- 491 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
nays ard.öyk. yeni yazım-359-
Sınıfa girdim.
Toz bulutu inişe indi.
Pistte duruldu: Toz durdu.
" Yerlerinize geçin." dedim.
" Oturun ve sırtınıza yaslanın."
" Gözleriniz-i benden ayırmayın."
" Dinlemiyorsanız dahi gözleriniz ben de olsun."
Çocuklar tertemiz kalpleriyle dediğim her komutu yerine getirdilerdi.
Onlar-ın masumlukları kalbimi acıttı. İçim sızladı.
Düşündüm; çocuklar-a: Çok şey vermem lazımki kendimi bu masumiyet’e karşılık bağışlatabileyim.
Birşey yapmamıştım.
Suçluluk duymak nesiydi. Onları aldatmamıştım. Salt (Sadece) komut vermiştim. Buyrukla hitap etmiştim. Onlar yine masum- melul bakışların arkasında-n, kapıdan caddeye bakan yaşlı nineler- dedeler masumluğuyla bakınıyordular!
Allahım çok acı şey:
" Bu saflığın meleklerine çok mühim şeyler bu derste kazandıramamam mı?" Böyle düşündüm. Birşeyler kazandırmasam- kazandıramazsam?..
Tahtaya ikisi kız üç öğrenciyi çağırdım. İngilizceye meraklıydılar.Uzun süredir bunlarla İngilizce çalışıyordum. İstiyordum ki ilerde: İngilizce öğretmeni olsunlardı.
Öne çıkan oğlana "NİCE"ı yaz dedim.
"NİCE" nasıl yazılır ki?" dedi. " NİCE diye yazılıyor, NAYS diye okunuyor değil mi öğretmenim."
Ben yazacağım dedi; İki kız öğrencinin kısa boylusu.
" Ne, A, Ye, Se..."
NİCE ( Nays)
FEEL yazın dedim üçüne.
Üç öğrencimin üçü de: " FEEL" sözcüğünü ezberlemişlerdi.
" FEEL diye yazılır; FİİL diye okunur... " diye mırıldandılar.
İngilizce kelimelerin her birini bunlar Türkçe okunuşuyla ezberleyerek öğreniyordular
KNOW’u misal KINOW diye okuyarak ezberlemişlerdi. " KNOW" diye de ezberde tuttukları resimle yazıyordular.
"GO" kelimesini Türkçe okunuş-yazışla aynı olduğundan "GO" diye yazıp "GO" diye okuma yapıyordular.
Tahtaya şipşak yazdılar: "GO"
Öğrenciler İngilizce kelimeyi ve harfi Türkçe okuyup yazdıklarını fark ettim.
İngilizceyi Türkçe okuyup yazmakları doğrudan okuyup-yazmakları yüzünden iki kat enerji harcamak değil miydi?
Bu fazladan bir kat gecikmektir.
Tüm okullarında Türkiye de öğrenciler, İngilizceyi Türkçe yazıp Türkçe okuyorlar.
İngiliz çocuklar Türkçe öğrendiklerin de, Türkçeyi İngilizce nasıl yazıp konuşdukları... öğrendiklerini düşündüm.
Bu mümkün değildi. Yeryüzünde böyle bir şey var mıydı? Bilmem!.. fakat çok zorlaştırılmış bir yol üzerinden lisan eğitimiydi. Bir bilindik şey mi vardı, diye düşündüm.
Ola ki bu zorluğa sürülmüşlük taktik değilde stratejik maksatlı olsundu!..
Antalya Alanya da İngiliz öğrenciler görmüştüm bundan on yıl önce. Onlar Türkçeyi öğrenirken Türkçe alfabet ile öğreniyorlardı. Bizse İngilizceyi Türkçe alfabet ile öğreniyoruz.
Çok uğraştırır ki.
Olam çok çabuk ve çok anlatabilir olam... olaydım.
Tutam ellerinden öğrencilerimin... hemen öğrenmiş olsunlardı.
Daha çok çok yazam yazam isterim... amma velakin.
Ne çare... ne çare... N’açar, naçar!..
Yaş geçti, baş geçti, nihayet!..
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.