kıyamet fısıltısıŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Kalede
bir kuş bir ot tanesine şunu diyordu: Özerklik Rehîwana’daki bir ağacın tek dalı etmez ama binlerce orman yaktık onun uğruna. Şêrko Bêkes bedeli ödendi umudun cennet bahçesinde sonsuz huzurla sevdasını kara geceye ipotek edip kül düşlerin karanlığında derin bir uykuya daldı aşk delikanlı yüreklerde ’kainatın dili tutuldu’ kavmimden kalma sancılarla bulutlar ağlaştı yamalı bozkır tenimde ten düğmelerimi koparıp gümüş kadehlerde sergilendi kanım zakkum niyetine içildi gayya ’da gayya ağlıyordu kibrin sularında kav oldu visâl rüzgarları kırlangıç türküleriyle uğurlandı yarası kabuk tutmuş çocuklar kayıp iklimlerin müfreze çiçekleri soldu ve suç mahallinden uzaklaştı güneş karanlığa büründü kainat ve şimdi savaş mağlubu kalbim yılkı ömrümün sabrını taşır beraat eder göğüs kafesimden Anka bir titan gibi yükselir hıncım yırtar vesvese perdesini lâl olur şeytanın dili cehennem azap olur çirkin yüreklere şeriat hak olur kefaretine küfür biçilirken ceddin kemikleri sızlar fezaya ulaşır lâl ağıtlarım sökülür göğün düğmeleri şerha şerha dökülen saf irinle Hâkk tecelli eder La ilahe illallah Barış çiçek |
Güne seçtim
Başarılar dilerim