladım. Takdir görüp yazdıklarımın beğenilmesi beni yazmaya karşı daha fazla körükledi diyebilirim. Ancak yazmaya olan düşkünlüğüm beni neden Edebiyat eğitimine yöneltmedi, bunu bende çok düşündüm ama hiçbir zaman eksiklik olarak ta görmedim çünkü yazmak için gerekli olan hayal gücüne fazlasıyla sahibim. İyi bir okurum. İhtiyacım olan tek şey kalem, kağıt ve beni yarı yolda bırakmayacak bir bilgisayar. İşte hepsi bu.
Baki Evkaralı (Bakican) : Peki, kitabın yazım sürecinde neler yaşadın, yazarken neler hissettin?
Gözde Kabasakal: Çok eğlenceli bir süreçti. Önceden yazdığım öykülerin, şiirlerin, denemelerin benim için bir basamak olduğunu keşfettim, roman yazmak meşaketli bir iş elbette, özellikle tek uğraştığınız iş, yazmak değilse vaziyet daha da vahim... Sanırım bu işin en kilit noktası sabırlı olmaktı. Sabretmek içinde gerçekten istemek gerek. Ben çok istedim. Yazarken kendimi belki de ilk defa bu kadar özgür, dokunulmaz ve güçlü hissettim.
Baki Evkaralı (Bakican) : Kitabın basım sürecinde çektiğin sıkıntılar oldu mu?
Gözde Kabasakal: Hayır hiç bir problemle karşılaşmadım, hatta düşündüğümden çok daha kolay oldu.
Baki Evkaralı (Bakican) : Yayınevinden ve reklam faaliyetlerinden memnun musun?
Gözde Kabasakal: Bu konuda kendimi şanslı hissediyorum. Gerçekten profesyonel bir ekiple çalıştım. Çok anlayışlılar ve yazarın heyecanını paylaşıyorlar, bu benim için çok önemliydi. Kendini özel biri gibi hissediyorsun. Gerek editörlük, gerek kapak tasarımı açısından beni tatmin edecek bir eser ortaya çıktı. Reklam faaliyetlerinin çoğunluğunu ise kendim yürüttüm. Her şeyi yayınevinden beklemek bana biraz bencillik gibi geliyor. Oturup beklemekle olur mu? Özellikle ilk kitabınızsa... Genel olarak bakarsak yerel bir tanıtım... Yeterli mi? Elbette değil. Ancak ben henüz yolun başındayım.
Baki Evkaralı (Bakican) : Sevgili Gözde Hanım nerelerde yazıyorsun? Sana ilham veren özel yerler var mı?
Gözde Kabasakal: Yazmak için belli koşulların gerçekleşmesini beklemiyorum. Her yerde yazıyorum, gün içinde küçük küçük kağıtlara notlar alırım mesela, dışarıda malzeme çok; sokakta, minibüs duraklarında, gezdiğim ve geçtiğim her yerde... En çokta geceyi seviyorum, karanlık basıpta el ayak çekilince hayal dünyamın kapıları açılıyor.
Baki Evkaralı (Bakican) : Kitaplarından bahseder misin bize, derinlemesine felsefesi nedir? Ne anlatmak için çabaladın?
Gözde Kabasakal: İlk kitabım Saplantı. Öncelikle kaderin baştan yazıldığı düşüncesine ters düşen bir hikayesi var. Bir çok insan farklı sebeplerle bir araya geliyor ve her bireyin kendine ait sırları ve yüzlerine taktıkları maskeleri mevcut. Ancak hiçbir sır sonsuza dek gizlenemez.
Aşk güzeldir ancak her zaman masum bir duygudan ibaret değildir, saplantıya dönüştüğünde ne kadar tehlikeli olabileceğini anlatmak istedim.
Baki Evkaralı (Bakican) : Yeni projelerin, çalışmaların var mı? Bize biraz bunlardan bahseder misin?
Gözde Kabasakal : Elbette. Şuan kurgusunu tamamladığım bir roman var. Ancak gözlemlerime ve bol bol okumaya devam ediyorum. İlerleyen günler ne gösterir bilemem tabii ama acele etmeyeceğim.
Baki Evkaralı (Bakican) : Anlaşılmadığını düşündüğün anların oluyor mu? Ruh halin yazılarına nasıl yansır?
Gözde Kabasakal: Bunu bazen düşünüyorum ama pek şikayetçi olduğumda söylenemez. Ben kendimi anlıyorum çünkü; ne yapmak istediğimi ve ne kadarını yapabildiğimi biliyorum. Ben böyle mutluyum, kendimi anlatmaya çalışmıyorum. Sadece yazıyorum. Yarattığım bazı karakterlere kendi özelliklerimi veriyorum ve aralarına yaşadıklarımdan küçük kesitler serpiştiriyorum, kitaplarımda sonsuza dek yaşayacağım.
Baki Evkaralı (Bakican) : Aşağıdaki kelimeler sana ne ifade ediyor?
Gözde Kabasakal:
Aşk : Kalbin beyne hükmetmesi, delilik hali.
Sevgi : Duygu yoğunluğu.
Huzur : Sessizlik.
Yazmak : Vazgeçemeyeceğim bir tutku, yaşama sebebi.
Okur : Mükâfat.
Özlem : Kalp ağrısı.
Sevda : Yeşilçam filmleri.
Mutluluk : Yarınlara dair küçük bir umut.
Kimsesizlik : Ayrılık.
Baki Evkaralı (Bakican) : Yazar adaylarına söylemek istediklerin, tavsiyelerin nelerdir? Nelere dikkat etsinler kalemle bütünleşirken?
Gözde Kabasakal: Yazmak için okumanın şart olduğuna inananlardanım. Önce okusunlar, yazıyor olsalar dahi bol bol okumalılar ve elbette çok sabırlı olsunlar, asla vazgeçmesinler. Yazmak zor iş, bir çok şeyden fedakarlık etmek zorundalar. Üstelik yalnızlığa da katlanmaları gerekecek.
Baki Evkaralı (Bakican) : Bize vakit ayırdığın için teşekkür ediyorum sevgili Gözde Hanım. Hayatında hep başarılı olmanı diliyorum.
Gözde Kabasakal: Asıl ben teşekkür ederim, çok keyifli bir sohbetti. Başarılarınız devamını dilerim.
/bakican
www.bakican.com
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.