8
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
2632
Okunma
Eğitim-Öğretimde başarı,tutarlı ve kararlı politikaların yanında öğretmenlerin mesleğe olan bağlılığı ve inancı ile sağlanabilir.Her şeyden önce mesleği seçen öğretmenlerin taşıdığı yükün kıymetini ve ağırlığını anlaması meslek etiğine uygun davranması mesleği daha saygın ve başarılı hale getirecektir.
Günümüzde öğretmenlik mesleğini seçen birçok eğitimcinin durumun farkında olmadığını görüyoruz.Günü birlik çalışmalarla öğretmenlik mesleğinde başarıya ulaşmak mümkün değildir.
Bir yanını kaçak bırakarak otuz yıllık eğitim ve çalışma hayatı sürdürülemez.Bu durumda olan öğretmenlerin bir an önce görevlerine adapte olmasında fayda vardır.
Öğretmenlerin sık sık yerdeğiştirmeleri de öğrenci başarısını ve psikolojisin etkilediği kaçınılmaz bir gerçeklik.Yıl içinde bilhassa bayan öğretmenlerimiz yılmadan bıkmadan üç-dört defa tayin için başvuru yapıyorlar.Sürekli gitmeyi düşünen bir öğretmenin sınıfına verebileceği hiç birşey yoktur.Başarılı bir öğertmen kolay kolay mecbur kalmadıkça yer değişikliği istemez.Başarısız olmaktan korkan ve başarısız olan öğretmenler il içinde sürekli yer değiştirmektedirler.Bu durum öğrencilerin başarısız olmalarına sebebiyet vermektedir.Etik olan İlkokul düzeyinde görev yapan bir öğretmenin sınıfını birinci sınıftan alıp dördüncü sınıfın sonunda bırakmasıdır.Ama birçok öğretmenimiz birinci sınıfı aldıkları yıl içinde yer değişikliği için yılda üç –dört defa başvuru yapmaları hoş bir durum değil.Sınıfın ne olacağı onları hiç ilgilendirmemektedir.Sadece iliglendikleri konu kendi rahatlıklarıdır.Her atama döneminde tayin isteyen birçok öğretmene rastlamak hiç de zor bir durum değildir.
Halen görev yaptığım okulda çalışan bayan arkadaşların yüze doksanının her atama döneminde tayin baş vurusu yapmasına şahit olmak öğrencilerimiz adına çok endişe verici bir durum.İl içi zamanı baş vuruyorlar,olmadı eş durumunda,olmadı özür durumundan,daha da olmadı sağlık özüründen başvuruyorlar.Bu durum çok etik değil bence.Öğretmenlik yapmaya niyeti olmayanların bu mesleği sürdürmeleri sisteme ve öğrenci başarısına eksi bir değer kattığı inancındayım.Öğrenci yoğrulacak hamur ise,tam hamuru karıştırırken “aman bu hamur dursun başka hamura bakayım”mantığı doğru değildir.(Gerçekten atamaya ihitiyacı olan öğretmenlere söyleyecek söz yoktur.)
Sonuç olarak her türlü atamanın öğrencinin eğitim süreci ve psikolojisi göz önünde bulundurularak yapılması gerekir.Dört yıllık bir ilkokul sürecinde sayısız öğretmen değiştiren öğrenciden başarı beklemek hayal olur.
İlker Murat ÇİNİTAŞ
5.0
100% (2)